Geçtiğimiz yıl ortaya çıkan korona virüs krizi, yatırım bankaları için oldukça verimli bir ortam oluşturdu. Varlık fiyatları ani yükselişler ve düşüşler gösterirken şirketler ve hükümetler sermaye piyasalarına likidite ve sermaye sağladı. ABD’nin en büyük beş yatırım bankasının gelirleri tüm yıl boyunca güçlü seyretti ve büyük Avrupalı rakipleri de borsalardaki hareketliliğin meyvelerini topladı.

2020 Deutsche Bank için bir dönüm noktası oldu. Bankanın yatırım bankacılığı biriminin karı, diğer birimlerdeki kayıpları telafi etti. Avrupa’nın diğer iki önemli oyuncusu BNP Paribas ve UBS de güçlü bilançolar açıkladı. Barclays’in de sektörün gelirlerindeki yükselişle birlikte yatırım bankacılığı üzerineki eleştirel tavırdan vazgeçtiği görülüyor.  Güçlü koşullar şimdilik mevcudiyetini koruyor. Özellikle de şirketlerin birleşme ve satın alım anlaşmalarına yönelmiş olması, olumlu koşulların sürmesini sağlıyor.

Peki yatırım bankacılığı birimlerini kapatan ya da bu alana yatırım yapmayan bankalara ne olacak? Resesyon ve düşük faiz oranları nedeniyle koruma sağlamak için bu alana mı yönelecekler? Şimdilerde oldukça dikkat çekici yükselişler gösteren sermaye piyasalarının, zorluk içindeki bir ekonomideki hareketlerinin çok uzun sürme ihtimali görünmüyor.

Global Capital’ın haberine göre, bu durum korona virüs mutasyonlarının ya da başka bir faktörün kısa bir piyasa paniği yaratması ve merkez bankalarının güçlü müdahalesiyle sürdürülebilir. Ancak toparlanma ve vaka sayılarının düşüş gösterme ihtimali daha yüksek. Kredilere odaklanan bankalar için bu toparlanmanın, kurumsal sektördeki iflasları telafi edecek kadar güçlü olması ve zaman içinde faiz oranlarının yükselmesini sağlaması umut ediliyor.

Dahası ölçek bazı ürünlerde rekabeti sağlamak için önemini koruyor. Ancak çeşitlendirme, fırtınalara karşı direnç kazanmak için gerekli. Bu durum küçük bankaları dezavantajlı bir durumda bırakıyor. Deutsche Bank ve Barclays’de bile, yatırım işlemleri yavaşladığı takdirde, çeşitlendirme konusunda endişeler bu yılın ilerleyen dönemlerinde ortaya çıkabilir. Zira sabit gelir ve para birimi departmanları gelirler için oldukça önemli.

Döviz ve emtia işlemleri, Deutsche’nin tüm yıllık getirilerinin %29’unu ve yılın ilk dokuz ayında Barclays’in gelirlerinin %35’ini oluşturdu. Ancak Deutsche son dönemde bu alanda sağladığı gelirlerdeki büyümenin büyük bölümünün sürdürülebilir olduğunu açıklarken, Barclays en yeni sonuçlarının pazar payında büyüme gösterdiğini söyledi. Bu nedenle dev Avrupa bankaları, yatırım bankacılığı birimlerini daha fazla genişletmeyi düşünmüyor.

Deutsche Bank’ın bilanço açıklamasını yaptığı hafta, Commerzbank’ın hisse işlemlerinin yürütülmesi için dış kaynaklarla anlaşma sağlamak istediği öğrenildi. Bankadan yapılan açıklamada, yalnızca gelecek potansiyeli olan önde gelen sektörlerde, uluslararası kurumsal müşterileri destekleyecekleri söylendi.

Yatırım işlemlerinden sağlanan gelirler bu yıl tüm sektörde güçlü seyretti. Ancak birçok banka, Commerzbank’la aynı görüşü paylaşarak korona virüsün rakiplerine büyük bir avantaj sağladığını ve bu aşamadan sonra küçük oyuncuların büyümesi için alan kalmadığını kabul ediyor.

finansgundem.com


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın