Volvo Group Trucks Avrupa, Ortadoğu ve Afrika (EMEA) Bölgesi Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı Peter Karlsten, Türkiye’de hayata geçirilmesi planlanan ulaşım altyapı projelerinin kendilerini heyecanlandırdığını belirterek, “Avrupa içinde çok önemli bir rol oynayacağını düşündüğümüz için Türkiye üzerine ciddi şekilde eğiliyoruz” dedi.
Peter Karlsten, kendileri için önemli bir ülke olduğunu ifade ettiği Türkiye’nin ekonomisinin sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde büyüdüğünü söyledi.
Türkiye’yi lojistik bir hub olarak gördüklerini belirten Karlsten “Çünkü burası Avrupa, Ortadoğu, Afrika ile Asya arasındaki bütün geçiş yollarına sahip. Türkiye, bu bölgeler arası kamyon taşımacılığının yanı sıra özel dinamikleri ve büyüklüğü açısından iç taşımanın da önemli olduğu bir ülke” diye konuştu.
2012 yılında 30 binden fazla 16 ton ve üzeri kamyon satışı gerçekleştirilen Türkiye’nin bu segmentte Avrupa’da ilk sıralarda bulunduğunu ifade eden Karlsten, Volvo Group olarak Türkiye’de 16 ton ve üzeri kamyon pazarında yüzde 8,4 pay sahibi olduklarının bilgisini verdi.
Avrupa pazarındaki yüzde 20-25’lere ulaşan grup paylarıyla kıyaslandığında Türkiye’de zayıf olduklarını dile getiren Karlsten, “Bunun nedenlerine bakacak olursak; Türkiye’de satılan kamyonların çoğu oldukça temel özelliklere sahip. Bizim kamyonlarımız ise özellikli ve teknolojileri açısından son jenerasyonu barındırıyor. Fakat Türk müşterilerinde Avrupa müşterilerinin beklenti ve gereksinimlerine doğru bir yönelim olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla pazar payımızın burada her yıl artacağını düşünüyoruz. Türkiye, kamyon pazarı anlamında olgunlaşıyor ve Avrupa standartlarına yaklaşıyor. Müşteriler artık kamyon fiyatından daha öteye bakmaya başlayacak” ifadelerini kullandı.
Türkiye’de dağıtım ve satış sonrası hizmetler ağına yatırım yapmaya devam edeceklerini kaydeden Karlsten, ocak ayından bu yana servislerde 100’e yakın yeni istihdam gerçekleştirdiklerini söyledi.
Kalsten, “Global anlamda kendi bölgemizde çok iddialı gelişme vizyonumuz var. Avrupa içinde çok önemli bir rol oynayacağını düşündüğümüz için Türkiye üzerine de önemli şekilde eğiliyoruz” dedi.
“Türkiye’nin konumuna, gelişimine çok olumlu bakıyoruz”
2013 yılı başında Türkiye’de 25 servis noktasına ulaşma hedefi koyduklarını, ancak şimdiden bu hedefe ulaştıklarını ifade eden Karlsten, agresif bir plan neticesinde son derece hızlı gittiklerini, fakat Türkiye lojistik sektörünün ne kadar hızlı ilerleyeceğinin bundan sonraki büyümelerini etkileyeceğini belirtti.
Türkiye’de hayata geçirilmesi planlanan ulaşım projelerinin kendilerini heyecanlandırdığını dile getiren Karlsten, “Bu projeler, büyük ve güçlü araçlar, ekipmanlar gerektiren projeler ve biz bu konuda çok iyiyiz. Motor hacimleri, çekiş kapasiteleri, taşıma güçleri olarak hem Volvo Trucks kamyonları hem Renault Trucks kamyonları hem de Volvo iş makineleri bu işler için biçilmiş kaftan” dedi.
Karlsten, Türkiye’nin içinde bulunduğu bölgedeki sıkıntıların yatırımlarına etkisine dair bir soru üzerine, “Volvo Group olarak yatırımlarımızı planlarken bir ülkenin pazarının potansiyeline, gelişim kapasitesine bakarız. Bu tür politik krizleri veya gerginlikleri geçici olarak görüyoruz. Bunlar bizim için belki biraz geciktirici olacaktır ama bunların çözüleceğine inanıyoruz. Türkiye’nin konumuna, gelişimine ve bizim Türkiye’deki yerimizin sağlamlaşmasına çok olumlu bakıyoruz” açıklamasını yaptı.
Avrupa’daki durumun satışlarına etkisini içeren bir soruya ise Karlsten, “Avrupa bizim için çok önemli bir pazar. Kuzey Amerika ile aynı boyuta sahip. Uzun süredir Avrupa’daki pazar, büyümeden ve küçülmeden gidiyor. Avrupa’daki pazar payımız oldukça yüksek. Dolayısıyla çok da fazla etkileniyor sayılmayız” yanıtını verdi.
Asya’nın da muazzam bir pazar olduğunu belirten Karlsten, “Bu yüzden Çin’de yapılanmaya gitmek istedik. Çin’de eğer bir iş ortaklığı kurmazsanız üretim yapamazsınız. Dolayısıyla en önemli Çinli üreticilerden biri olan Dongfeng ile iş ortaklığı yapmaya karar verdik. Uzun süredir görüşmeler sürüyordu. Bu senenin sonuna kadar umuyoruz bu kesinliğe kavuşacak. O zaman da dünyanın en çok kamyon üreten grubu haline geleceğiz. Çin’i bir tarafa bırakırsak, Asya’nın geri kalanında da gelişmemiz oldukça güzel” ifadelerini kullandı.
Avrupa’nın Euro 6’ya geçeceğine işaret eden Karlsten, “Avrupa ile ticaret yapan şirketlerin mallarını taşıyan çok sayıda müşterimiz var ve bizden Euro 6 kamyonları talep ediyorlar. Euro 6 araçlarımızı Avrupa ile aynı anda Türkiye’de de sunuyoruz. Türkiye zaten Avrupa’yı yakından takip eden, yakında da Euro 6’ya geçecek olan bir ülke. Kendimizi herkesten önce buna hazır hissediyoruz” diye konuştu.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.