Liv Hospital Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Selahattin Özyürek bu riskleri azaltmak için buz ve karda nasıl yürünmesi gerektiği hakkında öneriler verdi.

Kar ve yağmurun şiddetli olarak etkisini gösterdiği bugünlerde ne yazık ki düşebiliyor ve yaralanabiliyoruz. Ufak bir düşme, sendeleme bile başımıza türlü türlü dertler açabiliyor. Kimi zaman önemsemediğimiz bir yaralanmanın altından kompleks kırıklar, burkulmalar ve kas yırtılmaları çıkabiliyor.

Öncelikle karda kaymayı önleyici altı tırtıklı kauçuk tabanlı ayakkabı ve botların giyilmesi tercih edilmelidir. Bu, riski büyük ölçüde azaltacak en temel ve önemli tedbirdir.
Yürürken büyük adım atılmamalıdır. Kısa ve yavaş adımlar atarak yürünmelidir. Karda koşmamak, ani hareketlerde bulunmamak, hızlı ve dengesiz hareket etmemek gerekir.
Penguenler gibi yürünmelidir (Vücut ve dizler hafif kırılmış biçimde, hafif öne eğik durumda, eller ve ayaklar serbest yana doğru açılmış şekilde). Her iki el yanlarda açık şekilde yürümek dengemizi sağlama oranımızı artıracağı gibi, muhtemel bir düşme olayında ellerimizi önceden yere değdirerek, vücudumuzun yere düşüş ağırlığını azaltmış olacaktır.
Elde yük taşınmamalıdır. En az bir el boş kalmalıdır.
Yürürken eller kesinlikle cebe sokulmamalıdır. Elleri cebe sokmak denge sağlamamızı olumsuz yönde etkileyecektir ve düşme riski artacaktır.
Zorunlu olmadıkça yokuş aşağı ve yukarı yürümekten kaçınılmalıdır.
Üst geçitler ve merdivenler kullanıldığında mutlaka korkuluklardan destek alınmalıdır.
Yaşlılar, küçük çocuklar ve hamileler zorunlu olmadıkça dışarı çıkmamalıdır.
Düşmekten kaçınamadığımızda, ellerimiz dışarı doğru olacak şekilde mümkünse her iki elimizi ve dirseğimizi yerle önce temasa geçirerek, kafa, gövde, kalça, sırt gibi daha önemli yerlerin travma kuvveti şiddetini düşürmeliyiz. Yaralanan uzva yük vermemeli ve ödem oluşmaması için yüksekte tutarak çevreden yardım istemeliyiz.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın