Dünyanın sadece belirli bölgelerinde örnekleri olan ama en kalitesinin bulunduğu Karadeniz Bölgesi’nde Ünye’de 27 km.lik sahil şeridiyle en uzun plajlarındadaki, manyetik siyah deniz kumu tamamlayıcı tedavi unsuru olarak sağlık turizminde kullanılacak.

İpekyolu tüccarlarının yüzyıllar önce şifa bulmaya uğradığı Ünye sahillerinin siyah altını manyetik siyah kum, timüs bezini çalıştırarak stres ve uyku sorunlarından romatizma, sedef, felç gibi pek çok hastalığa deva olması bekleniyor.

‘Manyetik siyah kum’ çerisinde 20’ye yakın mineral ve bileşenlerin bulunması, insan sağlığına zararlı ağır ve yabancı madde bulundurmamasıyla dikkat çekiyor.

1900’lü yıllardan beri insanlar tarafından ağrılar ve farklı tedavilerde de kullanılan manyetik siyah kumun, binlerce yıl öncesinde de kullanıldığı tahmin ediliyor. Özellikle İç Anadolu’dan Karadeniz’e inen ve İpekyolu olarak adlandırılan Akkuş, Niksar, Tokat, Sivas, şehirleri üzerinden insanların ağrılarına çözüm bulmak için geçmişte Ünye’ye geldikleri, siyah manyetik kumun olduğu kumsalda kuma gömülerek doğal tedavi yolları aradıkları belirtiliyor.

Tıpta tedaviyi destekleyici manyetik siyah kum

Ünye Kaymakamı Ümit Hüseyin Güney, Ünye’nin tarihi ve coğrafi güzelliklerinin yanında sahillerinde sağlığa yararlı, tamamlayıcı tıpta tedaviyi destekleyici manyetik siyah kum olduğunu söyledi.

Farklı element ve mineralleri içeren manyetik siyah kumun ağrılara, bazı romatizmal hastalıklara, cilt hastalıkları ve strese iyi geldiğine inanıldığını ve bu kanaatin dilden dile, nesilden nesle aktarıldığını belirten Güney, “Ünye sahillerindeki manyetik siyah kum, içerisinde normal kuma göre farklı element ve mineralleri barındırıyor. Bölge halkımız, bu kumun şifalı olduğu ve kum banyosu yapanların şifa bulduğunu tecrübelerine dayalı ifade ediyor. Bu kanaat nesilden nesle aktarılarak bugünlere kadar gelmiş.” dedi.

Kumun nelere iyi geldiği inceleniyor

Güney, bu kumun tahlillerini yaptırdıklarına işaret ederek, şöyle devam etti:

“Farklı üniversitelerin bilim kurullarında ve enstitülerinde bilimsel olarak nelere iyi geldiğini inceletiyoruz. Bu çalışmalar neticelendiğinde sonuçlarını kamuoyuyla paylaşarak bilimsel olarak faydalarını ifade edebileceğiz. Şu anda sürdürülen ve bilimsel olarak destekleneceğine inandığımız çalışmalar ile Ünye’nin manyetik siyah kumunun sağlık turizminde kullanılmasını amaçlıyoruz.”

Güney, çalışmaların Ünye Kaymakamlığı ile Ünye Turizm İşletmecileri Derneği iş birliğiyle yapıldığını da sözlerine ekledi.

Belediye Başkan Vekili Mehmet Yaşar Sezgül ise Ünye sahilinde manyetik siyah kumdan geçmişten beri bölge halkının şifa anlamında yararlandığını ifade etti.

Tokat, Niksar ve bu bölgeden insanların Ünye sahiline gelerek hem denizinden hem de siyah kumdan yararlandığını aktaran Sezgül, “Büyüklerimiz kuma yatar, ağrılarına iyi geldiğini söylerlerdi. Siyah manyetik kumumuza ilişkin yapılacak bilimsel çalışmalarla sağlık turizmini de Ünye’nin tarihi ve kültürel zenginliğine katmak isteriz” dedi.

Şifalı kumdan takı yapıyor

Emekli Jeofizik Mühendisi Orhan Yiğit (63), Ünye’de şifalı olduğu bilinen manyetik siyah deniz kumundan insanların yararlanabilmesi için takı eşyalarında kullanıp sanata dönüştürdüğünü söyledi. 40 yıl İstanbul’da çalıştıktan sonra memleketine dönen Orhan Yiğit, hazırlayıp sattığı takılarla vatandaşlara hizmet verdiğini söyleyerek, şunları ifade etti:

“Bizim büyüklerimiz kumdan yararlanmak için sahile gelirlerdi. Kuma ayaklarını gömerler ve büyük bir şifa gördüklerini, romatizma ağrılarının geçtiğini söylerlerdi. Çocukluğumuzda biz Ünye Feneraltı’na, Uzunkum’a sık sık giderdik. Oradan aldığımız kumlarla mıknatısla oyun oynardık. Ben üniversitede görevliyken Ünye’den o kumlardan götürmüştüm. İçinde ne olduğunu merak ediyordum. Çok güzel sonuçlar veren analizler yapıldı. Şimdi de manyetik kumdan hazırladığım bu tür taşlar gibi taşlar, dünyanın bazı ülkelerinde alternatif tıpta kullanılıyor. Kumu direk takamayacağımız için biz bunları küçük kolyeler şeklinde insanların ihtiyaçlarına göre sunduk. Çok olumlu tepkiler aldık. Kumlar vücutta ki tüm negatif enerjiyi alıyor ve kendi nötron olduğunda dökülüyor. İnsan vücudu için yararlarına ilişkin bir yıl boyunca araştırmasını yaptım. İnsan vücudu için çok önemli olan bir organımız, ‘iman tahtası’ olarak tabir etiğimiz yerde bulunan timüs bezinin tek aktive eden taş olduğunu saptadım. Yani bunu kolye olarak kullanırsak bütün negatif enerjimizi ve stresimizi alıyor. Bunu düzenledikten sonra pozitif enerji olarak içeri enjekte ediyor. Yani timüs bezini aktive ediyor. Timüs bezi aktive edildiği takdirde bağışıklık sistemi güçleniyor. Uzakdoğu’da, Amerika ve Avrupa’da bu ve bunun gibi taşların alternatif tıpta kullanıldığına ve insanların çok büyük fayda gördüklerini öğrendim.”

Ünye’nin sembol ürünü olabilir

Ünye’nin sahip olduğu doğal zenginlik manyetik siyah kumuna sahip çıkılması ve tanıtılması gerektiğini vurgulayan Yiğit, siyah manyetik deniz kumunun Ünye’nin sembol ürünü olabileceğini vurgulayarak, şunları söyledi:

“Bu kum Terme’den başlayıp Trabzon’a kadar devam eden sahil şeridinde vardır. Ama Ünye’mizin bütün denizlerinde, özellikle plajlarında neredeyse yüzde 99’a varan bir oranda saf halde bulunuyor. Benim amacım takı-toka değil, benim amacım altında tonlarca rezervi olan ki bütün kumsallarımız bu kumlarla dolu. Kumsallarımız bu kumlarla dolu. Bu kumun içerisinde manyetik var, en önemlisi ise kuvars var. Kuvars insan sağlığı açısından çok önemlidir. Ağır metallerin hiç birini içermiyor. Ben bunlardan kolye yaptım. Herkes bunları kullanıyor. Bunlara sanatımı kullandım. Sanatsal faaliyetlerle herkesin takabileceği, kendi tarzını yaratabileceği bir ürün ortaya çıkardık. Benim için önemli olan Ünye manyetik taşının bilinmesi ve bunun bütün dışarıda ki ülkelere yayılmasını istiyorum. Karadeniz’in incisi Ünye’miz kendi öz taşı ile kendi kumuyla turistleri çeken şifa kaynağı, şifa dağıtan ilçemiz olsun istiyoruz. Bundan sağlık yönünden yararlanmak lazım. Siyah manyetik deniz kumumuz ve bundan yapılan ürünler Ünye’mizin sembol ürünü olabilir.”

Kumdan hazırlanan taşlar nasıl yapılıyor?

Yiğit, manyetik siyah deniz kumundan hazırlanan taşları da şu şekilde anlattı: “Bütün ürünlerim elde yapılıyor. Sahilde kumu avuçla alıp koyuyorum, yüzde 99 saflıkta alıyoruz. Çok değişik işlemlerden geçtikten sonra şekillendiriyorum. Organik gıda maddesi boyaları ile gerekirse boyuyoruz. Sonra kurutuyorum, kuruttuktan sonra özel pirinç çerçeve içerisinde, deniz kabuklarının içerisinde kullanıyorum. Görsellik katmak için her şeyde kullanıyorum, sonra fırınlanıyor. Bütün diğer organik maddeler uçuyor, taşın kendisi kalıyor. Sonra organik bir koruyucu ile herkesin kullanabileceği bir boyda ayarlıyoruz.”


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın