Yüzölçümünün yüzde 92’si deprem kuşağında bulunan Türkiye’de her yıl irili ufaklı binlerce sarsıntı yaşanıyor. 13 Ekim Dünya Konut Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Şua İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Nimetullah Kaya, Türkiye’de riskli binaların yenilenmesi sürecinde kentsel dönüşümün bir fırsat niteliği taşıdığını söyledi. Kentsel dönüşümün planlı bir şekilde hayata geçirilmesi durumunda depreme karşı dayanıklı ve kaliteli yapıların oluşabileceğini vurgulayan Kaya, konutların deprem bilinciyle ve insan ihtiyaçlarının iyi analiz edilmesi sonucunda itina ile tasarlanması gerektiğine dikkat çekti.
Deprem gerçeğiyle yaşamak zorunda olan ve her yıl irili ufaklı binlerce sarsıntı gerçekleşen Türkiye’de konutların depreme karşı güvenliğinin artırılması kritik önem taşıyor. 13 Ekim Dünya Konut Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Şua İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Nimetullah Kaya, 2020 yılının başından itibaren 21 bini aşkın deprem kaydedildiğini hatırlatarak şu açıklamalarda bulundu; “Türkiye’de riskli binaların yenilenmesi sürecinde kentsel dönüşüm büyük bir fırsat niteliği taşıyor. Resmi verilere göre ülkemizde yaklaşık 20 milyonluk yapı stoğunun 7,5 milyonu riskli durumda. Bu nedenle güvenilir yapılara ulaşmak için kentsel dönüşüm çalışmalarına acilen hız verilmesi ve toplumun depreme karşı bilinçlendirilmesi çok önemli. Konutların deprem bilinciyle ve insan ihtiyaçlarının iyi analiz edilmesi sonucunda itina ile tasarlanması gerekiyor. Bu noktada inşaat sektörüne de önemli görevler düşüyor. Özellikle büyük şehirlerde yaşanılan çarpık kentleşme ve beraberinde gelen yapısal sorunları planlı kentsel dönüşüm çalışmalarıyla ortadan kaldırmak mümkün. Burada önemli olan husus yenilenecek yapıları; şehrin mimarisine uygun, her türlü teknik altyapıya sahip ve sürdürülebilirlik ilkesi çerçevesinde planlanmak.”
Deprem yönetmeliğine uygun konutlar tercih edilmeli
Konut alırken binaların deprem yönetmeliğine uygun olarak inşa edilip edilmediğinin sorgulanmasının büyük önem taşıdığını söyleyen Nimetullah Kaya, “Depremlerin oluşturacağı hasarları azaltmanın en etkili yolu toplumu depreme karşı bilinçlendirmek. Bu bilinç çerçevesinde güvenilir ve depreme dayanıklı bir ev sahibi olmak isteyenlerin detaylı bir araştırma yapması gerekiyor. Bu noktada; projelerini yönetmeliklere uygun olarak ileri inşaat teknolojisi ve yüksek kaliteli malzemelerle hayata geçiren, sermaye yapısı ve referansları güçlü köklü inşaat firmalarını tercih etmek avantaj sağlıyor. Konut satın alacaklar seçimlerini yaparken çevresel faktörleri de mutlaka göz önünde bulundurmalılar. Yaşanabilir bir dünya için binaların çevreye olan etkilerini göz ardı etmemek gerekiyor. Enerjiyi ve suyu verimli kullanan, güneş enerjisinden yararlanan, akıllı ev konseptine sahip, doğaya dost sürdürülebilir bir yaklaşımla dizayn edilen binalar, hem dünyanın sürdürülebilirliğine hem de tüketicilerin daha tasarruflu bir yaşam sürmesine katkı sağlıyor” diye konuştu.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.