İDİL TARAKLI >> YILSONU yaklaşsa da Borsa İstanbul’da (BIST) yukarı yönlü trend yakalanabilmiş değil. Amerika’daki istihdam, konut, enflasyon ve büyüme verilerinin beklentileri aştığı ve olumlu yönde seyrettiğini hatırlatan analistlere göre, bu durum gelişmekte olan ülkelerin hisse senedi piyasalarında risk algısını yükseltiyor. Çünkü ABD’deki bu iyiye gidiş Amerikan Merkez Bankası’nın (FED) parasal sıkılaştırmaya gitme beklentisini yakınlaştırıyor. FED’in tahvil alım programında değişime 2014 yılının mart ayı civarında gideceği beklentisine karşın son FOMC tutanaklarına göre, sınırlamanın aralık ayında masada olacağının açıklanması, piyasaları endişelendiriyor. Parasal sıkılaştırmanın beklenenden önce başlayabileceğini ifade eden analistler, bu nedenle BIST’te yılsonu kapanışında gelenekselleşen ralli hareketinin görülemeyebileceğini düşünüyor.

Bu arada TL’deki değer kaybının Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın döviz satım ihalelerine rağmen devam ettiği, ancak faizlerin tabela faizi konumundaki politika faizinin oldukça üzerinde bir seyir izlediği hatırlatılıyor. Ancak bu olumsuz görüntüye rağmen analistler risk artsa da borsada fırsatların bitmediği konusunda hemfikir.

“ÇOK SEÇİCİ OLUNMALI”

2013 yılı biterken 2014 yılına dair riskleri belirlemeye çalıştıklarını söyleyen ALB Araştırma Müdürü Yeliz Karabulut, “Bunu yaparken çok zorlanıyoruz. FED parasal genişlemeden ne zaman çıkmaya başlayacak ve hangi miktarda çıkacak, enflasyon ve faizlerin durumu gibi birçok bilinmezlik var. Yurtiçinde ise FED’in gelişmekte olan piyasalara etkisi ile Türkiye’nin seçimleri risk olarak önümüzde duruyor. Ancak borsada alım fırsatı, seçici olmak kaydıyla her zaman bulunur” diyor.

Ancak bunun dünyada ya da ülke gelinde ciddi bir kriz olmaması halinde geçerli olacağını da belirten Karabulut, hisse senedi piyasaları açısından Türkiye’nin en büyük şansının büyüme olacağı düşüncesinde. Karabulut, bu süreçte bankaların özellikle devlet yönetimi tarafından alınan tasarrufu artırıcı önlemler nedeniyle kredi büyümesindeki zayıflamaya bağlı olarak net faiz marjlarında gerileme beklemiyor. FED’in parasal genişlemeden çıkışının ise borsalarda ilk etapta satış baskısı yaratacağını düşünen Karabulut, “Ancak yurtiçinde ciddi risk olmaması halinde fiyatlamalar borsanın durulduğu noktada tekrar yukarı yönlü olabilir” diyor.Türkiye için risklerin biraz daha arttığını ifade eden Meksa Yatırım Menkul Değerler Araştırma Müdür Yardımcısı Barkın Yalçın ise, bunun önümüzdeki dönemde BIST’in daha yatay bir seyre girmesine yol açabileceğini düşünüyor. Bu nedenle yatırımcılara hisse alımında seçici olmalarını öneren Yalçın’a göre, likiditesi yüksek, derinliği olan kağıtlar arasından büyüme göstermiş, karlılığını korumuş ve değerleme olarak makul olan hisse senetlerinden seçim yapılmalı.

ABD’de 10 yıllık tahvil faizinin yüzde 3’ü aşması durumunda doların anavatanına döneceğini belirten ATIG Menkul Değerler Araştırma Departmanı Müdürü Osman Kadri Koca da bilanço performanslarındaki beklentilere rağmen yatırımcılara seçici davranmalarını öneriyor. Koca, yatırımcılara faaliyet karı yüksek, temettü politikası olan, yabancıların da takaslarında ağırlıklarını artırdıkları sektör ve şirketlere yatırım yapmalarını tavsiye ediyor. Koca bu hisselerin orta ve uzun vadede portföyleri pozitif yönde etkileyeceği kanısında.

“THY büyümeye devam edecek” Barkın YALÇIN / Meksa Yatırım Menkul Değerler Araştırma Müdür Yardımcısı

THY: Ekim ayında yolcu sayısı 2012’ye göre yüzde 21 artarak 4.4 milyona yükseldi. Yolcu taşıma oranı ise yüzde 78.2 oldu. Şirket 2017 yılına kadar gerek uçak sayısında gerek uçuş noktalarında büyümeyi sürdürecek. Öte yandan, THY’nin büyüme stratejisi karlılığa baskı yapsa da aktif likidite ve borç yönetimi sayesinde bunu kontrol altına almak istiyor. Şirketin uzun dönemdeki FAVÖK / satışlar oranı hedefi yüzde 18 (mevcut yüzde 21 seviyesinde). THY hisseleri için 8.30 TL hedef fiyatla yüzde 10 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz.

Ereğli: Yılın üçüncü çeyreğinde beklentilerin üzerinde 224 milyon TL net kar açıkladı. Satış gelirleri ise yüzde 8 gerileyerek 2.1 milyar TL oldu. Hammadde maliyetlerinin düşmesiyle brüt kar marjı yüzde 12.9’dan 20.3’e yükseldi. FAVÖK marjı beklentilerin üzerinde yüzde 21.7 geldi. 76 milyon TL finansal zarar yazan Ereğli’de önümüzdeki dönemde talepte görülecek artışın finansallara olumlu yansımasını bekliyoruz. Ereğli Demir Çelik hisselerinde geri çekilmeler alım fırsatı olarak değerlendirilebilir. Şirket hisseleri için 2.70 TL hedef fiyatla yüzde 4 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz

Akçansa: Yılın üçüncü çeyreğinde beklentilerin üzerinde 56 milyon TL net kar elde etti. Satış gelirleri kuvvetli iç taleple birlikte yüzde 19 artarak 329 milyon TL’ye ulaştı. Brüt kar marjı yüzde 26.3 oldu. Akçansa, Türkiye’nin toplam çimento talep beklentilerini 60.9 milyon tondan 61.4 milyon tona yükseltti. Şirket ihracat beklentisini ise 14 milyon ton olarak belirledi. Şirket hisseleri için 12.2 TL hedef fiyatla yüzde 8 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz.

Brisa: Yılın üçüncü çeyreğinde, yurtdışındaki lastik yenileme pazarının toparlanmaya başlaması ve kuvvetli iç satışlarla büyümesini sürdürdü. Geçen seneye göre satış gelirlerini yüzde 15 artıran şirket, 419 milyon TL net satış rakamına ulaştı. FAVÖK kar marjını yüzde 16.2’den 21.9’a çıkararak 54 milyon TL net kar açıkladı. Brisa artan lastik talebini karşılamak için ikinci fabrika kurmak istediğini de açıkladı. 6 fiyat/kazanç çarpanıyla piyasa ortalamasının altında işlem görüyor. Brisa hisseleri için 6.40 TL hedef fiyatla yüzde 10 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz.

Osman Kadri KOCA / ATIG Menkul Değerler Araştırma Departmanı Müdürü “İş GYO hisselerinin potansiyeli yüzde 14”

İş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı: GYO’lar; gayrimenkullere, gayrimenkule dayalı haklara ve projelere aktif toplamlarının en az yüzde 51’i oranında yatırım yapmak zorunda. GYO’ların para ve sermaye piyasası araçlarındaki yatırımları, toplam aktif büyüklüğünün yüzde 49’unu aşamazken portföy kazançları üzerinden kurumlar vergisi ödemiyorlar. İş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (İş GYO), ofis, alışveriş merkezi, otel ve gayrimenkul projeleri ile değer artış kazancı veya kira geliri elde etmek üzere gayrimenkullere yatırım yapıyor. Geliştirdiği projelerle fark yaratmayı sürdüren şirket, 2013 yılı dokuz aylık dönemde konsolide 91.8 milyon TL’yi geçen net kar açıkladı. İş GYO, finansal açıdan güçlü kiracı karması, düşük borçlanma oranı ve ortaklı yapısıyla portföylerindeki doluluk oranlarını yükseltiyor. Şirket, Kartal, Üsküdar, Levent arsa yatırımlarıyla 2014’te yeni finansal rekorlar kırabilir. Gayrimenkullerinin coğrafi dağılımında İstanbul yüzde 85’lik paya sahip olurken, ofis yüzde 41’lik pay ile portföy dağılımının önemli bir bölümünü kapsıyor. Toplam bilanço borcunun yüzde 48’i finansal borçlardan oluşan İş GYO, kentsel dönüşüm bölgelerinde proje geliştirmek üzere Nef ile proje bazında ortaklıklar kuruyor. İş GYO hisseleri için 1.60 TL hedef fiyatla yüzde 14 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz.

Anadolu Sigorta: Sigorta sektöründeki aşırı fiyat rekabeti yerini karlılık odaklı ürünlere bırakmaya başladı. Verimliliği artırmayı sürdüren Anadolu Sigorta hasar denetimi strateji planlarının pozitif sonuçlarını alıyor. 2013 yılı dokuz ayında 48.5 milyon TL net kar elde eden şirket, hasar prim oranının iyileşmesi, teknik bölüm dengesinin 2012’nin eş dönemine kıyasla daha iyi performans sergilemesiyle dikkat çekiyor. Teknik gelirler toplamı 2012’nin dokuz ayına oranla yüzde 9.2 artarken teknik olmayan bölümden aktarılan yatırım gelirleri toplamı üçüncü çeyrek sonunda 86.9 milyon TL oldu. Öte yandan, şirketin hasar prim oranı 9.1 puan azalarak yüzde 83.1’den 74’e gerilerken, teknik kar-zarar tespiti göstergesi olan bileşik rasyo 10.9 puan gerileyerek yüzde 101.2 olarak gerçekleşti. Yeni ürün geliştirme çalışmaları, bankasürans yatırımlarıyla banka kanalının üretimdeki payının artması şirketin yılsonunda yeni rekor seviyeler test etmesini sağlayabilir. Anadolu Sigorta hisseleri için 1.40 TL hedef fiyatla yüzde 11 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz.

Petrol Ofisi: 2013 yılı dokuz aylık dönemde 2 bin 186 istasyonla sektörde yüzde 17’lik paya ulaştı. Şirket yılın üçüncü çeyreğinde konsolide net karda 47.6 milyon TL’yi geçerken benzinde yüzde 21.7, motorinde yüzde 24.9, toplam beyaz üründe yüzde 24.6, siyah ürünlerde ise yüzde 64.3 pazar payına ulaştı. Dolar cinsinden kur riskine maruz kalan şirket, bu riski yabancı para varlık ve yükümlülüklerinin netleştirilmesi yoluyla kontrol ediyor. Şirket, Edenred Türkiye ve Marsh Türkiye gibi birçok işbirliği projesiyle satış gelirlerini ve müşteri bağlılığını yükseltmeyi sürdürüyor. Petrol Ofisi hisseleri için 5.60 TL hedef fiyatla yüzde 12 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz.

Petkim: 2013 yılı dokuz ayında 48.6 milyon TL net kar açıkladı. 2012’nin eş döneminde ise 26.6 milyon TL zarar açıklamıştı. Petkim dokuz aylık finansallar kapsamında yüzde 6.3 marjla 188 milyon TL FAVÖK değeri yaratırken, kapasite kullanım oranı yüzde 83 oldu. 2013 genelinde satışlarda yaşanan gerilemeye rağmen karlılığın yükselmesi önemli. Ancak şirketin cirosu talepteki zayıflama ve satış miktarındaki azalmayla yılın dokuz ayında 2012’nin eş dönemine oranla yüzde 13 oranında gerileyerek 2 milyar 967 milyon TL oldu. Öte yandan, maliyetlerin yüzde 18 azalması karlılığa pozitif etki sağladı. Kademeli artan hammadde fiyatları ve TL’nin değer kaybı şirketin faaliyet karına olumlu yansıdı. Yılın üçüncü çeyreğinde talepte yaşanan ılımlı iyileşmenin son çeyrekte artarak devam etmesini bekliyoruz. Toplam gelirlerin yüzde 36’ını ihracat gelirlerinin oluşturduğu Petkim’de operasyonel verimliliğin artması, şirketin finansallarını pozitif yönde etkilemeye devam edecek. Petkim hisseleri için 3.40 TL hedef fiyatla yüzde 10 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz.

Yeliz KARABULUT / ALB Araştırma Müdürü “Vestel Elektronik için ‘al’ öneriyoruz”

Vestel Elektronik: Yılın dokuz aylık döneminde vergi dairesine sunulan net zararı 91 milyon TL oldu. Şirketin 2012 yılının eş döneminde açıkladığı net zarar ise 34 milyon TL’ydi. Vestel Elektronik’in ana faaliyet konusu olan TV segmentinde 2012 yılında Avrupa Futbol Kupası ve Olimpiyatlar nedeniyle satışları yükseldi. Bu nedenle 2013 satışları 2012 yılına göre daralma gösterdi. Şirket 2012 baz etkisinden 2013- 3. çeyrekte kurtulmaya başladı. Şirket 2013 yılı dokuz aylık dönemde 4 milyar

400 milyon TL tutarında satış yaparak, satış gelirlerini yüzde 12.3 oranında azalttı. Satılan malların maliyetindeki azalma ve güçlü operasyonel faaliyetler ise şirketin brüt kar marjını yüzde 11.53’ten 17.66’ya çıkardı. Vestel’in satış gelirlerinin yüzde 71’i ihracattan geliyor. Yılın dördüncü çeyreğinde

Vestel Elektronik’in başlıca ihracat pazarı olan Batı Avrupa’da ve yurtiçinde talebin toparlanması bekleniyor. Şirket akıllı telefonda da 2014 yılı ocak ayında seri üretime geçmeyi planlıyor. Vestel Elektronik’in 880 milyon TL’lik net borcuna karşılık güçlü öz sermaye yapısı ve 109 milyon dolar tutarında yatırımı var. Vestel Elektronik hisseleri için 2.80 TL hedef fiyatla yüzde 55 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz. Şirket hisselerine “al” veriyoruz.

