KPMG Türkiye Sosyal Güvenlik Hizmetleri Direktörü İsmail Sevinç, 1 Ocak 2018’den itibaren geçerli olan yeni düzenleme ile işe iade davalarında mahkemelerin önce arabulucuya başvurma şartı arayacağını söyledi. Arabuluculuk uygulamasının, mahkemelerin yükünü azaltmayı ve daha hızlı çözüme ulaşmayı amaçladığını belirten Sevinç, yürürlükte olan düzenlemeyi şöyle anlattı:
- İş sözleşmesi feshedilen çalışan, mahkemeye gitmeden önce fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde işe iade isteğiyle arabulucuya başvurmak zorunda. Arabulucu görevlendirildikten sonra üç hafta içinde karar verilmesi gerekiyor. Bu süreye zorunlu durumlarda bir hafta ilave edilebilir.
- Arabuluculuk uygulaması sonunda anlaşmaya varılırsa uzlaşma belgesi düzenlenecek ve taraflarca imzalanacak. Arabuluculuk süreci sonucunda işçi ve işveren işe iade konusunda uzlaşamazsa, arabulucu tarafından son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren iki hafta içinde iş mahkemesinde dava açılabilecek.
- Taraflar arabuluculuk sonucu işçinin başlatılmasında anlaşırsa işe başlatma tarihi, tazminat ve maddi haklar ile başlatılmaması hailinde de ödenmesi gereken tazminat miktarı uzlaşma metninde belirtilecek.
- Arabulucu görüşmeleri sonunda anlaşmaya varılamaması halinde arabulucu tutanak düzenleyecek ve mahkeme başvuru dilekçesinin ekine bu tutanak eklenecek.
Fazla mesai, tatil ücreti, tazminat
- İşe iade talepleri gibi, ihbar ve kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, ücretli izinde maaş, genel tatil ücretleri ve tazminatlar gibi ihtilaflar da öncelikli olarak arabulucuya başvurulması gereken konular arasında yer alıyor.
İş kazası ve meslek hastalığı davaları
- İş kazası ve meslek hastalığından kaynaklanan maddi manevi tazminat davaları ve bunlara ilişkin tespit ve rücu davalarında arabulucuya gitmeye gerek yok.
Arabuluculuk sürecine dikkat
- Arabulucunun daveti üzerine taraflardan biri geçerli bir sebep belirtmeden ilk toplantıya katılmazsa ve arabuluculuk faaliyeti sona ererse toplantıya katılmayan taraf, davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulacak.
- Arabuluculuk sürecine geçerli bir mazeret göstermeden katılmayan işveren, davada haklı çıksa bile yargılama giderlerinin tamamını ödemek zorunda kalacak ve davayı kazandığı halde vekalet ücreti alamayacak.
- Her iki tarafın da ilk toplantıya katılmaması sebebiyle sona eren arabuluculuk faaliyeti üzerine açılacak davalarda tarafların yaptıkları yargılama giderleri kendi üzerlerinde kalacak.
Uzlaşma olmazsa mahkemeye
- Arabulucuya gitmek zorunlu ama taraflar arabuluculuk süreci sonunda uzlaşmayabilir. Bu sebeple taraflar uzlaşamazsa mahkemeye gidilmesinde herhangi bir engel bulunmayacak.
- Arabuluculuk görüşmeleri sonunda tarafların anlaşmaya varmaları halinde ise üzerinde anlaşılmış olan hususların taraflar tarafından tekrar yargı konusu yapılması söz konusu olamayacak. Arabuluculukta çözümlenmiş bir konunun tekrar yargı konusu yapılabilmesi için tehdit, hile, cebir gibi taraf iradelerini sakatlayan bir durumun sonradan ortaya çıkması gerekir.
Maliyeti daha düşük
- Arabulucu sistemi, mahkeme giderlerine göre daha ekonomik. Dava harcı, bilirkişi ücreti gibi giderler ödenmez. Taraflar arabulucu görüşmelerine katılmışlarsa anlaşma sağlamaları halinde arabuluculuk ücret tarifesi üzerinden eşit şekilde ödeme yapacaklar. Taraflar uzlaşamazsa iki saatten az görüşme süreleri kamu bütçesinden, iki saatten fazla süreli görüşmelerde ise iki saati aşan kısım taraflarca eşit şekilde karşılanacak.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.