Mastercard “Biometric Card” ile kart sahipleri artık şifrelerini akıllarında tutmak zorunda kalmayacaklar. Biometric Card diğer çipli kartlar ile aynı mantıkta çalışıyor. Kullanım kolaylığı ile dikkat çeken Biometric Card ile kart sahibinin, kartını POS cihazına yerleştirdikten sonra kartın üzerinde bulunan sensöre başparmağını koyarak parmak izini okutması yeterli oluyor. Kartın çipinde yüklü olan parmak izi ile kart sahibinin o an okunan parmak izi uyduğu takdirde ödeme anında gerçekleşiyor. Böylece kart sahibi, kartını kimseye vermeden ödemesini gerçekleştirmiş oluyor. Ödeme işlemi sırasında kimlik doğrulama, parmak izi gibi kişiye özel bir biyometrik ile yapıldığı için işlem onaylanırken işlemi yapan kişinin gerçek kart sahibi olduğu da biliniyor. Mobil ödemeler için kullanılan parmak izi tarama teknolojisi kullanan kart, son teknoloji biyometrik okuyucular kullanıldığı için diğer kartlara göre de daha ince. Üstelik tüm dünyada EMV terminallerinde geçerli olması kart kullanıcılarına büyük bir esneklik sağlıyor.

Tüketici ve satış noktası için daha hızlı ve güvenilir bir ödeme gerçekleştirilmesini sağlayan Mastercard “Biometric Card” mevcut EMV terminali alt yapısı ile çalışırken, yeni bir yazılım veya donanım gerektirmiyor. Bu sayede iş yerlerine ek bir yatırım maliyeti getirmezken, bankalar için de işletme masrafını azaltıyor. Bankalar için ayrıca, Platinum Biometric, World Elite Biometric ve biyometrik özellik içeren ortak markalı ödül kartlarının da dahil olduğu tüm mevcut Mastercard tekliflerini, biyometrik doğrulama teknolojisine yükseltme imkânı da sunuluyor. Böylece bankalar müşterilerine alternatif avantajlar sunarak Mastercard’ın paha biçilemez deneyimlerinden yararlanmalarını sağlayabiliyorlar. Kart düzenleyen kuruluşlar ise bu teknoloji sayesinde dolandırıcılığı kolaylıkla tespit edip önleyebiliyorlar. Böylece işlem onay sayılarında artış sağlıyorlar. Faaliyet giderleri düşerken tüketici sadakatini de güçlendiriyorlar.

İlk olarak Güney Afrika ABSA Bank ve Pick n Pay ile lansmanı yapılan “Biometric Card” çok yakında Makedonya, Bulgaristan ve Hindistan’da da kullanıma açılacak. 2016 yılında, online alışverişlerdeki karmaşık şifre kullanımlarına alternatif olarak tanıtılan ve yüz ve parmak izi tanıma uygulaması olan Mastercard Identity Check Mobile ise halihazırda 16 ülkede kullanılıyor. Mastercard’ın son dönemde biyometrik teknolojisine yaptığı tüm bu yatırımlar, Mastercard’ın ödeme güvenliğine verdiği önemin yanı sıra yenilikçi teknolojilerden de ödün vermeyeceğinin göstergesi olarak kabul ediliyor.

Mastercard İşletme Güvenliği Çözümleri Başkanı Ajay Bhalla biyometrik teknolojisi ile ilgili olarak “Tüketiciler biyometriklerin kolaylığını ve güvenliğini artan bir hızla deneyimliyorlar. Akıllı bir telefonun kilidini açmak ya da online alışveriş yapmak için olsun, parmak izi ek bir güvenlik sağlıyor. Alınabilen ya da kopyalanabilen bir şey değil. Bu nedenle kart sahipleri hiçbir endişe duymadan iç rahatlığı ile alışveriş yapabiliyorlar.” şeklinde konuştu.

Tüketicilerin biyometrik kimlik doğrulama teknolojilerini ödeme güvenliği açısından çok önemli bulduğunu belirten, Mastercard İş ve Ürün Geliştirme Direktörü Yiğit Çağlayan, “Mastercard Dijital Ödemeler Araştırması’na göre, tüketicilerin yüzde 43’ünün güvenliği daha yüksek, geleneksel şifre kullanımını geçmişte bırakan biyometrik ve diğer kimlik doğrulama yöntemlerine ilgi gösterdiği görülüyor.” dedi. Ödeme teknolojilerinde yaşanan gelişmeler ve artan güvenlik özellikleri sayesinde bugün bilgisayar, tablet ve akıllı telefonların yanı sıra artık buzdolaplarının bile bir ödeme aracına dönüştüğünü vurgulayan Çağlayan, “Bu büyümeyi sağlayan en önemli inovasyonların ve iş birliklerinin arkasındaki ismin Mastercard olduğunu gururla söyleyebilirim.” şeklinde konuştu.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın