Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar’ın başta gübre olmak üzere girdi fiyatlarındaki artış, üreticilerin kredi borçları, soğan ve patateste pazarlama sorunları ile ilgili konuştu.

Girdi fiyatlarının artmasıyla, ürün maliyetlerinin artacağına dikkat çeken TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, “Üretici üretimde sıkıntı çekerken, artan gıda fiyatları tüketicilere ağır gelecektir. Fahiş fiyatlarla satılacak gıda maddelerinin kazananı spekülasyon yapacak olan aracılar, kaybedeni ise çiftçilerimiz ve tüketiciler olacaktır. Bu sorun sofraya yansımadan acil olarak çözülmelidir. Çiftçimize gerekli destek verilmelidir” dedi.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, başta gübre olmak üzere girdi fiyatlarındaki artış, üreticilerin kredi borçları, soğan ve patateste pazarlama sorunları ile ilgili bir basın açıklaması yaptı.

Girdi fiyatlarındaki artışlar

Başta gübre olmak üzere, yem, zirai ilaç ve elektrik fiyatları ve sulama ücretlerinin son günlerde önemli ölçüde artış gösterdiğini, ayrıca üreticilerin kredi borçları, patateste ve soğanda pazarlama sorunlarının gündemden düşmediğini belirten Bayraktar, “Üreticilerimiz sorunlarına çözüm beklemektedir. Girdi fiyatlarının artmasıyla, ürün maliyetleri artacak, üretici üretimde sıkıntı çekerken, artan gıda fiyatları tüketicilere ağır gelecektir” dedi. Bayraktar, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

“Tarımsal üretim sekteye uğramamalı”

“Yerli üretimin daha çok önem kazandığı pandemi döneminde tarımsal üretimin sekteye uğratılmaması gerekmektedir. Bu dönemde ithalat pahalı hale gelmiş, paranız olsa da ürün bulmak zorlaşmıştır.

İstatistikler, girdi kullanımının fiyat artışıyla birlikte düştüğünü göstermektedir. Yeterince girdi kullanılmaması verimi ve kaliteyi düşürmektedir.

Gübre fiyatındaki artışlara tepki!

Gübre fiyatları son günlerde önemli ölçüde artarak üreticimizin haklı tepkisini çekti. Hammadde fiyatları artışını öne sürerek, talebin arttığı dönemlerde fiyat artışları yapmak her zaman yaşanıyor. Gübre sektörünün denetim ve kontrolünün yapılması böyle dönemlerde önem kazanıyor.

Üre gübresi fiyatında Aralık ayından bu yana yüzde 30,4’lük, geçen yılın Ocak ayına göre ise yüzde 70’lik bir artış yaşandı. Geçen yıl Ocak ayında tonu 1765 lira, Aralık ayında tonu 2 bin 300 lira olan üre gübresi bugün 3 bin liradan satılıyor.

Diğer gübrelerden amonyum nitrat (yüzde 26) fiyatı aylıkta yüzde 17,9, yıllıkta yüzde 63,4, kompoze gübre (20.20.0) fiyatı ise aylıkta yüzde 16,2 ve yıllıkta yüzde 54,8 arttı.

“Gübre fiyatlarına acilen müdahale edilmeli”

Gübre tarımsal üretimdeki en önemli girdilerden biridir ve üretimi yüzde 50’ye kadar artırabilmektedir. Yoğun gübre kullanımının başlayacağı önümüzdeki günleri düşünerek, üretimin aksamaması için artan gübre fiyatlarına acilen müdahale edilmelidir. Özellikle baharda üst gübre olarak buğday ve arpa başta olmak üzere birçok üründe kullanılan üre gübresi fiyatlarının aşağıya çekilmesinin üzerinde önemle durulmalıdır.

Buğday ve arpada kuraklıktan dolayı zaten üretim düşüklüğü beklenirken, bir de yeterli gübre kullanılmaması dolayısıyla üretimin daha da azalmasına meydan verilmemelidir. Çünkü yurt içinden çiftçiden bin 650 liradan alınan buğdayın şu andaki fiyatı yurtdışında 2 bin 650 liraya yükselmiştir. Bu nedenle en temel ürünümüz buğdayda yerli üretim fevkalade önem kazanmıştır.

“Kazanan aracılar, kaybeden üretici olacak”

Yüksek fiyat nedeniyle çiftçi ihtiyaç duyulan gübreyi kullanamazsa verimin, üretimin azalması nedeniyle gıda fiyatları da artacak. Üreticimizin sıkıntısı tüketicileri de mağdur edecektir.

Fahiş fiyatlarla satılacak gıda maddelerinin kazanını spekülasyon yapacak olan aracılar, kaybedeni ise çiftçilerimiz ve tüketiciler olacaktır.

Bu sorun sofraya yansımadan acil olarak çözülmelidir. Çiftçimize gerekli destek verilmelidir.

Diğer yandan gübre üreticileri ve ithalatçıları da düşen talepten dolayı gelir kaybına uğrayacaklardır.

Çok düşük kalan gübre destekleri artırılarak üreticinin gübre fiyatlarına yetişmesi için alım gücü artırılmalıdır.

Gübre fiyatları artışının, özellikle pandemi sürecinde, artırılması gereken üretimimiz için büyük bir tehdit olduğunun farkına varmalıyız.

Gübre fiyatları artışına çözüm bulunmaması halinde ise fiyatlar daha fazla artabilir, bu durum tarım sektörü için bir kaosa sebebiyet verebilir.

“Yem fiyatları, hayvancılık sektörüne darbe vuruyor”

Hayvansal üretimde, üreticilerimizin en büyük girdisi yemde fiyat artışları üreticimizi ciddi şekilde etkilemekte, hayvancılık sektörüne büyük bir darbe vurmaktadır.

Yine tarımsal sulama da kullanılan elektrik fiyatları yüksek seviyesini korumaktadır.

Tarımsal üretimin en önemli faktörlerinden olan sulama ücretlerinin yüksekliği de üreticilerimizi mağdur etmektedir.

Kullanılmadığında verimde yüzde 60’lara varan verim kayıplarına sebep olan zirai mücadele ilaçlarının fiyatları son yıllarda önemli artışlar gösterdi.

Yem de üreticilere destekleme yapılmalı, elektrik fiyatları ve sulama ücretleri makul seviyelere indirilmeli ve ilaç fiyatlarına uygulanan yüzde 18’lik KDV, üreticilerimize destek olarak verilmelidir.

Soğan ve patateste pazarlama sorunları

Temel ürünlerimizden kuru soğan ve patateste pazarlama sorunları devam etmektedir.

Tarlada ve depodaki üretim maliyeti 90 kuruş olan soğanda fiyatlar 70-80 kuruşa geriledi. Pandemi dolayısıyla talepte yaşanan daralma fiyatlarda düşüşe yol açtı. Depolarda bekleyen soğanda çürümeler oldu. Mart sonu Nisan’da taze soğan çıkmaya başlayacağından, depolardaki soğanların satışında sıkıntı olacaktır.  Üreticilerimizin mağduriyetinin önlenmesi için, soğan ihracatına ivme kazandırılması,  yeni alıcıların ve pazarların bulunması gerekmektedir.

Yine patates üreticilerimiz de 90 kuruşa mal ettiği patatesi, depo çıkışı ürünün durumuna göre 60-80 kuruşa satmakta zorlanmaktadır. Patateste artan rekolte ve pandemi dolayısıyla talepteki daralmanın etkisi ile yaşanan pazarlama sorunları devam etmektedir. Üreticilerimizin beklentisi tüketimin artmasını sağlayarak ürünün değerlendirilmesi, ihracatın teşvik edilmesidir.”

Tarım Kredi borçları ve çiftçi icraları

TZOB olarak, çiftçinin yüksek faizlerle borçlanarak biriken ve takibe düşen borçlarının faizsiz olarak uzun vadeye yayılması ve çiftçilerin icradan kurtulması için Cumhurbaşkanına mektup yazdıklarını, sorunları Tarım ve Orman Bakanına da ilettiklerini hatırlatan Şemsi Bayraktar, şunları kaydetti:

“Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatı ile bu sorunun çözülmesi için bir çalışma başlatıldı. Ancak, Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliğinden yapılan açıklamada Kooperatif ortaklarından takibe düşen borçlu sayısı oranının yüzde 1,4 olduğu ifade edildi. Bunun üzerine bu oranın yüksek olmadığı gerekçesiyle yapılandırmaya gerek görülmemiştir.

Bu durumun ardından, bir basın toplantısı düzenleyerek,  geliri dikkate alındığında, yüksek faizle borçlanmış çiftçilerin bu borçlarını ödemesinin zor olduğunu açıklayarak, borçların faizsiz olarak uzun vadeye yayılması ile çiftçinin icraya düşmekten kurtulacağını ve rahat bir nefes alacağını ifade ederek kamuoyuna duyurmuştuk. Bu açıklamalarımız yazılı basında ve televizyonlarda geniş bir şekilde yer buldu.

Bu sorunun çözümü ile ilgili olarak, faaliyetlerimizi sürdürüyoruz.

Hükümetimizden beklentimiz acil olarak çiftçimizin bankalara ve Tarım Kredi Kooperatiflerine ödeyemediği için takibe düşen ve yüksek faizle kullandığı borçları faizsiz olarak uzun vadeye yayılmalı ve üreticilerimiz rahatlatılmalıdır.”


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın