MİAD, 2044 VİZYONUNU HAZIRLAYACAK

MİAD Başkanı Yunus Akdaş’ın ev sahipliğini yaptığı ve iş dünyasının tanınmış birçok simasını bir araya getiren geleneksel etkinlikte ‘Sektör Öncüleri İle İş Dünyasının Bugünü ve Yarını’ konulu, iş ve yaşam tecrübelerinin paylaşıldığı bir panel de düzenlendi. Moderatörlüğü Prof. Dr. İlhan Erdoğan üstlendi. MİAD Yürütme Kurulu Başkanı Yunus Akdaş, “Hüsnü Özyeğin bizim ağabeyimiz. Üniversitesiyle iş birliği yapmayı planlıyoruz. Mustafa Küçük de gurur ve onur duyduğumuz, örnek alınabilecek ender ve çok değerli bir insandır. MİAD Yürütme Kurulu Başkanı Yunus Akdaş: STK’larda gönüllülük esastır. Türkiye’de STK’ların nüfusa oranı yüzde 13-15. Bu da çok düşük. STK insan merkezli çalışmaktır. Toplumun birlik, beraberlik, hoşgörüsüne model olmaktır” dedi.

‘KAPIMIZ ÜLKEMİZDEKİ HERKESE AÇIK’

Akdaş, “MİAD, Malatyalı iş adamların içinde bulunduğu ancak, bugün Malatyalı olmayan iş adamlarımızın da aramızda olduğu bir dernektir. Bundan şeref duyuyoruz. Kapımız bu ülkede yaşayan herkese açıktır. MİAD’ı ‘Sevgi Evleri’yle de tanıdınız. ‘Konuk Evi’ de önemli bir proje. Geçen sene 48-50 bin civarında misafirimiz vardı. İkincisi için de Şahin Nalbant Bey’e teşekkür ediyorum” diye konuştu.

‘BURS SORUNUNU MUHAKKAK ÇÖZELİM’

Akdaş, “Malatya’da yüksek lisansta okuyan öğrenci sayımız yaklaşık 20 bin. Bunların bir kısmına burs verilmiyor. Bu sorunu Malatyalı iş adamları muhakkak çözer diye düşünüyorum. Geçen 23 tane öksüz ve yetimimiz kalmıştı. Mustafa Küçük Bey’i aradım. “Hepsini bana yaz” dedi. İnönü Üniversitesi’ne Teknopark’a da üyeyiz” ifadelerini kullandı.

ZEKİ ÇOCUKLAR İÇİN ‘GELECEĞİN YILDIZLARI’ PROJESİ

Akdaş sözlerini ise şöyle sürdürdü; “‘Geleceğin Yıldızları’ diye bir projemiz var. Fikir babası Nurettin Yaşar. Malatya’nın zeki çocuklarının, Bilim Sanat Merkezi’nde eğitim almaları sağlanıyor. İleriki yıllarda lider, CEO, Türkiye’nin geleceğine katkı sağlayacak insanlar yetiştirmeye çalışacağız. Sponsorların yarısını bulduk. Ulusal STK’lar ile Ticaret Odası ile beraber olacağız. 2044 vizyonu… MİAD bunun üzerinde çalışmalıdır. 2044’te Türkiye’yi, Malatya’yı nasıl görmek istiyorsunuz? Hangi pozisyonu almamız gerekir. 2044’ü şimdiden hazırlayamazsak, gençlerimiz bizim çektiğimiz çileleri çekerler.”

BAŞARI ÖYKÜLERİ YAZIN!

İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay şunları söyledi: “Malatya iki devlet üniversitesine sahip, ender illerden biri haline geldi. 101 odalı yeni bir Konuk Evi inşa edildi. Bu binanın yüzde 70’ini iş adamımız Şahin Nalbant yaptı. Malatya 2 devlet üniversitesine sahip, ender illerden biri haline geldi. 101 odalı yeni bir Konuk Evi inşa edildi. Bu binanın yüzde 70’ini iş adamımız Şahin Nalbant yaptı. Kendisine çok teşekkür ediyorum. Sene başından itibaren inşallah her şeyi tamamlanacak ve hizmete açacağız. Mustafa Küçük ve Vahap Küçük’e de üniversitemiz adına çok teşekkür ederim. Desteklerinin süreceğini umuyorum. ‘Yayın Evi’ kurduk. 2 yıl içerisinde 50 ‘ye yakın kitap yayınladık. 1 yıl önce Hüsnü Özyeğin kendi yazdığı kitabı göndermişti. Okudum ve sizlere de tavsiye ediyorum. Başarı öyküsüyle dolu bir kitap. Başta Mustafa Küçük olmak üzere diğer iş adamlarımıza da ‘herkese örnek ve klavuz olması’ için başarı öykülerini yazmalarını tavsiye ediyorum.”

