“Çeliğe dair” başlıklı toplantıya büyük ilgi gösteren TAYSAD üyeleri, otomotiv ana sanayi ile yan sanayinin çelik tedariki konusunda deneyimleri, sıkıntıları ve çelik üreticilerinden beklentilerini masaya yatırdı.
Çelik sektöründeki son gelişmelerle birlikte sac ve kaliteli çelik piyasaları hakkında bilgilerin de paylaşıldığı ‘çeliğe dair’ toplantıda konuşan TAYSAD Başkan Yardımcısı Alper Kanca, sektör olarak yerli kaynaklara yönelmelerinin uzun vadede büyük yararlar sağlayacağını söyledi.
Çelik üreticileri yetkinliklerini geliştirmeli
Kanca, “Birçok projenin yerlileştirilmesi, hammadde imalatçısının yetkinliğine veya fiyatına takılabiliyor. Yan sanayici olarak siz ne kadar iyi olursanız olun, eğer müşterinin talep ettiği kalite veya fiyat beklentisi hammaddeciniz tarafından karşılanmıyorsa, o işi alamıyorsunuz, Türkiye’ye kazandıramıyorsunuz. Bu açıdan Türkiye’de üretim yapan çelik üreticilerinin yetkinliklerini geliştirmesi ve maliyetlerini düşürmesi, bizim yerlileşmemiz ve rekabetçiliğimiz anlamında yaşamsal önem taşıyor. Tabii bu durum aynı zamanda ithal girdilerin ve dolayısıyla dış ticaret açığının da azalması için önemli” diye konuştu.
Günümüzde çeliği sadece üretmenin yetmediğini, müşteri isteklerinin bir adım önünde hareket edilmesi gerektiğini belirten Kanca, “Müşteri beklentileri her geçen gün artıyor. Bunları sağlamanın yolu da ancak Ar-Ge ile olur” dedi.
Sektör temsilcileri bir arada
Etkinlikte gerçekleşen ‘Otomotiv sektörü ve çelik tedariki’ başlıklı panelde söz alan Asil Çelik İç Satış Yöneticisi Ali Çatal, Erdemir Otomotiv Pazarlama ve Satış Direktörü Burak Soydan ve Ford Otosan Sac Alımından Sorumlu Tedarik Zinciri Müdürü Gökhan Karadeniz de sektörle ilgili son gelişmeleri paylaştılar.
Çatal, konuşmasında yassı ürünle otomotiv endüstrisinin yerlilik oranını azaltmayı hedeflediklerini aktarırken, Karadeniz de buna karşılık ithalatı azaltmayı amaçladıklarını söyledi. Soydan ise yeni ürün geliştirme, zamanında teslimat gibi detayların sektörlerinde çok önemli olduğunu vurgulayarak, “Yalnızca otomotiv endüstrisi için Ar-Ge merkezi oluşturma girişimlerimiz var. Kalıp tasarımından itibaren projenin içinde olmak istiyoruz” dedi.
Çeliğe dair birkaç not:
Geçtiğimiz yıl Türkiye’de ancak 9 milyon ton üretim yapıldı. Bunun 2 milyon tonu ihraç edildi. Ama aynı zamanda 6 milyon ton yassı ürün ithal edildi. Halbuki Türkiye’nin 16 milyon ton yassı sac üretimi kapasitesi var.
Dahilde işleme rejiminin ithalatı artırdığı gözlenirken, bunun önümüzdeki dönemde dengelenmesi bekleniyor. Ancak yine de ithalatın tamamen kesilmesi beklenmemeli. Türkiye ürün çeşitliliğini artırarak, daha fazla yerli kullanım imkanı sağlamalı.
Sektörün büyük oyuncusu Çin. Bu ülke fiyatları düşürünce, Baltık ülkeleri ve Rusya buna yanıt veriyor, dolayısıyla fiyatlar Türkiye’de de etkileniyor.
Küresel anlamda dünyada kapanma veya duruşlar olursa Avrupa’nın Türkiye’den talebi artar ve bu da dengeleri değiştirir. Bunlara hazırlıklı olunmalı. Türkiye’ye gelecek talebi karşılayacak yetenekler geliştirilmeli.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.