Otomotiv teknolojileri alanında 65 yılı aşkın deneyimiyle her türlü güç aktarım, ölçüm ve test sistemlerinin geliştirilmesi ve iyileştirilmesi konusunda hizmet veren AVL, bugün Türkiye’deki iki AR-GE Merkezi ve 130 kişilik mühendislik ekibiyle Türkiye’nin ileri otomotiv teknolojileri alanındaki global mühendislik üssü olma yolunda ilerliyor. Bu kapsamda AVL Türkiye Genel Müdürü Dr. Umut Genç’in katılımıyla, AVL Türkiye’nin otomotiv sektöründeki yatırımları ve Ar-Ge çalışmaları ile ilgili 5 Nisan 2017, Çarşamba günü İstanbul Swissotel’de bir basın toplantısı düzenlendi.
AVL Türkiye, bir yandan tüm dünyada yer alan 30’dan fazla AVL merkezi arasında Avusturya’daki ana merkeze düzenli teknoloji ve mühendislik sağlayan iki merkezden biri olma özelliğini gösterirken; bir yandan da AVL’nin global bilgi ve uzmanlığını, milli sanayi ve özel sektörün hizmetine sunmaya devam ediyor. AVL Türkiye bu kapsamda, Türkiye’de yerli tasarım mekanik ve elektrikli sistemler üzerinde çalışmalarını arttırmaya karar vererek, ilk Ar-Ge merkezinin açılmasından çok kısa bir süre sonra Haziran 2016’da ikinci Ar-Ge merkezini faaliyete geçirdi. 1000 m2’lik bir alanda, 2 milyon TL’lik bir yatırımla kurulan ikinci Ar-Ge Merkezi, Kartal Sultanbeyli’de 100 kişilik mühendis ekibi ile Türkiye’de otomotiv alanında ilk olacak projelere imza atmaya hazırlanıyor. AVL Türkiye, bugün Türkiye’de mühendislik hizmeti, test sistemleri ve mühendislik yazılım paketlerini bir arada sunan tek çözüm ortağı olarak sektörde fark yaratıyor.
AVL Türkiye, son 3 yılda yaşanan ekonomik ve siyasi dalgalanmalara rağmen şirket cirosunu 2016 yılında 2015 yılına oranla Euro bazında yüzde 14 büyüterek 5.2 milyon Euro’ya ulaştırmayı başardı. Bu güçlü büyüme grafiği sayesinde AVL Türkiye, TürkiyeOdalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından “Türkiye’nin en hızlı büyüyen 100 şirketi” arasında otomotiv mühendisliği alanında ödül alan tek şirket oldu. AVL Türkiye’nin 2017 sonundaki hedefi ise, yaklaşık yüzde 20 oranında bir büyüme ile cirosunu 6 milyon Euro’nun üzerine çıkartmak.
AVL Türkiye Genel Müdürü Umut Genç toplantıda şöyle konuştu, “AVL Türkiye olarak 2008 yılında 6 mühendis ile başladığımız yolculuğumuzda 2010’dan bu yana her yıl yüzde 39 olmak üzere toplamda ciromuzu 8 kat, çalışan sayımızı 7 kat arttırmayı başardık.
Türkiye’de otomotiv mühendisliği alanında mühendislik hizmeti, test sistemleri ve mühendislik yazılım paketlerini anahtar teslim sağlayan tek çözüm ortağı olarak, hem Türkiye’de hem de uluslararası otomotiv pazarında dünyanın önde gelen otomotiv firmalarının tercih ettiği mühendislik firması konumundayız.
Türkiye’nin otomotiv endüstrisindeki cari açığının iyileşmesi için motor, transmisyon ve kontrol yazılımı gibi ara ürünlerde yerlilik oranının artması çok önemli. Bu sayede hem ithalatın azalacağına hem de katma değerli ürünlerin ihracatının artacağına biliyoruz. Biz AVL Türkiye olarak bu doğrultuda Türkiye’nin yerli motor, transmisyon, elektronik kontrol ünitesi gibi kritik otomotiv alt sistemleri tasarımında öncü mühendislik firması olduk. İkinci Ar-Ge merkezimizde yapacağımız çalışmalarla 2018’de hibrid elektrikli, 2020’de ise otonom sürüş özellikleri olan (sürücüsüz) ilk yerli prototip araçları tamamlayarak İstanbul’da saha testlerini yapmayı planlıyoruz.”
AVL 2018’de ilk yerli ileri hibrit elektrikli, 2020’de ilk yerli otonom araç prototipini sahaya çıkaracak
AVL Türkiye tarafından geliştirilecek ilk yerli ileri hibrit elektrikli sistemin saha testlerinin 2018 yılında tamamlanması hedefleniyor. Otonom sürüş özellikleri olan prototip aracın ise üç yıl içinde tamamlanması ve testlerinin 2020 yılında yapılması planlanıyor. Tasarlanan hibrit elektrikli sistemin özellikle yakıt tüketimini yüzde 5-15 oranında azaltarak önemli ölçüde ekonomik fayda sağlaması bekleniyor. Bunun yanı sıra karbon ve diğer zehirli emisyonların ciddi şekilde azaltarak temiz ulaşıma ve insan sağlığını olumlu yönde katkı sağlaması öngörülüyor.
AVL Türkiye tarafından geliştirilecek bu otonom araç sayesinde sürüş güvenliği ve sürüş konforu optimum seviyeye taşınacak. Bunun yanında şerit uyarı ve takip, platooning (sıralı peş peşe gitme), acil durum freni, otomatik park etme gibi özellikler aracın öne çıkan özellikleri olacak. Bu teknoloji sayesinde şoförler seyir halindeyken dinlenebilecek, kaza oranları azalacak, hem zaman hem de maliyet tasarrufu sağlanacak.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.