KapitalFX Araştırma Müdür Yardımcısı Enver ERKAN’ın TRY’nin değer kaybetmesine ilişkin değerlendirmesi;

Bir yandan Anayasa değişikliğine ilişkin maddeler Meclis’ten geçerken, bir yandan da TRY’nin değer kaybetmeye devam ettiğini görüyoruz. USDTRY paritesi Asya seansı sonrasında terminalde en yüksek 3,8951 seviyesini görürken, EURTRY 4,1104, TRY sepeti de 4’ seviyesine ulaştı. Yüksek siyasi tansiyon ve Anayasa belirsizliği TRY üzerinde çok ciddi bir baskı unsuru oluştururken, reel faizin negatif olması da piyasa hareketlerinin reaksiyon aralığının çok geniş olmasına neden olmaktadır. Öyle ki, haftayı 3,60’larda aşan kur neredeyse 30 kuruş yukarı hareket etti.
Sürekli olarak altını çizdiğimiz reel faiz konusunun önemini mevcut piyasa kırılganlığından tecrübe etmekteyiz. Benzer ligde olduğumuz ekonomiler medyan olarak %2,5 üzerinde reel faiz verirken, Türkiye’nin reel faizi %-0,50 seviyesi civarlarında. Türkiye’nin en azından emsal piyasaların ortalamasında reel faiz sunabilmesi için, enflasyonun daha da yukarı gitmesi beklenen bu ekonomik koşullarda 350 – 400 bps gibi bir faiz artırımı yapmasının gerekli olduğunu görmekteyiz.

Doların Trump sonrasında dünyada da ivmelenmesi ve artan ABD ekonomik büyümesi çerçevesinde gelişmekte olan ülkelerden olan sermaye çıkışlarının daha da hızlanması beklenmektedir. Gelişmekte olan ülkelere olan fon akışının azaldığı bir ortamda Fitch’in olası not indirimi TRY’nin kırılganlığını son derece artıracaktır.
Opsiyon sözleşmeleri tarafında; 3,80 üzerine yeni USD alım TRY satım opsiyonlarının yerleştirildiğini görmekteyiz. 3,90 seviyesinde nosyonal büyüklüğü 1 milyar USD’ye yakın opsiyonlar görülmekte olup; yeni bir yukarı yönlü kırılma olduğunda 4’ün çok çabuk görülebileceği öngörülebilmektedir. 4 seviyesinde ise yaklaşık 1,5 milyar USD nosyonal büyüklükteki USD alım TRY satım opsiyonları görülmektedir.
Mevcut şartlar altında teknik seviye vermek ise imkansızlaşmıştır. TRY’ye değer kazandıracak ve kurları aşağı doğru götürecek rasyonal bir sebep görmemekle beraber, bu durumun çok etkili bir piyasa müdahalesi ile ancak gerçekleştirilebileceğini belirtmek gerekir. Dünkü zorunlu karşılık hamlesinin kurlarda kalıcı bir gevşeme yaratmamasından mütevellit, bu etkili müdahalenin ses getirecek proaktif bir faiz artışı olduğu görülmektedir.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın