Türkiye’de biyoteknoloji faaliyeti yürüten 363 girişime göre; biyoteknolojik Ar-Ge faaliyetlerinin önündeki en önemli engel yüzde 60.3 ile “sermayeye erişim”ken, bunu yüzde 51.0 ile “nitelikli insan kaynaklarına erişim” ve yüzde 31.7 ile “yasal düzenleme gereksinimleri” izledi.

Biyoteknolojide en önemli engel “sermayeye erişim”

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, biyoteknoloji ürünlerinin ticarileşmesinin önündeki en büyük engel de yüzde 51.0 ile “uluslararası piyasalara erişim” ve yüzde 50.7 ile “dağıtım ve pazarlama kanallarının eksikliği” iken bunu yüzde 49.9 ile “sermayeye erişim” ve “yasal düzenleme gereksinimleri” izledi.

Türkiye’de biyoteknoloji faaliyeti yürüten girişim sayısı, 2018 yılındaki 347’den, 2019 yılında 363’e yükseldi. Biyoteknoloji faaliyeti yürüten girişimlerin 2019 yılında en fazla kullandığı biyoteknolojik teknik, 214 girişimin kullandığı “DNA/RNA” oldu. Bu tekniği, 119 girişimin kullandığı “süreç biyoteknolojisi teknikleri” ile “hücre ve doku kültürü mühendisliği” ve 118 girişimin kullandığı “proteinler ve diğer moleküller” teknikleri izledi.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın