unnamed-11

Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu (TGDF), bu yıl sekizincisini hazırladığı TGDF Gıda ve İçecek Sanayi Envanteri ile ilgili verileri açıkladı. TGDF Başkanı Şemsi Kopuz, sektörün 290 milyar liraya yaklaşan cirosu ve 410 binin üzerinde çalışanıyla Türkiye’nin en büyük üretim sanayisi konumunda olduğunu söyledi.

Envanter verilerine göre; Gıda ve içecek sektörü 2013 yılında 11,9 milyar dolarlık ihracatla yeni bir rekor kırdı. Toplam ihracattaki payını yüzde 7,8’e yükseltti.  6 milyar dolar pozitif dış ticaret hacmiyle,  %195 gibi yüksek bir oranda dış ticaret fazlası verdi. Yine verilere göre, gıda ve içecek sanayinin ihracat artışı bir önceki yıla oranla yüzde 10,7 büyüme gösterdi. 40 bin işletmeye sahip sektör bir önceki yıla göre yüzde 7 artış göstererek istihdam rakamını 410 bine çıkardı. Sektörün ithalat rakamı ise 5.9 milyar dolar, Türkiye toplam ithalatındaki payı yüzde 5,2’ ye geriledi. Yine envanter verilerine göre sektörde faaliyete geçen yabancı sermayeli firma sayısı 13 olurken, uluslararası yatırım girişi de 342 milyon dolar, sektörün AR-GE faaliyetlerine ayırdığı kaynak 82,5 milyon dolar olurken, gıda sanayi toplam üretim 97,5 milyon TL, içecek sanayinin ise toplam üretimi 5,5 milyon TL. oldu.

İklim Değişikliği Büyük Sorun

Şemsi Kopuz, geçtiğimiz yıl itibariyle 18 trilyon dolar olan dünya ticaretinin, Dünya Ticaret Örgütü tahminlerine göre bu yıl 100 milyar dolar artış göstereceğini belirtti. Kopuz, bu tahminin iyi bir haber olabileceğini, ancak iklim değişikliği ve küresel ısınmadan kaynaklanan sebeplerle tarımsal hammaddeye, rekabetçi fiyatlarla erişimin sektörün önemli bir sorunu olmaya başladığını sözlerine ekledi.  Küresel kuraklık neticesinde oluşan yüksek fiyat artışları, fiyat istikrarsızlıkları ve azalan kaynaklar uzun vadede hammadde teminini tehlikeye sokacağına dikkat çeken TGDF Başkanı Şemsi Kopuz, bazı bölgelerimizde yaşanan kuraklık ve don olaylarının fındık, çay, kayısı, elma, kiraz, vişne, şeftali, karpuz ve bağ alanlarını olumsuz etkilediğini ciddi rekolte kaybı ve beraberinde ekonomik kayıp getirdiğini ifade etti.

Bu olumsuz koşulların gıda ve içecek sanayinin pozitif yönlü olan ithalat- ihracat makasını daraltmasına neden olabileceğini söyleyen Kopuz, risklere karşı önlem alınması gerektiğinin altını çizerek AB’nin Ortak Tarım Politikasında reforma gittiğini, süt ve şeker kotalarını kaldırdığını, bu reformların artan talebin karşılanmasında artan küresel ticaret hacminin karşısında daha fazla gıda ve içecek üretmek ve sürdürülebilirliği sağlamak adına yol gösterici olduğunu  vurguladı.

Hedef 40 Milyar Dolar

Sektörün 2023 hedefleri doğrultusunda da bilgi veren Şemsi Kopuz, 2 trilyon dolar gayri safi milli hasıla, 500 milyar dolar ihracat, Kişi başına 20 bin doların üzerinde milli gelir, 150 milyar dolar tarımsal hasıla ve 40 milyar dolar gıda ve içecek ihracat gerçekleştirmeyi amaçladıklarını dile getirdi.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın