Türkiye’nin saatini İzmit belirliyor

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin Kocaeli Üniversitesi ve Sakarya Üniversitesi ile birlikte düzenlediği Uluslararası Gazi Akça Koca ve Kocaeli Tarihi Sempozyumu’nun 2. gününde 100 tarihçi 4 ayrı salonda tebliğlerini sundu. Yapılan oturumda İstanbul Üniversitesi’nden Prof. Dr. Metin Tuncel, Atatürk tarafından yapılan saat inkılabında, İzmit’in Türkiye’nin Greenwich’i olarak tanımladığını aktardı.

İZMİT’İN AYRICALIKLARI

Başiskele Wellborn Hotel’de düzenlenen sempozyumun ikinci gününde konuşan Prof. Dr. Metin Tuncel, bölgenin kurulduğu günden bu yanan harp limanı olduğunu, Roma ve Osmanlı dönemlerinde sürekli tersane şehri konumunda bulunduğunu söyledi. Mustafa Kemal Atatürk tarafından yapılan saat inkılabıyla 26 Aralık 1925 tarihinde Milletlerarası saat ve takvimin kabulü hakkındaki kanunun çıkarıldığını hatırlatan Prof. Dr. Tuncel, ‘’İzmit’ten geçen 30 derece doğu boylamı Türkiye için saat olarak kabul edilmiştir. Yaz ve kış saati uygulamalarını ele aldığımızda Türkiye saatini yılın altı ayında İzmit’in saatine göre ayarlamaktadır. İzmit’in coğrafyasının böyle bir özelliği vardır’’ dedi.

KOCAELİ’NİN İSTANBUL İÇİN ÖNEMİ

Osmanlı Devleti Döneminde Kocaeli’ndeki Belediyecilik Hizmetleri masaya yatırıldı. Oturumunda genel olarak Kocaeli’nin bugün olduğu gibi geçmişte de stratejik ve ekonomik açıdan büyük önem taşıdığı ve tükettiğinden daha fazlasını üreten bir il olduğu kaydedildi. Prof. Dr. Osman Köse, İstanbul’un ihtiyacı olan kereste, kömür, gıda ve bina yapımında kullanılacak taşın Kocaeli’nden gönderildiğini kaydetti. İstanbul’a yakın olan Kocaeli’nin yaşadığı dezavantajlardan da bahseden Prof. Dr. Köse bu çerçevede Kocaeli’nin geçiş güzergâhı olması sebebiyle bu güzergahtan geçecek devlet erkanının güvenliğini sağlamakla görevlendirildiğini anlattı.

6,5 METRELİK FİLLER YAŞARDI

Hicaz-İstanbul demiryolunun geçtiği Kocaeli’nin Gebze-Eskihisar bölgesine yönelik açıklamalarda bulunan Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi’nden Doç. Dr. Nurfeddin Kahraman, ‘’Eskihisar-Gebze Fosil Yataklarından Yeni Bulgular’’ başlıklı anlatımında Gebze-Eskihisar ile yakın bölgelerde çok eski çağlardan kalma fil, gergedan, at ve geyik fosillerine rastladıklarını ifade etti. Bunların arasında yüksekliği 4 metre, uzunluğu 6,5 metre olan fil kalıntılarının yer aldığını vurgulayan Kahraman, Kocaeli’nde bir doğa tarihi müzesi kurulmasının gerekliliğine değindi.

100’ÜN ÜZERİNDE TARİHÇİ KATILDI

4 salon ve 7 oturumda tebliğlerini sunan tarihçiler ‘’Akça Koca ‘’Hem Güneşin Hem Denizin Görüldüğü Birer Merhalede Akça Koca ve Gazi Süleyman Paşa’’ ‘’Osmanlı’nın Kuruluşunda Akıncı Uç Beylerinin Rolü’’ ‘’Gazi Akça Koca’nın Osmanlı Devleti’nin Kuruluşundaki Etkisi ve Faaliyetleri’’, ‘’Kocaeli ve Çevresinin Roma ve Bizans Tarihi ve konulu sunumlarda bulundu. Oturuma katılan akademisyenler, düzenlenen sempozyum nedeniyle Büyükşehir Belediyesi ve paydaşlarına teşekkürlerini iletti.