Turizmde yapılacak çok iş var
YAPDER’in öncülüğünde ve Büyük Kulüp ev sahipliğinde gerçekleştirilen ‘Turizmde Yeni Arayışlar’ konu başlıklı panel sektör temsilcilerinden yoğun ilgi gördü. 2023 Turizm Stratejisi’nin de ele alındığı Panelde sektörün sorunlarına ilişkin önemli paylaşımlarda bulunuldu.
Turizm Bakanlığı yapan Bülent Akarcalı, toplantıda yaptığı konuşmasında uçaklar, yemek-içme, acenteler ve otellerin turizm içerisinde yer alan organlar olduğunu kaydetti. Ancak buna rağmen tüm bu organları tek çatıda toplayan bir meslek örgütü olmadığını ifade eden Bülent Akarcalı, “Muhakkak bir çatı meslek örgütüne ihtiyaç var. Sektör turizm konusunda bilgi birikimine sahip olmalı. Şu an yapılan sektörü bölerek yönetmek istiyorlar. Mesela acenteler ve büyük global internet siteleri, sektörü aşağıya çekecek girişimlerde bulunuyorlar” dedi.
Turizm yatırımlarında özel sektörün payı %40
Turizm sektöründe özel sektör tarafından yapılan yatırımlarının oranının yüzde 40 olduğunu, devletin payının ise yüzde 10’u geçmediğini kaydeden Bülent Akarcalı, burada riski yatırımcıların aldığını bildirdi. Birkaç yıl önce butik otellere bir yazı gönderilerek çevre mühendisliği alınması konusunda bilgi paylaşımı yapıldığını söyleyen Bülent Akarcalı, “Bu aslında işin olmazsa olmazıdır. 10 odalı bir butik otelin yanı sıra tüm apartmanlarda bile çevre mühendisi olmak zorunda. Ayrıca yine sağlık bakanlığı da butik oteller için doktor alınması konusunu gündeme getirdi” dedi.
“Altın yumurtlayan tavuğun tüylerini yolmayalım”
Maliyenin tahakkuk ettiği 100 milyar tutarındaki KDV’nin yarısını almayıp, bunu turizm sektöründen sağladığını vurgulayan Bülent Akarcalı, “Turizmde tanıtım hiçbir zaman müşteri memnuniyetinin önüne geçmez. Tanıtım ağrı kesici gibidir. Müşteri memnuniyetini tedavi eder. Mutlu bir müşteri beraberinde on müşteri getirir. Tanıtımdan önce Türkiye’ye gelen turistlerin yüzde yüz memnun olması çok önemli. Türkiye çevresindeki tüm sıkıntılara rağmen 35 milyon turisti çekebiliyorsa altın yumurtlayan tavuğun tüylerini yolmaktan vazgeçmeliyiz” şeklinde konuştu.
40 milyar dolar gelire karşılık bütçe açığımızın %25
TÜRSAB Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Erdem ise toplantıda yaptığı konuşmasında Türk insanının duyarlılığına değinerek, “Konu turizm olunca hepimiz biliyoruz ki Türkiye sektörümüzün kıymetini yıllarca bilemedi. Geldiğimiz noktada 36 milyon turist 40 milyar dolar gelire karşılık bütçe açığımızın yüzde 25’ini karşılayan bir sektörden söz ediyoruz” dedi. Osmanlı ve Selçuklulardan kalan zengin bir mutfak kültürü olan Türkiye’nin aynı zamanda sağlık turizminde de ön plana çıktığını belirten Hasan Erdem, “Her iki alanda da 10 milyar dolarlık bir potansiyel olduğunu görebiliyoruz. Özellikle sağlık alanında dünyaca ünlü cerrahlarımız ve tam teşekküllü hastanelerimiz var” dedi.
“Politik tartışmaların olduğu ülkelere kimse gitmek istemez”
Tüm dünyanın değerleri için hoşgörü eksenli politikalar üretilmesi gerektiğiniz söyleyen Hasan Erdem, “Politik tartışmaların olduğu ülkelere kimse gitmek istemez. Türkiye jeopolitik konumu açısından önemli bir noktada olmasına rağmen çevresinde yaşanan savaşlardan fazla etkilenmedi. Dünyanın en güvenli ülkelerinden biriyiz. Rekabet nedeniyle AB ve körfez ülkeleri Türkiye için olumsuz bir algı yaratabiliyor. Eğer kalkınma hamlesi doğru planlanırsa bu oyunları bozabiliriz. Turizm dili barış ve sevgi dilidir” diye konuştu.
“Türkiye’nin misafirperverliğini tüm dünyaya anlatacağız”
TÜRSAB başkanlığına adaylığı ile ilgili bilgilerde veren Hasan Erdem, Türkiye’nin etkin bir şekilde tanıtılmasını hedeflediklerini belirtti. Türkiye’yi bir meyve veren ağaca benzeten Hasan Erdem, “Bizim bu dönemde yapacağımız şey ülkemizin yurt dışında güçlü bir lobi faaliyeti ile tanıtılmasıdır. Bunun yanı sıra yine yurt dışında yeni sivil toplum kuruluşlarını hayata geçireceğiz. Türkiye’nin ve Türk insanının hoşgörülü misafirperver olduğunu bu sivil toplum kuruluşları üzerinden anlatacağız. Kısacası Ajans Türkiye’nin tanıtımını yaparken aynı zamanda lobi faaliyetleri ile sinerji yaratacağız” dedi. TÜRSAB’ın 12 bin üyesi olduğunu hatırlatan Hasan Erdem, bu üyelerin öksüz ve yetim bırakıldığını iddia etti. Hasan Erdem, “Ülkemize sağladığımız katma değer maalesef bilinmiyor. Yas, siz turisti getirin ve havalimanından alın, diyor. Buna rağmen TÜRSAB araçları durdurulup denetleniyor ve 3 bin TL para cezası kesiliyor. Açıkçası cezalandırılan yine biz oluyoruz. Sahipsiz kaldık, birliğimiz ehliyetsiz kişilere teslim edilmemeli. Türkiye’de kanunların birbiri ile çeliştiğine dikkat çeken Hasan Erdem, “Biz bundan sonra Yeni TÜRSAB Yönetimi olarak bu noktada önemli bir görev üstleneceğiz. Turizm Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı ile bir araya gelerek bu çelişkiyi ortadan kaldırmak için çalışacağız” dedi.
Önceki dönem TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy ise, “Dalgalanmadan deniz durulmaz” sözüyle kocuşmasına başladı. Her şeye rağmen Türkiye’nin bir turizm ülkesi olduğunu bildiren Başaran Ulusoy, geleceği turizm olan ülkemizin en önemli konusunun eğitim olduğunu vurguladı. TÜROB Sektör Temsilcisi Sevda Yılgaz ise çevre duyarlılığına dikkat çekerek, turizmin 1980’lerde özendirilen bir sektör olduğunu belirtti. Sevda Yılgaz günümüzde ise devletin bu özendirmeden vazgeçtiğini başarılı olanların ise bir şekilde engellenmeye çalışıldığını vurguladı.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.