Amniyosentez: Anne karnındaki bebeğin içinde yüzdüğü sıvıdan ince bir iğneyle girilerek örnek alma işlemidir. En çok kromozom hastalıklarının teşhisi için kullanılsa da, bebekteki bazı diğer hastalıkların tanı ve tedavisine de olanak sağlar.

Epidural (anestezi): Sıklıkla normal doğum ve sezaryen için uygulanan, annenin bel omurları arasına anestezi doktorunun ince uzun bir iğne ile girerek epidural aralık denen özel bir mesafeye kateter koyarak, bu kateterin içinden sinirleri uyuşturma amaçlı lokal anestezi ilaçları verilmesi yöntemidir. Etkisi, epidural kateter çekilene kadar saatlerce ve günlerce ilaç vermeye devam edilerek sürdürülebilir.

Spinal (anestezi): Epidural anestezi gibi, anestezi doktorunun bel omurları arasına ince uzun bir iğne ile girerek ama kateter koymadan, tek seferde lokal anestezi ilaçları vererek sinirleri uyuşturma yöntemidir. Etkisi hızlı başlar ve geçici olarak belden aşağısını tamamen bloke eder ancak birkaç saat içinde de tamamen sona erer.

Aktif doğum süreci: Doğum eyleminin artık ağrılı kasılmaların düzene girdiği ve rahim ağzındaki açıklığın 4 cm olduktan sonraki dönemidir. Rahim ağzının tamamen (10 satim) açılmasına kadar devam eder.

Amniyon sıvısı: Rahim içindeki bebeğin içinde yüzdüğü sıvıdır. Plasentadan süzülen anne kanı ve bebeğin idrarının birleşimi sonucu oluşur.

Serviks: Rahmin ağzı olarak bilinse de aslında rahmin aşağı kısımdaki dar ve vajene doğru açılan boyun bölümüdür. Huninin dar kısmına benzetilebilir. 3-5 cm uzunluktadır.

NST: ( Non- Stres Test) Anne adayının karnına bağlanan, biri kasılmaları algılayan basınç ölçer biri de bebek kalp atımlarını algılayan iki probun verileri kağıt üzerine yazdırması suretiyle bebeğin iyilik halini ve doğum sancılarının sıklığını ve şiddetini algılamaya yarayan elektronik cihazdır.

Plasenta: Anne rahmine damarlar ile bağlanarak anne bebek arası kan alışverişini sağlayan, anneden gelen kanı süzerek içindeki oksijen ve kanda çözünmüş besinleri bebeğe ileten, doğumda bebekten sonra çıkan bir yapıdır.

Embryo: Sperm hücresi ile yumurta hücresi döllendikten sonraki yapıdır ve 8’inci haftaya kadar ” embriyo” olarak adlandırılır.

Fetüs: Embriyonun 8’nci haftadan itibaren aldığı isimdir. Doğuma kadar bu isim geçerli olmaktadır.

Folik asit: Hızlı bölünen ve çoğalan tüm hücrelerin yapı taşıdır. Aslen B grubu bir vitamin olup gebelikte kullanımı özellikle önemlidir.

Prezentasyon: Anne rahmindeki bebeğin hangi kısmıyla geldiği anlamına gelir. Baş ile gelme en sık görülen ve normal doğum için gerekli olan prezentasyondur. Bunun dışında makat, ayak veya diğer prezentasyon şekilleri de görülebilir.

İkili test: Gebeliğin 11-14’üncü haftaları arasında başta down sendromu olmak üzere bazı kromozomal hastalıkları tarama amaçlı ultrason ve kan testlerinin kombine edildiği bir testtir. Ultrasonla bebeğin ense saydamlığı, burun kemiği ve karnındaki “duktus venozus” damarının doppler değerlendirmesi yapılır. Takiben anneden alınan kandan bakılan iki hormonun düzeyi ile ultrason verileri kombine edilerek bir risk hesaplanır ve riskin düşük veya yüksek oluşuna göre yönetim planlanır.

Üçlü test: Gebeliğin 15-20’inci haftaları arası yine başta down sendromu ve omurgaya ait problemler gibi durumları tarama amaçlı yapılan, ultrason ile anneden alınan kanda bakılan üç hormon değeri düzeylerinin kombine edilerek belli bir risk hesaplamaya yarayan tarama testidir.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın