İçişleri Bakanlığı himayelerinde, Milli Savunma Bakanlığı, Savunma Sanayi Başkanlığı, Türk İş Birliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) ve Ankara Valiliği’nin destekleriyle MÜSİAD Ankara tarafından hayata geçirilen 2. Uluslararası Askeri Radar ve Sınır Güvenliği Zirvesi (MRBS), düzenlenen bir toplantıyla kamuoyuna tanıtıldı.

2 – 3 Ekim tarihlerinde Hilton Garden Inn Ankara’da gerçekleşecek MRBS hakkında, MÜSİAD Ankara Başkanı Hasan Basri Acar, önemli açıklamalarda bulundu.

Basın toplantısına; MÜSİAD Ankara Sektör Kurulları ve İş Geliştirmeden Sorumlu Başkan Yardımcısı A. Bahaddin Meral, MÜSİAD Ankara Savunma Sanayi ve Havacılık Sektör Kurulu Başkanı Fatih Altunbaş ile MÜSİAD Ankara Basın, Yayın ve Medya Sektör Kurulu Başkanı Burhan Varol da katıldı.

MRBS’ye yoğun ilgi 2,5 kat büyümeye neden oldu

Askeri radar ve sınır güvenliği alanında sektörün gündemindeki öncelikli konuları tartışmak, en son teknoloji ürünlerin sergilenmesini sağlamak ve üreticilerle karar vericileri buluşturarak sektörün iç ve dış pazarda ticari gücünü artırmak amacıylayola çıktıklarını söyleyen MÜSİAD Ankara Başkanı Hasan Basri AcarMRBS’yi bu yıl yoğun ilgi doğrultusunda geçen yıla kıyasla 2,5 kat büyüterek savunma sanayinin önemli bir platformu haline dönüştürdüklerini açıkladı. Acar; “Geçtiğimiz yıl yanımızda olduğu gibi bu yıl da desteğini bizden esirgemeyen İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu’ya desteklerinden dolayı teşekkür ediyoruz” dedi.

Sektör 10 yılda 55 milyar dolar daha büyüyecek

Savunma sanayinin yüzde 80’ini Ankara’nın temsil ettiğini belirten Hasan Basri Acar, savunma sanayi alanında ülkemizin en öncelikli meselelerini oluşturan askeri radar ve sınır güvenliği konusunda odaklanmış bir Zirve ile sektörün tüm taraflarını Başkent’te buluşturacaklarını açıkladı. Savunma sanayinin önümüzdeki 10 yıl içinde yaklaşık 55 milyar dolarlık bir büyüme kaydedeceğini ancak bunun için ihracatını artırması gerektiğini vurgulayan Acar, MRBS’nin ikili ticari görüşmelerle ihracat için uygun zemin oluşturduğunu, bu tarz etkinliklerin artması gerektiğini ifade etti.

14 yerli proje geliyor

Zirve’de yerli ve milli önemli savunma sanayi projelerinin tanıtılacağının altını çizen Acar, ASELSAN, DEKOM, STM, HAVELSAN, Turaç, Scandium, HTR, FNSS, Nurol Makine, METEKSAN ve Ulusal Savunma gibi sektörün önde gelen birçok firmasının 14 yeni projesinin Zirve’de tanıtılacağını vurguladı.

S-400 ilk kez MRBS’de tartışılacak

Ülkemizin sıcak gündemlerinden biri olan S-400 füze sisteminin dünyadaki en başarılı hava sistemi olarak kabul edilmesinin sebebinin aslında radarı olduğunu belirten Acar, S-400’ün radar sisteminin ülkemizde ilk kez resmi bir ortam olarak MRBS’de tartışılacağını bildirdi. S-400’ün radarının kendi yanında bulunması gerekmediğini ve bu sayede tespit edilmesinin de mümkün olmadığını açıklayan Acar, “Hayalet bir hava savunma sistemi olan S-400, sınırlarımızda hayalet uçakların dolaşmasına izin vermeyecek. Bu sistemin ülkemize kazandırılmasında büyük emeği geçen Milli Savunma Bakanımız Hulusi Akar başta olmak üzere tüm yetkililere teşekkürlerimizi iletiyoruz” dedi.

Savunma sanayiide Türk – Afgan iş birliğinin temelleri atılacak

Zirve’nin uluslararası boyutunu bu yıl güçlendirdiklerini bildiren Acar, Zirve’ye özellikle Afganistan’dan önemli bir heyetin katılacağını vurguladı. Acar, Afganistan Cumhurbaşkanlığı, Milli Güvenlik Kurulu, Milli Savunma Bakanlığı’nı temsil eden kamu yöneticileri, özel sektör ve üniversiteyi temsil eden özel bir heyetin MRBS için Türkiye’ye geleceğini belirtti. Bu ziyaretin iki ülke arasındaki ticari ve ekonomik iş birliğini, savunma sanayi alanına taşımasını bekledikleri açıklayan Acar, iki ülke arasındaki olası iş birliği potansiyelleri masaya yatırılacağını vurguladı.

Sektör hibe ve destek bekliyor

Sektörün gündemindeki sorunlara da değinen Acar, ülke olarak daha fazla nihai ürün üreten yerli savunma sanayi firmasına ihtiyaç duyduğumuzu bildirdi. Acar, ülkemizin belirli potansiyele sahip iş adamlarını savunma sanayiye yatırım yapması için de çağrıda bulundu. Sektörün başta ülkemiz olmak üzere tüm dost ve müttefik ülkelerin ihtiyaçlarını karşılayacak bir konuma ulaşması için hibe ve destek konusunda bürokratik mevzuatların azaltılmasını beklediklerini açıkladı. Acar, savunma sanayinin kendine özgü yapısı nedeniyle devlet garantörlüğünde, şirketlerin ihracatının artırılmasının kritik önem arz ettiğinin de altını çizdi.

Sektörün belini büken maliyetler

Acar, savunma sanayi alanındaki üretilen ürünleri test etmenin ciddi maliyetler oluşturduğuna da değinerek, bu konuda vakıf şirketlerinin bir araya gelerek devlet desteğiyle test merkezleri açılmasının maliyet avantajı sağlayacağını söyledi.

Kalifiye elemanın savunma sanayinin en büyük sınavı olduğuna vurgu yapan Acar, bu konuda sanayi, üniversite ve kamu birlikteliğinde ihtiyaçların tespit edilip ona uygun eğitim programlarının acilen oluşturulması gerektiğini ifade etti. Acar, savunma sanayi profesyonellerinin Ankara ve Anadolu’da çalışmak isteyecekleri nitelikte iş ortamlarının şirket sahibi ve yöneticileri tarafından oluşturmasının daha nitelikli personelin sektöre çekilmesi için önemli olduğunu da belirtti.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın