Dünyanın girişimcilik merkezi olan Silikon Vadisi’nin müthiş bir çıkış yakaladığı 80’ler ve 90’lar boyunca birçok yüksek teknoloji şirketinde çalışan, bugün Silikon Vadisi’nin en önemli 10 kanaat önderinden biri kabul edilen ünlü girişimci ve yazar Steve Blank, Türkiye’deki girişimcilere ilham verecek özel konuşmacılardan biri olarak 3-5 Ekim tarihlerinde TEB Özel Melek Yatırım Platformu ana sponsorluğunda Etohum tarafından düzenlenen 3. Startup İstanbul etkinliğinin konuğu oldu. Konuşmasında devlet kurumlarına da seslenen Blank, Türkiye’yi Ortadoğu’nun ve Avrasya’nın en büyük girişimcilik merkezi haline getirmek için ilgili bakanlıkların bürokrasiyi ortadan kaldırarak hem yatırımcılar hem de girişimciler için işleri kolaylaştırması gerektiğini vurguladı.
İçerisinden çıkardığı yeni internet girişimleri ve internet sektörünün geleceğine yön veren konuşmacılarıyla geçtiğimiz iki yıla damgasını vuran ve ABD, Avrupa ve Asya’dan gelen 2 binden fazla katılımcıyı, 200’den fazla girişimciyi ağırlayan Startup İstanbul, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda MEF Üniversitesi’nden Prof. Erhan Erkut’un açılış konuşmasıyla başladı.
“Girişimcilik ciddi bir kariyer alternatifidir”
Konuşmasında girişimciliğin Türkiye’de ciddi bir kariyer seçeneği olarak düşünülmesi gerektiğinin altını çizen Erkut, girişimcilere şöyle seslendi: “Gelişen teknolojiler sayesinde bir çoğunuz 90 yaşına kadar yaşayıp bunun en az 50 senesini çalışarak geçireceksiniz. Kurumsal bir ortamda kaç yıl çalışabileceğinizi düşünün; tatil kısıtlı, maaş az, zamanlama ve seçme özgürlüğünüz yok. Daha da kötüsü, çok büyük ihtimalle başkasının hayalini yaşatmak için çabalıyorsunuz. Gerçekten istediğiniz bu tür bir yaşam tarzı değilse, girişimciliği kesinlikle kariyer olarak düşünmenizi tavsiye ediyorum.”
MEF Üniversitesi’nden Girişimcilik Yüksek Lisans Programı
Girişimcilik kitapları okumanın, belirli girişimleri yakından takip etmenin, bir girişime gönüllü destek vermenin ve bir girişim kurmadan önce kurumsal bir şirkette en az beş yıl çalışarak deneyim kazanmanın önemine değinen Erkut, konuşması sırasında girişimcilik ekosistemini olumlu etkileyecek iki ayrı gelişmenin müjdesini de verdi. Türkiye’de hızla büyüyen ve üç yıl içerisinde 100 milyon dolara ulaşan girişimleri ayrıntılarıyla anlattığı yeni kitabı “Türk Ceylanları”nın yakında piyasaya süreceğini aktaran Erkut, aynı zamanda gelecek yılın Eylül ayında MEF Üniversitesi’nde yepyeni bir Girişimcilik Yüksek Lisans Programı’nın (MS) başlayacağını duyurdu.
“Startuplar iş modeli bulmaya çalışan geçici işletmelerdir”
Giriş konuşmasının ardından Etohum konferansının ana konuşmacısı olan ve dünya çapında “Lean Startup hareketinin babası” olarak tanınan ünlü girişimci ve yazar Steve Blank ile sohbet eden Erkut, ezber bozan yaklaşımlarıyla yeni bakış açıları sunan Blank’e söz verdi.
Konuşmasında startup ve pivot gibi kritik kavramları yeniden tanımlayan Blank, “Girişimin bildiğimiz hedefi büyümektir, büyük şirket olmaktır. Fakat girişimin asıl amacı iş modeli bulmak ve sürekli araştırmak olmalıdır. İlk zamanlarda kendi inandığınız iş modeline körü körüne inanarak o yolda ilerlemeye çalışmak değil; iyi iş modellerini deneyip test etmektir. Çünkü startup büyük bir şirketin küçük bir versiyonu değildir. Startup, tekrarlanabilen ve ölçeklenebilen bir iş modeli arayışında olan geçici bir işletmedir” dedi.
“Dışarı çıkın, müşterilerinizi ve dünyayı tanıyın”
Startup kurucularının tutkuyla hareket eden, küresel bir vizyonu olan ve her sabah dünyayı değiştirme hedefiyle uyanan çılgın insanlar olduğunu söyleyen Blank, girişimcileri sanatçılara benzetti. Girişimlerde başarısızlığın büyük ve kurumsal şirketlerden farklı olduğunu söyleyen Blank, “Kurucular boş bir sayfa üzerinde işe sıfırdan başlayan sanatçılar, heykeltıraşlar ve ressamlar gibidir. Bir sanat eseri ortaya çıkarmak için çok sayıda resim yapmalısınız. Başarısız olduğunuzda yeniden ayağa kalkmalı, farklı renkler, farklı zeminler üzerinde çalışarak esnek olmayı öğrenmelisiniz. Tek yapmanız gereken, tüm hipotezlerinizi test ettikten sonra masa başından kalkıp müşterilerinizin gerçekten ne istediğini anlamak için dışarı çıkmak, dünyaya açılmak. Daha sonraki aşamada ise mühendisliğinizi konuşturmak ve ürün-pazar uyumluluğunu yakalamaya çalışmak” dedi.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.