• ALTIN
  • GÜMÜŞ
  • PALADYUM
  • İSVİÇRE KRONU
  • BİST SAĞLIK SEKTÖR HİSSELERİ

Kovid – 19 pandemisi yıl boyunca ekonomide ciddi daralmaları beraberinde getirirken yatırımcı hem parasının değerini korumak hem de bir miktar kara geçmek için emtia ve döviz ağırlıklı işlemler yaptı. Altın yatırımcısına en çok kazandıran emtia olurken Türk yatırımcısının yüzünü altının yanı sıra gümüş ve paladyum da güldürdü. Yine dolar karşısında global para birimlerinin 2020 yılı ocak ayından itibaren getirilerine bakıldığında İsveç kronu yüzde 8.5 getiri ile ilk sırada yer aldı. Borsa İstanbul tarafından sektörel getiri oranlarını karşılaştırıldığında ise dayanıklı olmayan tüketici ürünleri sektörü de yüzde 919 getiri oranıyla ilk sıradaki yerini korudu.

Dünya, 2020 yılına Ticaret Savaşı ve Brexit sürecinde atılan pozitif adımların da etkisiyle seneye oldukça iyimser girdi. Ancak Kovid-19 pandemisi, bütün ülke ekonomilerini önemli ölçüde etkilerken yatırımcı belirsizlikte parasının değerini korumak için emtia tarafında daha fazla işlem açarken, döviz ve borsa tarafı da dikkatli yatırımcıya kazandırdı.

Altın %65, gümüş %35 kazandırdı

Altın, gümüş, bakır, paladyum, platin, doğal gaz ve petrol gibi emtiaların yıl içerisindeki getiri oranlarını yorumlayan ALB Forex Araştırma Müdürü Emre Çayırlı, “Yıl içerisindeki getiri oranlarını karşılaştırıldığında gümüş %35 getiri oranı ile ilk sırayı almakta. Doğal gaz ekim ayı içerisinde %60 getiri oranına ulaşıp ilk sırada olsa da risk faktörleri etkisiyle yılsonuna doğru %20 getiri oranına geriledi. Genel tablodan salgın etkisinden kaynaklı olarak en çok etkilenen brent petrol listede negatif ayrışarak -%25 kayıpla en alt sırada yer almakta. 2020 yılının başında 1517 dolar seviyelerinde olan uluslararası spot piyasada altının ons fiyatı, bugün 1880 dolar civarlarından işlem görüyor. Dolar/TL kurundaki artış da dikkate alındığında, Türkiye’de altın bu yıl yatırımcısına en çok kazandıran emtia oldu. Sene başında 290 TL olan gram altın fiyatı, bugün 465 TL seviyesinde, yani yaklaşık olarak  %65 oranında yatırımcılarına kar sağlamış durumda. Türkiye’de güvenli liman olarak görülen, dolayısıyla en çok tercih edilen yatırım aracı olan altına talep, TL’de son yıllarda yaşanan değer kaybı ve pandeminin de etkisiyle bu yıl rekor seviyelere ulaşmış durumda. Bu nedenle hem altın ithalatı hem de Darphane’nin altın üretimi yüksek seviyelerde seyrediyor” dedi.

2021 yılında gümüşe dikkat!

Gümüşün ağırlıkla sanayi sektöründe kullanıldığı vurgusu yapan Çayırlı, bu emtiaya yönelik 2021 değerlendirmesi şu şekilde: “Gümüşün yüzde 60 oranında sanayi sektöründe kullanıldığını düşünürsek, Covid-19’un bitiş döneminde göreceğimiz ekonomik toparlanmanın ekonomiyi destekleyeceğini söyleyebiliriz. Yeşil ekonomiye geçiş adımlarının da 2021 yılından başlayarak gümüş fiyatlarını olumlu yönde etkileyeceğini söyleyebiliriz. Gümüş fiyatları, halihazırda 24 dolar seviyelerinden işlem görüyor ve 30 dolar seviyelerine kadar çıkacağı öngörülüyor. Yanı sıra bugün altın, ons başına 2.000 dolara doğru ilerleyerek dünya manşetlerini süslese de, paladyumun yatırımcısına kazandırdıklarını da küçümsememek gerek. Altına kıyasla 30 kat daha nadir bulunan metal, 2020 yılının başında 1.930 seviyelerinde seyrederken, bugün 2.330’dan işlem görmekte. Yani yatırımcısına sene başından bu yana yaklaşık yüzde 20 oranında kar sağlamış ve yatırımcılarının beklentilerini karşılamış durumda”

İsviçre kronu 2020 yılının en kazanını

Dolar karşısında global para birimlerinin 2020 yılı ocak ayından itibaren getirilerine bakıldığında İsveç kronunun %8.5 getiri ile ilk sırada görüldüğünü açıklayan ALB Forex Araştırma Müdürü Emre Çayırlı, dolar karşısında en kötü performansı -%25 değer kaybı ile Brezilya reali gösterdiğini açıkladı.  2020’nin başından bu yana yatırımcılarına % 11 kar sağlayan İsviçre frangının, 1.13 dolar civarından işlem gördüğünü belirten Çayırlı,” Yılın başında 0,1393 dolardan işlem gören yuan, anlık olarak 0,1534 dolardan işlem görüyor. Yatırımcılarına sene başından bu yana yüzde 11 kar sağlamış durumda. Orta gelir tuzağından kurtulma aşamasında izledikleri güçlü ve akılcı politikaların meyvelerini toplayan Çin, gelişmekte olan ekonomilerin arasında para birimleriyle de adından söz ettiriyor” açıklamasında bulundu.

Türkiye, yılın üçüncü çeyreğinde en fazla altın satışı yapan ülkelerden

Türkiye’nin Dünya Altın Konseyi tarafından açıklanan rapora göre, 2019 sonunda 14.sırada bulduğunu, 2020’nin ikinci çeyreğinde ise bu rakamı 12. sıraya yükselttiğini açıklayan Çayırlı, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “ABD Jeolojik Araştırma Kurumu’na göre şu anda yeraltında bulunan altın rezervi 50 bin ton civarında hesaplanıyor. Tahminlerde farklılık olsa bile, şu ana dek dünyada 190 bin ton civarında altın çıkarıldı. Kabaca yapılan hesaplamalara bakılırsa, bugün yüzde 20 oranında altın hala yerin altında. Dünyada hızla değişen ve dönüşen teknoloji, şu anda çıkarılması yüksek bütçeler gerektiren rezervlerin çıkarılmasına imkan sağlayabilir. Yapay zeka, veri madenciliği gibi yeni yeni popülaritesini artıran kavramlar ise maliyetleri oldukça düşürebilir. Bu bakımdan altın rezervi konusunda en çok umut vaat eden yer Afrika’nın batı kısmı gibi görünüyor.”

“2020 yılı başından itibaren borsa
İstanbul tarafında sektörel getiri
oranlarını karşılaştırıldığında
dayanıklı olmayan tüketici ürünleri
sektörü yüzde 919 getiri oranıyla ilk
sırayı, sağlık sektörü yüzde 321
getiri ile ikinci sırayı aldı. 2020
yılında piyasa verileri
incelendiğinde en fazla getiriyi
enerji, bilişim ve sanayi sektörleri
gerçekleştirdi. 2020 yılı biterken,
ekonomik açıdan hassas sektörlerin
daha iyi iş yaptığını ve bununla
birlikte özellikle bireysel
yatırımcının da bu sene fazlasıyla
ilgilendiği finans sektörünün
oldukça büyüdüğünü ve büyümeye
devam edeceğini de göreceğiz.”


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın