Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı ve Özgencil Grup iş birliği ile bu yıl 4’üncüsü gerçekleştirilecek, Ege Bölgesi’nin, Türkiye’nin ve uluslararası anlamda bölgenin kalkınmasına sunduğu katkıların değerlendirileceği, bölge ekonomisinin gelişim alanlarını konuşulacağı Ege Ekonomik Forumu’nun üçüncü günü başladı. Günün ilk oturumunda esnaf ve KOBİ’lerin sorunlarının çözümünün, Türkiye ekonomisinin sorunlarının çözülmesi için dev bir adım olacağı zemininde buluşuldu.

2 Aralık Çarşamba günü saat 10:00’da başlayan üçüncü günün ilk oturumu İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’nin ana sponsorluğunda ve İESOB, Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Mutlu’nun açılış konuşmasıyla gerçekleştirdi.

“Kobilerin Finansmana Erişimini İyileştirmek ve Sermaye Kaynakları Ortaya Çıkarmak İçin Yenilikçi Çözümler Üretmek”, “Dijitalleşme, KOBİ’lerin Pandeminin Etkisinden Kurtulmasına Nasıl Yardımcı Olabilir?”, “E-İhracat Stratejisi ile KOBİ’lerin Yeni Pazarlara Açılması”, “KOBİ Girişimciliğinin Rekabet Gücünün Geliştirilmesi ile Sosyal Kalkınmadaki Paylarını Artırmak”, “Genç Girişimcilere Yönelik Destekler, Etkileri ve Sonuçları”, “Pandemi Öncesi, Süreci ve Sonrasında Esnaf ve Sanatkarlar” gibikonular konuşuldu.

Gözlem Gazetesi Yazarı Prof. Dr. Faruk Çalapkulu moderatörlüğünde, KOSGEB İzmir Müdürü Levent Arslan, TEB Kobi Bankacılığı Dijital Dönüşüm ve Girişim Bankacılığı Direktörü Nurullah Beyter, Yeni Asır Gazetesi, Ekonomi Yazarı Gonca Elibol, Bornova Belediye Başkanı Dr. Mustafa İduğ, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Mutlu, Dokuz Eylül Üniversitesi Prof. Dr. Yaşar Uysal konuk konuşmacı olarak oturumunda yerini aldı.

İzmir Yeniden Değişimin, Dönüşümün Öncüsü Olmalı

Açılış konuşmasında İzmirli esnaf ve sanatkârların yaşadığı sıkıntılara dikkat çeken İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Mutlu, içinde geçilen sürecin değişimi zorunlu kıldığını ve yetişmiş insan gücünün umutlanmak için kendilerini motive ettiğini paylaştı. Mutlu, şöyle devam etti:

“Bilimin öncüsü Miletli Thales ve değişimin felsefesini yapan Efesli Herakleitos ile 2700 yıl öncesinden gelen miras, bizlere büyük sorumluluklar yüklüyor. İzmir’i yeniden öncü yapmalıyız. Değişimi kavramak ve yakalamak kadar yaratabilmek gerekiyor. Ancak yetişmiş insan gücü bizleri umutlandırıyor. Bu değişimin farkında olan esnaf ve sanatkârlar olarak gerekil altyapıları oluşturmaya çalışıyoruz. Ancak bu süreç ortak akılla hareketi gerektiriyor. Herkesin birlikte çalışması gerekiyor. El ve akıl birliğine, hatta gönül birliğine ihtiyaç var. Bunu başarmak bizler için tarihi sorumluluk.”

Mutlu; zorlukların aşılması için belirginleşen sürecin dijital dünyaya entegrasyon olduğunu, dolayısıyla bu sürece ilişkin rotanın da araçların da netleştiğinin altını çizdi.

KOBİ’lerin Yüzde 30’u İlk On Yılda Ayakta Kalabiliyor

KOBİ’lerin ekonominin bel kemiğini oluşturduğunu hatırlatan Yeni Asır Gazetesi Yazarı Gonca Elibol, KOBİ’lerin GSYH’ya katkılarının yüzde 75 civarında olduğunu, istihdam boyutunda ise bu rakamın yüzde 76’ya ulaştığını hatırlatıyor. Yatırımlar açısından KOBİ’lerin yüzde 51’lik bir payı olduğunu belirten Elibol, girdi maliyetleri yüksek olması ve üretimin kısıtlanması ile pazarlama sıkıntılarının KOBİ’ler açısından tespit edilen sorunlar olarak paylaşıyor:

“KOBİ’lerin en büyük avantajları; üretime ve çeşitliliğe hızlı adapte olabilmesi, büyük sanayi işletmelerine destek olması, bölgesel kalkınmayı destekleyen çalışma sistemleri olması, büyük ölçekli şirketlere göre daha hızlı karar alabilen mekanizmalarına sahip olması. Ancak bu avantajlara rağmen KOBİ’lerin Türkiye’de daha iyi bir yere gelememesinin temelinde yatan önemli sorunların arasında finansmana erişim yer alıyor. Türkiye’de bankacılık sisteminin genel yaklaşımlar yerine şirket özelinde yaklaşımlar ile düzenlemeler yapılarak bir çözüm sunulabileceğini düşünüyorum.”

Elibol; araştırmalara göre özellikle küçük işletmelerin –yani 10’dan daha az ve brüt geliri de 3 milyondan az olan, yüzde 80’inin bir yıl içerisinde, yüzde 50’sinin ilk 5 yıl içerisinde iflas ettiğini, sadece yüzde 30’unun ilk on yılda ayakta kalabildiğini belirtiyor.

Başarı; Dijitale Sunulan ve Dijitalde Yaratılan Değer

TEB Kobi Bankacılığı Dijital Dönüşüm ve Girişim Bankacılığı Direktörü Nurullah Beyter ise pandemide yaşanan sorunlardan ve ortaya çıkan belirsizliklerden en çok KOBİ’lerin etkilendiğini belirtirken, başarılı olmanın yeni kuralının dijitale sunulan ve dijitalde yaratılan değer olduğunu belirtti:

“Dünya Ekonomi Forumu rakamlarına baktığımızda pandemide internet kullanımı Kovid-19 öncesinde göre dünya genelinde yüzde 70 artış gösterdi. Firmaların yüzde 30 uzaktan çalışmaya başlarken, pandemi sonrası beklenti ise bu oranın yüzde 50’ye çıkması. Bu gelişmeler ışığında farkındalık ilk adım olurken, strateji geliştirme ve uygulama ile başarı da takip adımları şeklinde ortaya çıkıyor. Dönüşümün de döngüsel ve kendini tekrar eden bir süreç olduğunu aklımızın bir köşesinde tutmalıyız. Tüm bu süreçler ekseninde ise başta KOBİ’ler olmak üzere herkese görev düşüyor.”

Türkiye’nin Sorunlarını Çözmek İçin Esnaf ve KOBİ’lerin Sorunları Çözülmeli

Dokuz Eylül Üniversitesi Prof. Dr. Yaşar Uysal esnaf ve KOBİ’lerin yaşadığı sorunların etkilerinin sadece ekonomi ile sınırlı kalmadığını, her başlığa uzandığını belirtirken, Türkiye’nin sorunlarını çözmek için bu kesimin sorunlarının çözülmesi gerektiğini altını çiziyor:

“Esnaf ve KOBİ’lerin yaşadığı sorunların etkileri toplumun sadece ekonomi, sosyal, kültürel ya da politik değil, bunların hepsinin üzerinde etkileri oluyor. Bu nedenle de Türkiye’nin sorunlarını çözmek için esnaf ve KOBİ’lerin sorunlarını çözmeliyiz. Esnaf ve KOBİ’lerin toplumdaki rolü insan – iş ya da insan – ürün ilişkisi ötesinde, insan-insan zemininde. AVM’deki kasiyerlerle kurduğumuz ilişkilerden öte bir durum söz konusu.”

Esnaf ve KOBİ’lerin ihtiyaç duyulan esnekliğe ulaşması sahi olması ya da bunu kendilerine sağlayabilmelerinin her anlamda avantaj sunacağını belirten Uysal, işletme düzeyinde yönetsel ve vizyoner bir yenilenme ile önlem almak gerektiğinin altını çizdi. Uysal; ardından da endüstri bazında bir strateji geliştirmeli ve devlet desteği ile mekân – ürün – proje entegrasyon üreten bir vizyon gerektiğini vurguladı.

KOBİ’lere Bilanço Danışmanlığı Desteği Önemli Bir İhtiyaç

KOBİ’lerin Türkiye’ni cirosuna olan kayda değer katkısının belirten Bornova Belediye Başkanı Dr. Mustafa İduğ, KOBİ’lerin bilançolarının düzenlenmesi ve bunun için de gerek akademi gerekse devlet destekli danışmanlık hizmeti alması gerektiğinin söyledi:

“Türkiye’de 3 milyon 100 bin işletmenin yüzde 99’u olan esnaf ve KOBİ’lerimiz, istihdamın yüzde 76’sına destek verirken, Türkiye’nin cirosunda olan katkıları ise yüzde 65. Yani her 100 liranın 65 lirası KOBİ’ler tarafından üretiliyor. Buradan hareketle en çok kredinin esnaf ve KOBİ’ler tarafından kullanılması gerekirken bu rakam aslında yüzde 25. Finansal erişimin azlığının arka planında ise rekabet gücünü kaybeden esnaf ve KOBİ’lerin teminat yapısında ve borç geri ödeme yapısında ciddi bir azalma var.”

İduğ; KOBİ’lerin bilançoları mutlaka daha düzgün hale getirmesi, bunun için de gerek akademiden gerek devletten destek alması gerektiğini paylaşırken, Avrupa Birliği’de KOBİ’lerin yıl içerisinde 5 kez devlet desteği ile danışmanlık hizmeti aldığını hatırlattı.

KOSGEB; Genç İşsizlik ve Kadın İstihdamı İçin Önemli Bir Çözüm

KOSGEB İzmir Müdürü Levent Arslan ise işsizlik ya da kadının iş gücüne katılımı gibi ekonomik ve sosyal sorunlara, devletin tek yetkili mercii olarak girişimcilik alanında sağladıkları destekler ile çözüm sunduklarının paylaştı.

Girişimciliğin bir başına bir ekonomik olgu olmadığını, genç işsizliğine çözüm sunabilecek ya da kadınların istihdama katılmasını sağlama açısından da önemli bir argüman olduğunu belirten Arslan, “İzmir’in Ödemiş ilçesinde kendi güzellik salonunu açan bir kadınımız Ödemiş’te kalabiliyor ve birkaç kişilik istihdam da sağlayabiliyorsa, başarılı bir adım atmış oluyoruz. Çünkü KOSGEB olarak sağladığımız destek ile hem genç işsizliğe hem de kadınların iş gücüne katılımı ile ilgili sosyal probleme çözüm buluyoruz” dedi.

Bu çözümleri ekonomik ve akılcı bir yolla yaptıklarını paylaşan Arslan, düşük teknolojili şirketlerde bile bir kişilik istihdamın işletmeye maliyetinin 250 bin liraya ulaştığını, ancak KOSGEB olarak 65 bin lira destek ile bir kişilik istihdam yaratabildiklerinin altını çizdi.

Arslan; genç işsizlik rakamları ile ön planda olan İzmir’de son 2 yılda, yarısından fazlası kadın olan 800’ün üzerinde girişimciyi destekleyerek 20 milyon liralık destek verdiklerini ve işsizlik sorununa çözüm sunduklarını belirtti.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın