Konya ve Çumra’daki iki Şeker Fabrikası’yla ülkemiz pancar şekeri üretiminin beşte birinden fazlasını gerçekleştiren Konya Şeker, alımını gerçekleştirdiği 3 Milyon 339 bin 932 ton pancar karşılığı üreticiye 772 Milyon 584 Bin 115 Liralık ödeme gerçekleştirdi. 2016-17 kampanya döneminde Konya Şeker 17.940 üreticiye sözleşmeli ekim yaptırırken, üreticisini tohum tarlaya düşmeden avansla desteklemeye başladı ve ürün bedelinin % 43,88’ine karşılık gelen 339 Milyon 11 Bin 855 TL’yi ayni ve nakdi avans olarak ödedi. Bugün gerçekleştirilen 388 Milyon TL’lik ödemeyle pancar bedeli ödemesini tamamlayan Konya Şeker, 2016-17 kampanya döneminde pancar üreticisine toplamda 772 Milyon 584 Bin 115 TL ödeme gerçekleştirmiş oldu.

Ülkemizin içinden geçtiği zorlu süreçte ülkemiz ekonomisi üzerine oynanan oyunlara rağmen üreticisine avans desteği konusunda herhangi bir aksamaya izin vermeyen, hatta darbe girişiminin yaşandığı Temmuz‘da dahi avans ödemesi gerçekleştiren ve avans ödemelerini kesintisiz sürdüren Konya Şeker, ürüne en iyi fiyat uygulamasından da taviz vermedi. 2016-17 Kampanya döneminde 16 polar pancar için alım fiyatını 200 TL olarak belirleyen Konya Şeker, temiz pancar ve nakliye gibi primler de dâhil edildiğinde A pancarı için üreticisine 238,5 TL ödeme yaptı. Yüksek polarlı pancar üreten ve primleri alan bazı üreticilerin pancar satış fiyatı ise 320.198 TL’yi buldu.

Diğer bölgelerdeki üreticilere göre primler dâhil edildiğinde üreticisine ton başına ortalama 48,5 TL ilave ödeme gerçekleştiren Konya Şeker, pancar alım bedelinin % 43,88’sini ise avans olarak pancarı teslim almadan üreticisine ödedi. 2016-17 kampanya döneminde pancarın fabrikaya teslimine kadar düzenli aralıklarla 14 kez ayni ve nakdi avans ödemesi gerçekleştiren ve üreticilere toplamda 339 Milyon 11 Bin 855 TL’lik avans desteğinde bulunan Konya Şeker’in üreticiye finans desteğinin borçlanma maliyeti karşılığı ise yaklaşık 25 Milyon 542 Bin 397 TL’yi buldu.

Ülkemiz şeker sektöründe avans uygulamasıyla kamu ve diğer özel şirketlere göre açık ara önde olan Konya Şeker’in üreticisine ton başına sağladığı finans desteğinin parasal karşılığı ise 7,65 TL’yi buldu. Her ne kadar ton başına 7,65 TL’lik finans maliyeti üreticinin cebine giren bir para olmasa da ayni ve nakdi avans uygulaması sayesinde Konya Şeker üreticisinin cebinden toplamda 25 Milyon 542 Bin 397 TL’lik yüksek bir meblağ çıkmamış oldu.

2016-17 Kampanya döneminde 3.339.932 tonluk pancar alan ve üreticisine toplamda 772 Milyon 584 Bin 115 Liralık ödeme yapan Konya Şeker, bu kampanya döneminde işlenen pancardan % 85,87’lik randıman elde ederek ülkemizdeki en iyi dünya genelinde ise en ön sıralardaki işletme rakamlarından birini yakaladı. Ülke genelinde polar ortalaması 16,19 olarak gerçekleşirken Konya Şeker’in pancar ekim sahalarındaki polar ortalaması ülke ortalamasının 0,84 üstüne çıkarak %16,93 olarak gerçekleşti. Bir önceki yıla göre bölgedeki polar ortalaması 0,72 oranında artarken, 3 senedir devam eden kötü hava şartlarına rağmen 2013-14 kampanya dönemindeki yüksek polarlı üretim rakamlarına yaklaşıldı. 128 gün süren 2016-17 kampanya döneminde 455 Bin 760 ton kristal şeker üreten Konya Şeker, şeker üretiminin yanı sıra 133 Bin 64 ton melas, 697 Bin 647 ton yaş küspe ve 16 Bin 986 ton kuru küspe üretimi gerçekleştirdi. 2016-17 kampanya döneminde 8 bölge ve 235 köydeki 17.940 sözleşmeli üreticiye 490 Bin 641 dekarlık alanda şeker pancarı ürettiren Konya Şeker, dekara verimde ortalama 6 Bin 807 kilogramı yakalarken, pancar tesliminde 36 kantarıyla yedi gün yirmi dört saat üreticiden pancar alımı gerçekleştirdi.

Konya Şeker’in bugün ürün bedelinin hemen hemen yarısını ürünü teslim almadan ödeyebilecek güce kavuştuğunu ve prim ödemeleri de dâhil edildiğinde ülkedeki pancar fiyatlarına göre üreticisine başka bölgelere göre dörtte bir daha iyi fiyat verebildiğini söyleyen TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı, AK Parti Karaman Milletvekili ve Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk, “Bizim üretici ile aramızda bir gönül dili vardır. Bazen kelimelerle anlatılmayana o gönül dili tercüman olur. Bazen her şey ifade edilmez. Hani bir söz vardır, bir elin verdiğini diğer el görmeyecek. Biz de üreticimize verdiklerimizin bir kısmını davulla zurna ile ilan etmiyoruz. Mesela bu sene 16 polar pancarın fiyatını 200 TL olarak belirledik. Bu çıplak fiyatımız. Geçtiğimiz yıl 16 polar pancarın fiyatı 190 Lira idi. Temiz pancar, nakliye gibi primlerle biz üreticimize A Pancarı için 213 Lira ödemiştik. Bu sene fiyat 200 dedik hem fiyatta artış yaptık hem de primlerde ve primler ile birlikte 16 polar pancar için üreticimizin eline yaklaşık 238,5 Lira geçecek. Bu şu demek, ülkemizin diğer bölgelerine göre bizim üreticimiz pancardan yaklaşık dörtte bir daha fazla kazanacak. Konya üreticisini ürün fiyatında ayrıcalıklı yapan husus kurumun gücüdür. Kurumumuz güçlü olacak ki, hem ürünü alırken üreticiye karşı yükümlülüklerini yerine getirecek, hem de üretimin her aşamasında üreticisine arka çıkacak çıkabilecek. Kurumun kendi yarasına merhem bulamadığı zamanları Konya çiftçisi henüz unutmadı.

8 ay önceden avans ödemesi başladı

Bu sene henüz pancarı almadan alacağı pancar karşılığında üreticiye 8 ay önceden avans ödemeye başlamış bu kurum. Bu sürede 14 kez ayni ve nakdi avans ödemesi yapmış. Toplamda 192 Milyon Lirayı daha pancar fabrikanın kapısından girmeden üreticiye ödemiş. Yani kasasındaki parayı üreticinin emrine sunmuş, üreticinin finansman maliyetini üstlenmiş. Kaba bir hesapla Konya üreticisini toplamda 25 Milyon 542 Bin 397 TL’lik bir kredi maliyetinden kurtarmış. Bu üreticinin cebine giren para değildir, ama unutmamak lazım ki bu Konya Şekerin üreticinin cebinden çıkmasına izin vermediği paradır ve bunun bir ton pancara düşen payı 7,65 TL’dir. Bu pancar üretiminin finansman maliyetidir ve eğer biz bu desteği vermeyip 339 Milyonu bankaya koysak sadece onun getirisi ile pancara ton başına ilave 10 TL ödeme yapabilirdik. Kurumun bir kazancı da kaybı da olmazdı ancak muhtemelen yüksek borçlanma maliyetleri nedeniyle üreticinin cebinden bunun birkaç kat fazlası çıkardı. Malum her üreticinin cebinde, tarlaya tohumu atmak için, gübresiydi, mazotuydu, ilacıydı, çapasıydı, sulamasıydı, sökümüydü tüm bunlar için ayrılmış hazır parası yok. Konya Şeker devrede olmasa ne yapacak hazır parası olmayan çiftçi, ya temlik kredisi alacak, ya bankaya müracaat edecek ya da kredi kullanma imkânı yoksa tefeciye el açacak. Allah’a şükür kurumumuzun gücü var ve şükür ki yıllardır tefecinin bu topraklarda el ovuşturmasına müsaade etmedik, etmeyiz” dedi.

Konya Şeker’in güçlü olmasının niçin zaruri olduğunun bu sene bir kez daha ortaya çıktığını söyleyen Başkan Recep Konuk, hem ekonomide hem de ülkemiz genelinde yaşanan zorluklara rağmen Konya Şeker’in üreticisine karşı sorumluluklarını eksiksiz yerine getirdiğini vurgulayarak şunları söyledi;

“Türkiye bir sene içinde bir darbenin üstesinden geldi. Karanlık odakların saldırılarına maruz kaldı. Darbeyle terörle yapamadıklarını ekonomiyi alt üst ederek yapmak isteyen şer odaklarının saldırılarına maruz kaldı bu ülke. Nihayetinde biz de bu ülkenin bir kurumuyuz ve bu ülkedeki her dalgalanma bizi de hedef alıyor. Ekonominin genel gidişatından biz de muaf değiliz. Ancak bu kurum yaptığı yatırımlarla ana faaliyet alanını yani şeker üretimini korumaya aldığı, riskleri dağıttığı için ülkemizde bu süreçten en az etkilenen kurumlardan biri oldu. Dolayısıyla da bu zorlu sürecin üreticiyi etkilemesine izin vermedi, ekonomiye yönelik darbelere karşı, kâh Çikolata Tesisleri, kâh Bisküvi Kek Gofret Tesisleri, kâh Biyoetanol Tesisi, kâh Yağ Fabrikası, kâh Yem Fabrikası tampon vazifesi gördü, o tazyikin çiftçiye ulaşmasını engelledi.

Konya Şeker’in bir tane amacı var, daha çok üretim, daha çok ürün, daha nitelikli üretim ve ürüne en iyi fiyat. Yapılan her yatırım bu amacı laf olmaktan çıkarıp, uygulamaya taşımak içindir. Pancarı son gramına kadar işleyebileceksiniz ki, pancar şekerini katma değerli ürünlerde değerlendirebileceksiniz ki toplam gelirinizi arttırıp pancara iyi fiyat verebilesiniz. Nitekim biz Şeker Fabrikalarımızı, küspe kurutma, biyoetanol, organik gübre, sıvı karbondioksit gibi üretim alanları ile tahkim ettiğimiz ve bu tesislerle pancarı son gramına kadar işleyebildiğimiz için var günde de dar günde de üreticimize karşı yükümlülüklerimizi eksiksiz yerine getirebiliyoruz. Şekeri şeker olarak satmak yerine bizim şekerimizi çikolatada, lokumda, bisküvide, gofrette, helvada daha kıymetli hale getirdiğimiz için üreticimizi hem zirai üretim sürecinde avanslarla hem de ürün fiyatlamasında en iyi fiyatı vererek destekleyebiliyoruz. Dünyada ürünü teslim almadan ürün bedelinin yarısını, hele hele ülkemizin içinden geçtiği gibi zorlu bir süreçte avans olarak ödeyen veya ödeyebilecek başkaca bir işletme sanmıyorum ki olsun.”


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın