Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Birol Celep, 2015/16 sezonunda Türkiye’nin çekirdeksiz kuru üzüm rekoltesinin 196 bin ton iken, 2016/17 sezonunda 313 bin tona çıktığını rekoltedeki yüzde 60’lık artış ve İran’ın dünya piyasalarındaki düşük fiyat politikası nedeniyle ortalama ihraç fiyatının ton başına 500 dolar düşüş gösterdiğini kaydetti.

Okullarda dağıtılan üzüm miktarı arttırılmalı

Ege Bölgesi’nde sultani çekirdeksiz bağ alanlarının son yıllarda sürekli artarak 1 milyon dekarı aştığına işaret eden Celep, “Her yıl ortalama 10 bin dekar sultani çekirdeksiz bağ alanlarında artış yaşanıyor. Üreticilerimiz budama, toprak işleme, damlama sulama, ilaçlama, gübreleme yöntemlerinde her yıl son teknikleri uyguluyor, verim ve kalite artıyor. Bu şartlarda doğal afet yaşanmadıkça önümüzdeki yıllarda rekoltenin 2016/17 sezonundaki rekoltenin altına düşmesi pek olası görünmüyor. O nedenle dünyaca ünlü kuru üzümümüzün değerini bulabilmesi için okullarda yıllık 6 bin ton olan dağıtım miktarının arttırılmasını ve iç piyasada tüketimini arttıracak tanıtım çalışmalarının kamu tarafından yapılmasını bekliyoruz” diye konuştu.

Üzümler şekerlenmeden kurutulmamalı

2017-18 sezonunda kış donu ve ilkbahar geç donu gibi iklimsel olayların geçtiğimiz yıllara göre hemen hemen yaşanmadığı, dolu yağışından kaynaklı zararın ise bazı bölgelerde lokal olarak gözlendiği bilgisini paylaşan Celep, bölgelere ve kültürel uygulamalara göre değişse de geçtiğimiz yıla göre ortalama şeker oranlarının yaklaşık 1 brix geride olduğunu, yeterli hasat olgunluğuna ulaşmayan üzümlerin kesilerek kurutulması verim ve kalite kayıplarına neden olacağını, üreticilerin üzüm taneleri 22-24 brix şeker değerine ulaşınca hasat etmeleri çağrısında bulundu.

Ruhsatlı ilaçların kullanımı çok önemli

Son dönemde bazı bölgelerde bağ mildiyösü, salkım güvesi ve geçmiş yıllarda pek görmeye alışık olmadığımız Unlu Bit zararlısının bazı salkımlarda ve omcalarda görüldüğüne dikkati çeken Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Birol Celep şöyle devam etti: “Özellikle hasat öncesi son dönem hastalık ve zararlılarla mücadele de gerek kalıntı gerekse aktif madde sayısı açısından ruhsatlı ilaçların kullanılarak, bekleme süresine uyularak, çok daha hassas ve özenli davranılması gerekiyor. Gerek unlu bit, gerekse salkım güvesinden dolayı zarar gören salkımlar kesinlikle sergide ayrı yerde kurutulmalıdır. Bunun gibi, yetiştiricilik dönemlerinde budama, toprak işleme, sulama, hasat ve depolama gibi aşamalarda özenli ve dikkatli olunması halinde Okratoksin-A (OTA) oluşumunun önüne geçilebilir. “AB’nin Türkiye ve İran gibi kuru üzüm ihracatçısı ülkelerden yaptığı kuru üzüm ithalatında OTA ile ilgili olarak yüzde 5 kontrol sıklığı uygulamasına 1 Temmuz 2017’den itibaren başladı. Hep birlikte bilinçli ve dikkatli hareket edilmesi halinde sorun yaşanmayacaktır. Üretici, tüccar ve ihracatçılar olarak gerekli tedbirleri aldığımız takdirde, söz konusu uygulama önümüzdeki dönemde uygulamadan kalkacaktır.”

Türk üzümünün imajını güçlendirmeliyiz

Sektörün tüm paydaşlarının birlikte çalışarak Türk üzümünün yurt dışı imajını güçlendirilmesi gereğinin altını çizen Celep, “Geçtiğimiz yıllarda rakip ülkelere kaptırılan pazarların geri kazanılması için hep birlikte daha özenli bir şekilde çalışarak, kullanılan zirai ilaçları en asgari düzeyde tutarak mücadele etmeli ve Okratoksin-A’yı önlemeye yönelik alınması gereken tüm önlemleri harfiyen uygulamamız şart. Kalite yönünden en büyük sorunlarından bir diğeri ise çuval ipi sıkıntısı. Sorunun çözümü için kasa öncelikli olmakla birlikte, depolama ve nakliyede eski ve yıpranmış çuvallar kesinlikle kullanılmamalı, kaliteli temiz çuvalların tercih edilmesi hayati öneme sahip” diyerek sözlerine son verdi.

İngiltere, Almanya ve Hollanda ihracatta ilk üç ülke

Türkiye, 2016/17 sezonunda 400 milyon 707 bin dolarlık çekirdeksiz kuru üzüm ihraç ederken, Avrupa Birliği 328 milyon dolarlık ihracatla açık ara önde yer aldı. Uzakdoğu ülkelerine 21 milyon dolarlık üzüm ihraç eden Türkiye, Amerika kıtasına ise 20 milyon dolarlık üzüm sattı.

İngiltere 101 milyon dolarlık üzüm ihracatı ile lider ülke olurken, Almanya 52 milyon dolarlık tutarla ikinci, Hollanda 45 milyon dolar ile üçüncü sırada yer aldı. Bu ülkeleri, 30 milyon dolarlık ihracatla İtalya, 26 milyon dolarlık üzüm ihracatı ile Fransa, 21 milyon dolarlık ihracatla Avustralya ve 12 milyon dolarlık ihracatla Kanada takip etti.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın