İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Başkanı Ayhan , Trump’ın başlattığı ticaret savaşlarının AB ve Çin üzerinde baskı yarattığını ve karşı önlemler almaya ittiğini hatırlattı. Başkan Zeytinoğlu sözlerine şöyle devam etti:
“Dün ABD Başkanı Trump ile Avrupa Komisyonu Başkanı Juncker arasındaki görüşmeyi bir ateşkes olarak nitelendirebiliriz. Otomotiv dışındaki sanayi ürünlerinde tarife, tarife-dışı engeller ve sübvansiyonların sıfırlanması, bürokratik engellerin azaltılması ve standartlarda diyalog başlatılmasına yönelik bir uzlaşı sağlandı. Bu geçici bir rahatlama sağlasa da, otomotive sektörüne yönelik tarifelerin yükseltilmesi ihtimali hala var. Ayrıca AB, ABD’den daha fazla soya fasulyesi ve LNG alacağını da açıkladı. Trump’ın uyguladığı baskı sonuç vermiş gibi gözüküyor. Ancak hala çözümlenemeyen konular var ki bunların başında İran’a yaptırımlar konusu geliyor. AB son olarak, ABD’nin İran’a yeniden yaptırım uygulama kararına yönelik bir engelleme yasasını kabul etmişti. Bunun ilk aşamasının 7 Ağustosta yürürlüğe girmesi bekleniyor. Buna göre İran’a yönelik yaptırımlarından etkilenen firmaların tazminat alması imkânı tanınırken, bu yaptırımlara uymama ve yaptırımlara uymamaktan kaynaklanacak herhangi bir mahkeme kararını tanımama talimatı veriyor. Bu durum AB ve ABD’yi tekrar karşı karşıya getirebilir. Türkiye açısından da etkileri olabilecek bir süreç. Türkiye ile AB’nin yaklaşımları ve çıkarları bu noktada örtüşüyor.”
“ABD, AB ve Çin’in Yakınlaşmasını Sağladı”
İKV Başkanı Zeytinoğlu, AB ve Çin arasındaki yakınlaşmaya da dikkat çekti ve ABD’nin hamleleri karşısında, bu iki aktörün belirli konularda uzlaşma sağladıklarını söyledi. Başkan Zeytinoğlu şunları kaydetti:
“16 Temmuzda bir araya gelen Çin ve AB’nin liberal düzeni destekleyen yaklaşımları oldukça ilginç. İki aktör BM’nin merkezinde olduğu kural temelli uluslararası düzene bağlılıklarını ifade etti. Yani ABD’nin küresel liderliğinin yerini alacak bir işbirliği sözü verdiler. ABD’ye rağmen bunun yapılabilmesi için AB ve Çin’in bu işbirliğini devam ettirmesi ve ABD’yi de ikna etmesi gerekiyor. Bu noktada, Trump ve Juncker toplantısından, Dünya Ticaret Örgütü’nün reformu konusunda anlaşma sağlanması da önemli. Küresel mimarinin onarılması ve uluslararası örgütlerin yeniden işlevsel hale gelmeleri açısından olumlu adımlar olarak değerlendiriyoruz. Umarız arkası gelir”.
Başkan Zeytinoğlu, ABD olmadan uluslararası liberal düzenin devamının sağlanmasının da zor olduğunu belirtti ve şunları söyledi:
“ABD’nin attığı adımlara bütün olarak baktığımızda, küresel sistemi devam ettiren neredeyse tüm unsurlara savaş açtığını görüyoruz. Paris İklim Anlaşması’ndan çekilmesi, İran nükleer anlaşmasını yok sayması, BM İnsan Hakları Konseyi’nden çıkması, Dünya Ticaret Örgütü’nün temyiz organına yeni tayinleri engellemesi, ticaret anlaşmalarından çıkması…. Trump çok taraflı düzenin artık ABD yararına işlemediğini düşünüyor ve bunlara verdiği desteği çekmek bir yana, doğrudan temellerini dinamitliyor. Bu durum karşısında hala bu sistemin devamından yana olan güçlerin birleşmesi çok doğal. Ancak ABD olmadan bu sistemin devamını sağlamak mümkün gözükmüyor. Tüm aktörlerin ABD’yi sisteme geri çekmek için işbirliği yapmaları gerekiyor”.
“AB’nin Çelik için Koruma Tedbirleri Türkiye’yi de Etkileyecek”
Başkan Zeytinoğlu son olarak, AB’nin çelik ürünlerinin ithalatına ilişkin geçici koruma tedbirlerine değindi ve şunları ifade etti:
“ABD’nin çelik tarifelerini artırmasının ardından, AB pazarına yönelebilecek çelik ürünlerini engellemek için AB de geçici korunma önlemlerine başvuruyor. Bu kapsamda, AB’nin kendi çelik sanayisini korumak için Türkiye’nin de dâhil olduğu ülkelerden ithalatın belirlenen eşiği geçmesi halinde yüzde 25 tarife uygulanması söz konusu olabilecek. Bu durum tabi Türkiye’nin çelik ihracatını artırmasının önünü tıkıyor. Çelik ürünleri ihracatı gümrük birliği kapsamında değil ve ayrı bir serbest ticaret anlaşması ile düzenleniyor. Bu anlaşmaya göre çelikte gümrük vergileri karşılıklı olarak kaldırılmış, ancak rekabeti bozucu uygulamalar ve devlet yardımları yasaklanmıştır. Çelik üreticileri için ciddi zarar doğurabilecek bir durum söz konusu olduğunda korunma önlemleri uygulanabilir. Bu açıdan gümrük birliğinin revizyonu ile ilgili çalışmaların arasına çelik ürünlerini de almakta fayda var”.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.