KPMG Türkiye’nin sektörler bazında yılın ilk altı ayını değerlendirdiği Sektörel Bakış serisinin Endüstriyel Üretim-İlk Yarı raporu, maliyet baskısı ve korumacılık eğilimleriyle baş etmeye çalışan sanayi sektöründeki tabloyu inceledi. KPMG Türkiye’den Hakan Ölekli, Türkiye’de endüstriyel üretimin ilk yarıda bazı dengelenme işaretleri gösterse de dünyada olduğu gibi kırılgan bir seyir izlediğini söyledi. Ölekli, “Yılın ilk çeyreğine zayıf başlayan sektörden gelen ikinci yarıya ilişkin veriler, daralma hızının aydan aya yavaşladığını gösteriyor. İlk yarıda görülen toparlanma kısmen ihracatın gücünü korumasından kaynaklandı. Küresel ticaret savaşlarında henüz sonu görmedik ama 2019’un ilk yarısında Türk sanayisi dış ticarette ucuz kalmanın faydalarını üst seviyede hissetmeye çalıştı. Ancak iç talepteki zayıflıkla birlikte bu durumun sürdürülebilirliği zor görünüyor. Bu nedenle sektör, kısa vadede dış ticarete odaklansa da yurtiçi talepteki toparlanma sayesinde daha iyi bir performans yakalayabilir” dedi.

Endüstriyel Üretim – İlk Yarı raporundan dikkat çeken bölümler şöyle:

  • Türk sanayisi ve ekonomisi, TL’nin reel olarak düşük seviyelerde seyretmesinin yanında hem jeopolitik konumu sayesinde pazar çeşitlendirmesi yapabilmesi hem de küresel tedarik zincirindeki yeri dolayısıyla ihracatını artırmayı sürdürüyor. Yılın ilk altı ayında endüstriyel ürünlerin ihracatı reel olarak yıllık bazda yüzde 11,1 arttı.
  • Öncü güven endeksleri, sektördeki ılımlı toparlanma işaretlerine karşın kırılganlıkların sürdüğüne işaret ediyor.
  • Endüstriyel üretimde kırılganlıklar devam ederken güven endekslerindeki olumsuzluklar kısmen sektörün artmaya devam eden maliyetlerine karşın ciro artışlarının sınırlı kalmasından kaynaklanıyor.
  • Sektörde işgücü girdi maliyetleri 2019 ilk çeyrekte yıllık bazda yüzde 24,3 arttı. Ayrıca sanayi sektöründe üretim maliyetlerinin yıllık artış hızı yüzde 23,2 ile oldukça yüksek seyrediyor.
  • İmalat sanayinde ÜFE ilk yarı yılda yüzde 27,6 seviyesinde gerçekleşti. Buna karşın sektörde ciro, ilk altı ayda yıllık bazda ortalama yüzde 22 arttı. Dolayısıyla sektörde reel olarak daralma yaşanmaya devam ediyor.
  • İç talepteki daralma sektörü zorluyor. Bu nedenle yurt içi talepteki toparlanma sektörün performansı için önemli.
  • Bununla birlikte sektör, orta ve uzun vadede küresel rekabette gücünü koruyabilmek için teknoloji yatırımlarına devam etmek zorunda.
  • Ayrıca ticaret ortağı ekonomilerle ilişkilerin güçlendirilmesi ve etkin sanayi politikaları oluşturulmasının önemli olduğu düşünülüyor.

sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın