Liberal ekonomiyi benimseyen Fildişi Sahili’nin dışa açık bir politika izlediğini kaydeden eden Menzan, “Son birkaç yıldır, kalkınma projelerini tarım üzerine oluşturduk. En temel gelir kaynağımız tarım. 2012 yılı rakamlarına göre yılda 1.4 milyon ton kakao üretiyoruz ve dünyada en önemli üreticiyiz. Yıllık 450 bin ton ile Kaju fıstığı üretiminde dünyada birinci sıradayız. Bunu yanında Palm yağı, kauçukta ve ton balığında iyi durumdayız. Hedefimiz, gelecekte tarım ürünlerinin ülke içinde işlenerek ihraç edilmesi. Bunun için de Türk firmalarının bu alanda yatırım yapmasını istiyoruz” dedi.
Menzan ayrıca, inşaat sektörü, mühendislik, teknoloji ve hizmet sektöründe eksiklikleri olduğuna değinerek, “Türkiye’nin deneyimlerinden faydalanmak istiyoruz. Türkiye’de yerleşik bir mühendislik var ancak, bizim ihtiyaçlarımıza göre adapte etmek lazım. Bunun içinde gelip bizim dinamiklerimizi iyi incelemeniz lazım” diye konuştu.
TİM Genel Sekreter Yardımcısı Erkan Kaplan’ın moderatörlüğünde gerçekleşen panelde Fildişi Sahili’nin ekonomik analizi ve bu ülkeyle ticaret yapabilmenin yolları masaya yatırıldı.
Ekonomi Bakanlığı’ndan Tarhan Sezgin katılımcılara Fildişi Sahili’nin ekonomik göstergeleri ve Türkiye Fildişi Sahili arasındaki Dış ticaret rakamlarını anlattığı panelde. Coface’den Seltem İyigün, Fildişi Sahili’ndeki finansal yapı ve ihracat sigortası sistemi hakkında bir sunum yaptı.
Fildişi Sahili’nde yatırımı bulanan ve bu ülke ile yoğun ticari ilişkileri olan firma temsilcileri de deneyimlerini katılımcı firma temsilcileri ile paylaştı. Vefa Prefabrik CEO’su Turan Koçyiğit, Fildişi Sahili’ne ihracatlarını her geçen yıl artırdıklarını belirterek, bölge ile ticaret ve yatırım anlamındaki deneyimlerini katılımcılara aktardı. Meta İç ve Dış Ticaret Yetkilisi Yekta Küçüköztürk, Türkiye’nin Fildişi Sahili’nde özellikle inşaat sektöründe elektrik malzemeleri ve inşaat sektörü açısından potansiyel bir pazar olduğuna değinerek, ülkede konut açığı olduğunu, altyapı yatırımlarında da Türk firmaları için önemli fırsatlar taşıdığını vurguladı. Afrika veya Batı Afrika’ya ihracatı iki bölmek gerektiğini kaydeden Al Sunbulah Group Yönetim Kurulu Başkanı Halit Şirkan Hatay, “Hızlı tüketimde o pazarlarda Çin ve Hindistan gibi ülkelerle rekabeti girmemeliyiz. Çünkü başktan kaybederiz. Daha çok orta ve üst gelir grubuna yönelik ürünlerde oldukça yüksek şansımız var. Buraya odaklanmalıyız. Hatta Tekstil, giyim, gıda gibi sektörlerde mümkünse kendi markalarımızı oraya götürerek Pazar oluşturmalıyız” dedi.
Turan Koçyiğit Vefa Holding İcra Kurulu Başkanı
2016 yılının ikinci döneminde Fildişinden hem konut hem okul talepleri gelmeye başladı ve bir hareketlilik olduğunu fark edip o bölgede sık yaptığımız seyahatler arasında Fildişi’yi katmanın doğru olabileceğine karar verdik. Bu dönemde de Abidjan’da Francophone Olimpiyatları (Fransızca Konuşan Ülkeler Oyunları) için büyük bir kamp projesi ile ilgili olarak talepler bize gelmeye başladı. Abidjan’da her biri üç katlı toplam 33 ayrı bloktan oluşan olimpiyat köyü projesini gerçekleştirdik. Ciddi ilişkilerde olduğumuz müşterilerle de yeni fırsatları yaratmaya çalışıyoruz. Uzun vadede olabilecek bayi, ortaklık, ofis gibi çözümleri de geliştiriyoruz Bizim bakışımızla ihracatta Fildişinin olumlu yönleri; Potansiyelin çok fazla olması, ürünlerimize olan ilgi ve pazar açığı…
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.