Pegasus Havacılık: Satın alma ve kiralama yolu ile uçak filosunu devamlı genişletiyor. Şirket 2013 yılı üçüncü çeyreğinde yolcu sayısını 2012’nin eş dönemine göre yüzde 22.3 artırdı. Aynı dönemde koltuk sayısında da yüzde 19.7 artış sağlayan şirketin yolculuklarında doluluk oranı ise yüzde 80.6 seviyesinde. 2012 yılının üçüncü çeyreğinde 1 milyar 469 milyon 380 bin TL satış hasılatı elde eden Pegasus Havacılık, 2013’ün eş döneminde yüzde 24.40 artışla bu rakamı 1 milyar 828 milyon 2 bin TL’ye ulaştırdı. Şirketin döviz kurlarındaki oynaklık sebebiyle esas faaliyetlerinden diğer gelirleri 2012’nin üçüncü çeyreğinde 14 milyon 83 bin TL iken, bu yılın eş döneminde 30 milyon 567 bin TL’ye yükseldi. Net karı da yüzde 80.80 yükselerek 159 milyon 420 bin TL olarak gerçekleşti. 536 milyon 724 bin TL net borç pozisyonu bulunan şirket hisselerinde endekse paralel getiri bekliyoruz.

Sabancı Holding: Başta bankacılık olmak üzere değişik iş kollarında faaliyet gösteren holding, son yıllarda enerji sektörüne yaptığı yatırımlarla dikkat çekiyor. Enerji sektöründe 2020’de 7 bin 500 MW elektrik üretim kapasitesine (piyasanın yüzde 10’u) ulaşmayı hedefliyor. 2013 yılının dokuz aylık döneminde 2012’nin eş dönemine göre gelirlerini yüzde 28 artıran holding, gelirini 6 milyar 732 milyon 357 bin TL’ye çıkardı. Karşılaştırmalı dönemde brüt kar marjı da yüzde 101.90’dan 105.14’e yükseldi. Holding, bankacılık, enerji, çimento, perakende, sanayi ve sigortacılık faaliyetlerinde yatırımlarına devam ediyor. Özellikle perakende ve çimento iş kollarında büyümeye odaklı yeni yatırımlarını sürdürecek şekilde planlamalarını yapıyor. 2013 yılı dokuz aylık dönemde, 2012’nin eş dönemine göre karını yüzde 31’lik artışla 1 milyar 570 milyon TL’ye çıkardı. Güçlü sermaye yapısı ve karlılığı ile dikkat çeken aynı zamanda dünyadaki emsallerine göre iskontolu olan holding hisseleri için “alım” öneriyoruz. Sabancı Holding hisseleri için 12.70 TL hedef fiyatla yüzde 37 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz.

Teknosa: 2012 yılı son çeyreğinde 136 bin metrekare olan satış alanını 163 bin metrekareye çıkarttı. 2012 yılı dokuz ayında 1 milyar 579 milyon 445 bin TL’lik satış yapan şirket 2013’ün eş döneminde elektronik perakende satışlarının artmasına bağlı olarak satışlarını yüzde 35.55 artırdı (2 milyar 140 milyon 942 bin TL). Şirketin brüt kar marjı ise 2012’nin üçüncü çeyreğinde yüzde 20.69 seviyesindeyken 2013’ün eş döneminde satılan ticari malların maliyetinin yükselmesiyle 18.77 seviyesine geriledi. Burada döviz kurlarındaki yükselişin etkisi olduğunu düşünüyoruz. Şirketin esas faaliyet karı ise aynı dönemde 48 milyon 580 bin TL’den 59 milyon 183 bin TL’ye ulaştı. 2012’nin dokuz aylık döneminde 33 milyon 426 bin TL olan net karı 2013’ün eş döneminde yüzde 34.68 yükselerek 45 milyon 19 bin TL oldu. Satışlarını ve karını artıran şirket maliyetlerinde büyük ölçüde döviz kurlarına bağımlı olmasından dolayı makro ekonomideki dalgalanmalardan etkilenebiliyor. Teknosa hisselerinde endekse paralel getiri bekliyoruz.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın