Enver Erkan, Tera Yatırım >

İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) ve IHS Markit’in açıkladığı verilere göre; Ekim ayında imalat PMI 52,8 seviyesinden 53,9 seviyesine yükseldi. Nisan ayında Covid-19 kaynaklı ekonomide durgunluk etkisiyle 33,4 olan imalat PMI endeksi, sonraki aylarda toparlanma göstermiş ve Haziran itibariyle büyüme pozisyonuna geçmişti. Ekonomik normalleşme periyodu içinde, imalat sektörü faaliyeti toparlanmaya devam ediyor. 3Ç20’deki güçlü toparlanma etkisinin ardından 4Ç20 döneminde de sektörel güven endeksleri ve öncü göstergeler yükseliş eğilimini sürdürmektedir.

PMI verisinin ayrıntılarına bakacak olursak; üretim ve yeni siparişler hızlandı. İstihdam yaratma oranı son 32 ayın en yüksek seviyesinden gerçekleşti. İstihdam artışının ve yeni siparişlerdeki hızlanmanın firma aktivite artışını desteklediği ve bunun üretime olumlu yansıdığı görülmektedir. Buna karşılık içeride sıkılaşan finansal koşullar iç talebin, Avrupa’da artan Covid vakaları ve yeni kısıtlamalar dış talebin baskılanmasına neden olacaktır. Bu nedenle özellikle ihracat siparişlerinde azalan bir eğilim bekleriz. TRY’nin değer kaybının etkileriyle girdi maliyetleri ve ürün fiyatları arttı. Ekim ayından itibaren ithal girdi maliyetlerinde oluşan artışın nihai ürün fiyatlarında daha çok hissedilmesini ve TÜFE’deki artış baskısına ağırlık kazandırmasını bekleriz.

Kaynak: TÜİK, İstanbul Sanayi Odası, IHS Markit, Bloomberg

Ekim ayına dair veriler, halen güçlü büyüme bölgesinde olduğumuzu ortaya koyarken içeride finansal koşulların sıkılaşması ile görülecek talep baskılanması, dışarıda da yeni karantina önlemlerinin ekonomiyi yavaşlatıcı etkisi siparişlerin ve üretimin bu hızlanan eğilimi ilerleyen aylarda azaltmasına neden olabilir. Salgın koşulları yurtdışında bir önceki aya göre daha kötüleşmiş ve Avrupa’nın büyük ekonomileri yeni kısıtlamalar getirmiştir. TRY’nin değer kaybının da bu koşullarda döviz bazlı girdi maliyetlerinde artan yukarı yönlü baskı ve Covid nedeniyle talep açısından ilave sıkıntı yaşayacak ihracat pazarları itibariyle tam anlamıyla bir rekabet avantajı oluşturmasını beklemeyiz. Kur istikrarının bozulmasının yarattığı maliyet baskılarının enflasyonist etkileri aktif tutacağını düşünüyoruz.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın