İçinde bulunduğumuz dijital çağda kurumların sahip oldukları veriler çok hızlı bir şekilde artıyor. Kurumlar daha önce en değerli varlıklarını sahip oldukları fiziksel değerler olarak görürken, şimdi sahip olduğu veriyi en hızlı şekilde anlamlı bilgiye dönüştürebilenler ‘en zengin’ler olarak değerlendiriliyor.

Teradata Türkiye Ülke Müdürü Gamze Aydın, hız ve kârlılık gibi konularda öne geçmek isteyen kurumların rekabetin son derece yoğun olarak yaşandığı günümüz iş dünyasında üretim ve hizmet kadar büyük veri yönetimine de odaklanmaları gerektiğini söyledi. Araştırmaların büyük veri çözümlerini kullanan şirketlerin verimlilik konusunda eşitlerinden yüzde 4 daha verimli, kârlılıkta ise yüzde 6 daha kârlı olduklarını gösterdiğini ifade eden Aydın, “Günümüzde veri, sürecin iyileştirilmesi için kullanılan materyal değil, işin ana maddesi halinde bulunuyor. Bu durumda da veri ister istemez tüm kurumlar için en önemli hammadde haline geliyor. Veri doğru araçlarla bilgiye çevrildiğinde, bu bilgi her aşamada paraya, prestije veya güce dönüşebilir. Buna paralel olarak, bir firmayı müşterilerinin gözünde diğer rakiplerinden ‘farklı’ kılabilir ve ‘tek’ konumuna getirebilir. Ayrıca firmanın müşterileri ile ilgili farklı kanallarda üreyen ve yapısal ortamlarda tutulmayan bilgilerin, halihazırda CRM ve müşteri bilgileri ile eşleştirilmesi ve anlamlandırılması yoluyla kişiye ya da ortak bir kitleye özel kampanyalar üretilmesi ve satışları artırılması da büyük veri çözümleri ile mümkün olabilir” diye konuştu.

360 derecelik bir vizyon getiriyor

Teradata olarak büyük veriyi sadece hacim olarak büyük olmasıyla değerlendirmediklerinin altını çizen Aydın, “Belli bir yapıda bulunmayan, ses, video, sosyal medya verisi, e-posta ve web logları gibi geleneksel veri özellikleri taşımayan verileri de bu çerçevede tanımladığımız için, ölçek farkı olmaksızın, KOBİ’ler de dahil, tüm kurumların bu çözümlerden yararlanmaları gerektiğine inanıyoruz. Geleneksel veri yapıları üzerinden yapılan analizlere, yapılandırılmamış verilerin de eklenmesi, kurumlara bugüne kadar sahip olmadıkları bir öngörü ve planlama imkanını da beraberinde getiriyor. Bu da müşteriye 360 derecelik bir vizyonla yaklaşmaya, deyim yerindeyse müşteriyi DNA’sına kadar tanımaya olanak veriyor” dedi.

Sosyal medya verileri de incelenebiliyor

Teradata’nın sağladığı altyapı çözümleri ile sosyal medya verilerinin, yapısal veri ile harmoni içerisinde saklanmasının, analiz edilmesinin ve karar süreçlerini beslemesinin çok kolaylaştığını belirten Aydın, “Bu analiz sonuçları, veriyi eskitmeden, kullanıcıların davranış ve reaksiyonlarını gerçek zamanlı bilgiye dönüştürmekte ve bu bilgiyi değerlendirmekte çok değerli bir rekabet avantajı sağlıyor. Ayrıca, müşterilerin uçtan uca yaşanan deneyimlerinin gözlemlenebilmesi sayesinde, müşteri stratejilerinin belirlemesinde de büyük veri çözümlerinin yardımcı olduğunu söyleyebiliriz” dedi.

Yatırımda konu odaklı olunmalı

Büyük veri yatırımlarında dikkate alınması gereken en önemli kriterin büyük veri kullanılarak uygulanacak çözümün bir iş problemini ya da hedefini karşılayacak şekilde konumlandırılması olduğunu söyleyen Aydın, “Örneğin, telekomünikasyon sektöründeki en önemli iş hedefleri, mevcut müşterilerin diğer servis sağlayıcılara geçmesini önlemek veya müşteri deneyimini üst düzeyde tutarak abone başına geliri yükseltmektir. Bunları sağlamak için de yapısal ve yapısal olmayan verilerin birlikte analiz edilebilmesi, daha önce fark edilmeyen trendlerin, belli bir anlamı ve yorumu olabilecek davranış motiflerin tarihsel veriye dayalı olarak çıkarılması ciddi öneme sahiptir. Bu yetkinliklere ek olarak, büyük veri çözümlerinin sosyal ağ analizi ve sosyal medya davranışlarının da aynı resimde analiz edilebilmesini sağlaması, firmaya değer katan zenginliklerdir. Esnek, ölçeklenebilir ve analitik yetkinlikleri fazla olan çözümler yardımıyla, konu odaklı yatırım yapmak, yatırımın geri dönüşünün de hızlı olmasını sağlar. Seçilen çözümdeki yazılımsal ve donanımsal bileşenler yanında, teknolojiyi sağlayan firmanın da endüstriyel tecrübesinin olması, şirketlerin elindeki büyük veriden faydalalanabilmesinde önemli bir parametredir” diye konuştu.

Teknolojik gelişmelerin artmasıyla veri tiplerinin değişkenlik göstereceğini kaydeden Aydın, “Bu süreçte hiç kuşkusuz veri hacimleri de katlanarak artacaktır. Dolayısıyla bu büyüklükteki verileri yönetme işi daha da önem kazanacaktır. Çünkü veri yönetiminde en önemli kazanımlardan birisi farklı tipteki verilerin, gerekli süreçlerden geçirildikten ve işlendikten sonra iş süreçlerine katma değer sağlayacak ‘bilgi’lere dönüştürülmesidir. Bilgiye dönüşmeyen verinin katma değer sağlaması beklenemez” dedi.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın