İhale kaybetmemek için rüşvete başvurmak en kestirme yol
Kurumsal yolsuzluklar üzerine yayınlanan raporda, şirket yöneticilerine ‘İçinde bulunduğunuz sektörde ihale kazanmak için rüşvete başvurmak yaygın bir uygulama mıdır’ sorusuna cevaben Türkiye?den katılanların yüzde 39?u rüşvetin yaygın bir uygulama olduğu görüşünü bildiriyor. Türkiye bu oranla 36 ülke arasında yaygın rüşvete başvurulduğu düşünülen 10?uncu ülke olarak konumlanıyor.
Katılımcıların yüzde 55?i Türkiye?deki iş dünyasında rüşvete sıklıkla başvurulduğunu belirtiyor. Bu oranın, katılımcılar tarafından ifade edilen sektörel orandan yüksek olması katılımcıların kendi sektörlerine kıyasla genel uygulamada rüşvetin daha yaygın olduğu kanaatinde olduklarını ortaya koyuyor.
Raporda, rüşvetin yaygın olmadığı düşünülen ülkeler ağırlıklı olarak Kuzey Avrupa?dan çıkarken, kamu idaresinin en iyi çalıştığı düşünülen AB üyelerinden Slovenya?nın Kenya?yı geçerek rüşvete başvurmanın en yaygın olduğu düşünülen ülke olarak araştırmada ilk sırayı aldığı görülüyor. Rüşvete başvurma düzeyinde AB ülkeleri arasında, Hırvatistan ve Yunanistan?ın Slovenya?yı takip ettikleri ortaya çıkıyor.
Bilançolar gerçeği yansıtıyor mu?
Anket, aynı zamanda şirketlerin finansal performanslarının ne kadar gerçekçi olduğuna yönelik algıyı da ortaya koyuyor. ‘Şirketler mali performanslarını olduğundan daha iyi mi gösteriyor?’ sorusuna evet diyenlerin oranı Türkiye?de yüzde 45 ile tüm katılımcıların yüzde 38?lik ortalamasının üzerinde kalıyor. Hızlı büyüyen pazarlarda ankete katılanların neredeyse yarısı, şirketlerinin finansal performanslarını doğru yansıtmadığını belirtirken, Batı Avrupa merkezli şirketlerin yöneticileri için bu oranın oldukça düşük olduğu görülüyor.
Rüşvet ve usulsüzlük bütün sektörlerde yaygın
Rüşvet ve usulsüzlüğün engellenmesi konusunda değerlendirmelerde bulunan Ernst & Young Türkiye Denetim Hizmetleri Bölüm Başkanı Dilek Çilingir Köstem, ‘Mevcut zorlu piyasa koşulları karşısında şirketler büyüme ve kâr beklentilerini karşılamak için sürekli baskıya maruz kalmaktadırlar. Böyle bir ortamda, bazı şirketler kaçınılmaz olarak etik olmayan davranışlara yenik düşmektedirler. Bu ortamda şirket hissedarları, şirket yönetimlerini bu konuda sorumluluk alması ve şirketin her kademesine hitap eden rüşvet ve usulsüzlük karşıtı programları oluşturup uygulamaya koymaları beklentisi içinde olmalıdır’ dedi.
Dilek Çilingir Köstem aynı zamanda anket sonuçları içerisinde çıkan çarpıcı sonuçlara değinirken, ‘Şirketlerin yönetim kadroları, genel iş dünyasında mevcut olan usulsüzlük, rüşvet ve yolsuzluk risklerini ifade etmektedir; fakat iş kendi şirketlerine veya faaliyet gösterdikleri sektöre gelince mevcut olan riskleri daha yönetilebilir bulmakta ve bu konuda farkındalığa yeterli önemi vermemektedirler. Mevcut olan risklerle mücadele edebilmek için yöneticilerin ilk önce usulsüzlük, rüşvet ve yolsuzluk risklerinin kendi şirketlerinde ve kendi mesleklerinde mevcut olduğunu kabul etmeleri ve bu risklerle mücadele edebilmek için farklı ve yoğun bir çaba göstermeleri gerekmektedir’ diye açıklamalarda bulundu.
En temiz ülkeler arasında Kuzey Avrupa ülkeleri yine üst sıralarda
Yunanistan ve Slovakya?da ‘İş dünyasında rüşvete ve yolsuzluğa sıklıkla başvuruluyor mu?’ sorusuna ‘evet’ diyenlerin oranı yüzde 84 ile ilk sırada yer alırken, Çek Cumhuriyeti?nde bu oran yüzde 73, Portekiz?de yüzde 72, Macaristan?da yüzde 70, İspanya?da yüzde 65, Romanya?da yüzde 61 ve İtalya?da ise yüzde 60 olarak ortaya çıkıyor. Türkiye?nin ise yüzde 55?lik ?evet? oranı ile 11 AB üyesinden daha iyi bir profil çizdiği görülüyor.
Her zaman olduğu gibi yine en ?temiz? olduğu düşünülen ülkeler Kuzey Avrupa ülkelerinden çıkarken, bu ülkeleri AB?nin en büyük ekonomisine sahip olan ülkelerden Almanya ve Fransa takip ediyor.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
Sınıfta kalmadığı bir alan yok herhalde.