Saç ekiminde ameliyathane uyarısı

Türk Hair Trans Medikal Direktörü Handan Acıkök, ameliyathane koşullarına dikkat çekti.

Acıkök, saç ekimi operasyonlarının Sağlık Bakanlığı’nın onay verdiği, gerekli  ameliyathane koşullarının sağlandığı, özel donanımlı yerlerde yapılması gerektiğini söyledi.

Saç ekiminin basit bir estetik operasyon gibi algılanmaması gerektiğini belirten Acıkök, “Saç ekimi yaklaşık 10 saat süren ve anestezi altında gerçekleştirilen ciddi bir cerrahi operasyon. Uygun koşullar olmadan işlem yaptırmaları riskli sonuçlar doğurabiliyor” diye konuştu.

Ameliyathane ortamı olmayan yerlerin çeşitli enfeksiyonlar, Hepatit B, Hepatit C ve HİV gibi bulaşıcı hastalıklarla ölümcül sonuçlar doğurabileceğini altını çizen Türk Hair Trans Medikal Direktörü Handan Acıkök şunları söyledi:

“Saç ekiminde kullanılan cerrahi aletlerin sterilizasyon şartlarına uygun olarak steril edilmemesinden dolayı Hepatit B, Hepatit C ve HİV gibi çok ciddi bulaşıcı hastalıklar oluşabilir. Ayrıca her tıbbi girişimde olduğu gibi saç naklinin de uzman doktorlar ve profesyonel bir ekip çalışmasıyla gerçekleştirilmesi hastanın sağlığı ve operasyonun verimi açısından son derece önemlidir. Ekim yapılacak alanın analiz edilmesi ve planlanması gereklidir. Aksi halde ekim bölgesinde homojen bir dağılım olamaz ve bu durumda doğal olmayan sonuçlar doğurur. Ayrıca, saç köklerinin yerleştirileceği kanallar ile ekilecek olan greftin boyu ayarlanmalı, greft olması gerekenden daha fazla bir derinliğe bırakılırsa ekim yapılan saç köklerinde çukurlar oluşabilir tam tersi durumda yüzeysel olması halinde ise sivilce büyüklüğünde çıkıntılar oluşabilir ki, bu her iki sonuçta doğal bir ekim görüntüsünü ortadan kaldırır”

Türk Hair Trans Medikal Direktörü Handan Acıkök, saç ekiminin her sektörde olduğu gibi fiziksel şartları uygun olmayan ve bu tedavileri yapmak için gerekli yeterliliği olmayan kişiler tarafından sağlıksız şartlarda yapılabildiğine dikkat çekerek şöyle konuştu:

“Bununla ilgili bir takım cezai yaptırımlar uygulanıyor fakat uygulanan cezalar yetersiz kalabiliyor. Bu gibi merdiven altı kurumlar çareyi sık sık adres değiştirmekte buluyor. Günümüz şartlarında merdiven altı kurumları tek tek tespit edip kapatmak pek mümkün görünmüyor. Nedeni ise bugün kapatılan bir yerin ertesi gün başka bir adreste kaçak tedavi yapmaya devam ediyor”