‘FİNANSBANK’IN BAŞARISI YETİŞTİRDİĞİMİZ GENÇLERDE SAKLI’

FİBA Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Özyeğin ise şunları anlattı:” Üniversitede öğrencilerime Ankara, İzmir, İstanbul gibi yerlerden mezun olduktan sonra çalıştığınızda başarılı olamayacaklarını, Doğu’ya yönlenmeleri gerektiğini söylüyorum. İş hayatında insan ve yönetici seçimi çok önemlidir. Kurduğum ve sonradan sattığım Finansbank en önemli örneklerden biridir. Neden derseniz; dünyada hiçbir banka 8 milyon dolarla kurulup, 19 sene boyunca sermaye artırımı yapmadan, ortaklar para koymadan 5.5 milyar dolar değere ulaşmamıştır. Bu olağanüstü bir değer kazanımıdır. Bunun tek sebebi yurt dışında eğitim gören gençler ve onların yetiştirilmesi olmuştur. 24 personelle işe başladık. Satışa çıkardığım zaman çalışan sayısı 7.300’e ulaşmıştı. Onlar ailenin bir parçasıydı. Beraber güldük, ağladık. Büyük kurumların müdürlerinin çoğu Finansbank’ta yetişmiştir. Sadece Türkiye için geçerli değil, Londra ve Cenevre’de birçok Finansbanklı’nın çalıştığını görürsünüz. Aslında bu kültür meselesidir. Kitabım 24 TL ve şunu gururla söylüyorum ki 40 bin sattı. Zülfü Livaneli aile dostumdur. O benim ardımda iki numaraya düşünce beni aramış ve “Sana rakip geldi” demişti.”

‘İNSAN SEÇİMİ KADAR MOTİVASYON DA ÇOK ÖNEMLİ’

Özyeğin, “İnsanları sadece seçmek önemli değil, motive etmek de çok önemli. Bu sadece genel müdüre prim vermekten de geçmiyor. Bir kuruluşun en alt kademesini ne kadar mükâfatlandırırsanız o kurum da o kadar ileriye gider. Sıcak-soğuk dememen dışarıda bekleyen güvenlik görevlilerine, “Müşteriler veznede fazla olduğunda kredi kartı talep formu dolduracaksınız” dedim. 300 lira alanın maaşı böylelikle 900 liraya ulaştı” diye konuştu.

‘HALKIN TAKDİRİNİ VE DUASINI KAZANDIK’

LC Waikiki Ceo’su Mustafa Küçük’da yaptığı konuşmada şunları anlattı: “Kendi çocuklarıma da yaşantımdan tavsiyeler sunuyorum. Gece okumak, sabah uygulayabileceğiniz bir işte çalışmak sizin yararınıza olacaktır. Ne öğrendiysem iktisattan öğrendim. Zamanımızı ve enerjimizi sadece bir noktaya sabitledik. Diğer sektörlere girmedik, sadece işimize yoğunlaştık. “Bir iş tamamen iyi giderse bunda sorun vardır” dedik. En kötü güne de hazırlık yaptık. Akıllıca kararlar aldık. Nefsimize uymadık. Gerçekçi davrandık. Yurt dışında 500’e ulaştık. En son Londra’da mağaza açtık. İzdiham oldu. Özbekistan’da yollar trafiğe kapandı. Kendi ürünümüzü ürettik. 10 yıl boyunca her yıl fiyatları düşürdük. Bunları yaparken halkın takdirini ve duasını kazandık. Gitgide büyüdük. Kurumu aile şirketi haline dönüştürmedik. En büyük tehlikelerden biri de buydu. Biz çok ortaklıyız. Şimdi herkes kendi işinin başında. Facia yaşanmaması için iyi ki o şekilde yapmışız.”

‘YÖNETİCİ ZİHNE, LİDER GÖNÜLE HİTAP EDER’

Küçük, “2023’e odaklanmıştık. Avrupa’da 3 markadan biri olmak, 10 milyar dolar ciroyu geçmek hedefini 20 yıl önce koymuştuk. Eski çağ anlayışıyla olmayacağını biliyorduk. Yönetici insanın zihnine hitap eder, belirli bir kuralı ve sistemi vardır. Liderlik ise gönüllere inmektir. “Liderliğin sağ kanadı manayla, solu teknik bilimle ilgili. Gövdeye mesleki uzmanlık, ayaklara çevik, kafasına da yol gösterici olsun” diyerek, kendimize bir metafor tanımladık. Kartal gagasını taşa vurup kendisini yenileyebiliyor. Şirketin de her 15-20 yılda bir kendisini yıkıp yeniden yapması gerekiyor. Biz 2000’li yıllarda bunu gerçekleştirdik tekrar doğduk” dedi.