Prof. Dr. Şen, 2017 yılında Türkiye’nin karşılaşacağı sorunları şu şekilde özetliyor:
“2016 yılında bir ateş çemberinin içine düştük. 2017 yılında bu ateş çemberinden nasıl çıkacağız, nasıl gelişmeler olacak bunları beş ana başlıkta toplamakta yarar var.
1 – Ortadoğu’da Suriye-Irak-İran ile sorunlar
Türkiye için en sorunlu ülkeler önce Suriye sonra Irak olarak ortaya çıkıyor. Suriye’den 6 yıllık bir savaş sonunda 3 milyon 220 bin insan ülkemize geldi. 900 kilometrelik sınırımız olan ülke ile her açıdan sorunlu bir yıl yaşadık. 6 yıl süren Suriye iç savaşı sonunda Esed’in tekrar olaya hâkim olduğunu ve ülkenin yüzde 80’ini Rusya’nın da yardımıyla kendi tekeline aldığını görüyoruz.
‘ABD ve PYD’
Bu bölgedeki sorunlarda Türkiye’yi ne ölçüde etkileyecek, önümüzdeki yıl Türkiye IŞİD’e nasıl bir çözüm bulacak, Amerika’nın PYD’ye desteğini nasıl engelleyecek? Bunlar Suriye açısından önemli olurken, Irak açısından da; Türkiye, Barzani kartı üzerine her şeyi koymuştu ve Merkezi Irak Hükümeti ile çok iyi ilişkilerimiz olmadı. Buna karşılık Barzani’nin her zaman kıvrak bir politika izlediğini görüyoruz.
‘Irak palazlanıyor’
En büyük sorunlardan biriside İran ile ilişkilerimizdir. İran’a karşı Birleşmiş Milletler’in 5 Güvenlik Konseyi Üyesi ve Almanya’nın ambargoyu kaldırmasından sonra durum iyileşir diye düşünürken, ABD’nin ambargoyu belirli şekilde tekrar uyguladığını görüyoruz. Bu çerçevede, Türkiye-İran ekonomik ilişkileri nasıl olacak, doğalgaz konusunda uluslararası alanda davayı kazandıktan sonra İran bize ödemeyi nasıl yapacak ve İran’a olan ihracatımız nasıl artacak? Bunlar gündemdeki maddelerdir.
2 – BRICS ülkeleri ile ilişkiler
20 Ocak’tan sonra Donald Trump, Avrupa Birliği ile anlaşır ve TTIP yani Trans Atlantik İşbirliği’ni harekete geçirirse, dünya ticaretinin yüzde 76’sına yön verecek olan bu kurumun dışında kalacak olan Türkiye; ancak BRICS ülkeleri ile ortak paydalarda buluşabilir.
BRICS ülkelerine bakıldığında Rusya ve Çin gibi ülkelerin bizden aldıklarının 10 katı fazla malı bize sattıklarını görüyoruz. Bu konuda dış ilişkilerimiz ticarete de yön verecektir. Türkiye bu sayede BRICS’in bir halkası olabilir. Bu konuda atılımlar yapılmalıdır, özellikle son yıllarda BRICS’in turizme açılan pazarlarından başta Çin, Hindistan olmak üzere Türkiye’ye turist çekmek, Türkiye için olumlu olabilir.
3 – Şanghay İşbirliği Örgütü
Şanghay İşbirliği Örgütü, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne kızdıkça alternatif olarak dile getirdiği bir kurum olmamalı. Şanghay İşbirliği Örgütü, gündemde yerini korumalı ve işbirliğinin gelişmesini sağlamalıdır.
4 – AB ile ilişkilerimiz ve 7 yıllık yeni bütçe dönemi
Türkiye’nin takriben 55 yıldır Avrupa Birliği ile devam eden ilişkileri vardır. Bu ilişki, hiçbir zaman sona ermeyecek bir ilişki olarak karşımıza çıkıyor. Önümüzdeki dönem Türkiye için Avrupa Birliği ile olan ilişkileri çok önemli. İlk olarak Gümrük Birliği’nin düzeltilmesi, bunun yanı sıra Geri Kabul Anlaşması ve Schengen Vizesi konuları vardır.
2017 Mayıs ayında Avrupa Birliği ’nin 2020-2026 yıllarında öngördüğü 7 yıllık bütçe hazırlanacak. Acaba Türkiye ’ye tam üyelik sıfatını vermeye yönelik atılımlar atılacak mı?
5 – ABD ve Latin Amerika Ülkeleri
Amerika Birleşik Devletleri ile ilişkilerimiz son 2 yılda olduğu kadar hiç bu kadar kötü olmamıştı. Trump devri Türkiye-ABD ilişkileri için önemli bir dönüm noktası olacak. Trump’ın her açıdan büyük olasılıkla Obama’ya göre Türkiye ile daha iyi bir ilişki içine girebileceğinden hareket edebiliriz.
Sonuç:
Bütün bunlara baktığımız zaman, Türkiye’nin bu beş ana başlık dışında Rusya ve Almanya ile olan ilişkileri, önemli dönüm noktalarını oluşturuyor. Almanya ile yeni ve olumlu bir başlangıç yapmamız ise gelinen noktada şartmış gibi görünüyor.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.