Franchising sisteminin gelişiminden yola çıkarak 2013?de büyüme potansiyeli yüksek ve girişimcilere cazip bir iş imkanı yaratacak alanları araştırdık…
DURGUNLUK BİTECEK
Danışmanlık şirketi Franchise&More?un kurucusu Osman Bilge, 2012?de adı konmamış bir kriz dönemi geçirdiğimiz düşünüyor. Bilge, ?Makroekonomik göstergeler olumsuz değildi ama piyasalar durgundu. Kendi işini kurmayı planlayan küçük yatırımcılar isteksizdi? diyor.
Ancak Bilge?ye göre bu durum 2013?de tersine dönecek. Sektör temsilcileri de aynı görüşte. 2013?ün ortalarına kadar bu durgunluğun sona ereceği tahmin ediliyor. Yatırım ortamının iyileşmesi elbette girişimcilerin önünü açacak. Yeni markalar ortaya çıkacak. Şirketler yeni yatırımlar yapacak.
Osman Bilge, bu ortamda iş kuracakların, yatırım yapacakların elini çabuk tutmasında fayda olduğunu düşünüyor. Bilge, talep artıkça yatırım koşullarının ağırlaşacağına, markaların talep ettiği isim bedellerinin de artacağına dikkat çekiyor.
AVM CİRO HEDEFİ 60 MİLYAR TL
2013?teki olası gelişmeleri tahmin edebilmek için perakende sektörü ve franchising sisteminin büyümesinde en önemli etkenlerden biri de Türkiye?deki alışveriş merkezlerinin (AVM) durumu… 2012?de Batman, Mardin ve Düzce?de açılanlarla birlikte AVM sayısı 310?a ulaştı. Alışveriş Merkezi Yatırımcıları Derneği (AYD) Başkanı Hakan Kodal, ?2012 AVM?ler açısından iyi geçti. 2013 ve daha sonrasında açılacak AVM projeleri geliştirilmeye devam ediyor. 2013?te Siirt ve Niğde?nin ilk AVM?leri açılacak. 30 yeni AVM açılışı öngörülüyor. Bu da yerli ve yabancı yatırımcıların beklentilerinin karşılandığı ve yatırımların devam edeceği anlamına geliyor? diyor.
AYD ile Akademetre Research tarafından ortaklaşa oluşturulan AVM Endeksi verilerine göre 2012?nin ilk 10 ayında AVM?lerde 39.7 milyar TL ciro gerçekleşti. Kasım ve aralıkta yeni yıl ve indirimlerin artmasıyla 2012?nin sonunda 48 milyar TL?ye ulaşıldığı tahmin ediliyor. 2013 yılı için toplam AVM ciro hedefi ise 60 milyar TL.
Peki sektörler bazında franchising sisteminin işleyişi ne durumda? Girişimci için hangi alanlarda franchise almak daha avantajlı? İşte sektör temsilcilerine ve girişim uzmanlarına göre 2013?ün gözde sektörleri ve işleri…
İLK GETİREN KAZANIR!
KOSGEB, kırsal kalkınma programları, İŞKUR eğitimleri, mikro krediler, bankaların franchise ve bayilik kredileri… Bu benzeri destek ve hibeler girişimciliği özendiriyor. Osman Bilge, franchise alanındaki gelişmeleri tahmin edebilmek Entrepreneur dergisinin dünyaca kabul gören ?Franchise 500? listesine göz atmanın yararlı olacağı görüşünde.
Franchise 500 listesinde 125 gıda şirketi yer alıyor. Hizmet sektöründe faaliyet gösteren şirket sayısı ise 350. Hizmet, Türkiye?de de en çok ilgi gören alan. Ub açıdan, halen Türkiye?de verilmeyen hizmetleri bulup getirmek karlı olabilir. Örneğin, sadece ev bakım hizmetleri veren 49 zincir marka var. Bunların kimi çim biçiyor, kimi tıkanan tesisatları açıyor, kimi banyo-mutfak fayansı yeniliyor… Sadece zemin döşeyen ya da sadece havuz bakımında uzmanlaşmış markalar var. Türkiye?de ise bu ve benzeri alanlarda hizmet veren zincir markalar yok.
Osman Bilge, evde bakımdan sırt ağrısı giderme merkezine, güzellik salonundan bronzlaşmaya, el ayak bakımından erkek berberine, masajdan acil müdahaleye hemen her alanda hizmet veren franchise zincirlerinin Türkiye?de şansının yüksek olacağını düşünüyor.
Franchise 500?de iş hizmetleri sunan 35 marka var. Bunların da çoğu henüz Türkiye?de yok. İş koçları, büro destek hizmetleri, istihdam büroları, bilgisayar tamircileri, KOBİ danışmanları, vergi beyannamecileri, muhasebeciler bunlardan ilk akla gelenler…
Listedeki franchise veren 29 eğitim markası da Türkiye için yeni iş fırsatları yaratabilir. Bunlar arasında çocuklara yönelik okul dışı okuma, müzik, jimnastik, matematik gibi kurslar veren markalar var.
Franchise 500?de franchise veren 28 otel markası bulunuyor. Türkiye?de binlerce otelci var ama Rixos, Dedeman gibi otel zincirleri parmakla sayılacak kadar az. Yani pazar hala bakir.
Listedeki spor salonlarının çoğu Türkiye?de henüz yok. Bu iş bizde de hızlı gelişiyor. Sports International ile başlayan zincirleşme özellikle AVM?lerdeki büyük işletmelerle sürüyor. Kadınlara yönelik B-fit, Shapes gibi yerli-yabancı zincirlerinin başarısı bu alandaki potansiyeli ortaya koyuyor. Bilge?ye göre bu markaları Türkiye?ye getirenler kazançlı çıkabilir.
FAST FOOD CAZİBESİNİ KORUYOR
Fast food zincirlerinin fazlasıyla geliştiği söylenebilir. Ancak pazarda hala fırsatlar var. Uzmanlara göre önümüzdeki dönemde de yeni yabancı oyuncular bu pazarda boy gösterecek. Ayrıca yerli fast food?çular da yüksek kazanç dönemini yaşıyor. Geleneksel mutfağımızın ürünleri, fast food zincirleriyle ülke geneline yayılıyor.
Yabancılara göre daha uygun koşullarda franchise veren yerli zincirler, yüksek ciro potansiyeliyle girişimcilerden yoğun talep görüyor. Geleneksel mutfağımızın birçok ürünü lokanta köşelerinde çıkarak fast food zincirlerine dönüştü. Köfteciler, çiğ köfteciler, dönerciler, mantıcılar, pideciler müthiş bir büyüme hızı yakaladı. Hızlı büyüme sürecine giren bu markalar, girişimcilere cazip yatırım seçenekleri sunuyor. Örneğin, Selçuk ve Aydın?a bağlı Ortaklar?ın meşhur çöp şişleri birçok girişimci tarafından zincir haline getiriliyor.
Bu ve benzeri girişimlerin sayısı artıyor. ?Denizli Kebap 258? adıyla İstanbul?da ilk restoranını açan Adnan Kanbir de bunlardan biri… Kanbir, ?Ailemiz 110 yıldır tekstil işiyle uğraşıyor. Türkiye?de pek tanınmayan, unutulmuş ya da özlediğimiz Ege yöresine ait lezzetleri tanıtmak amacıyla restoran açmaya karar verdik. 2013?te yeni şubeler açarak büyümeyi hedefliyoruz? diyor.
HAZIR GİYİMİN HEDEFİ ANADOLU
Türkiye?de yeni açılan AVM?ler en çok hazır giyim markalarının yaygınlaşmasına katkı sağlıyor. Bu alanda rekabet hayli fazla. Yeni dönemde tasarım ve üretim gücü kuvvetli markaların büyüme trendinin devam edeceği öngörülüyor. Bu arada markanın, tabelanın gücünü fark eden Anadolu girişimcileri de bayilik ya da franchise yoluyla bir marka şemsiyesi altında çalışmaktan oldukça memnun görünüyor. Nitekim bu ilgiyi gören markalar, franchising sistemiyle birbiri ardına yeni mağazalar açıyor.
STEAK HOUSE FURYASI
Eti seven bir milletiz. Dolayısıyla steak house?ların ilgi görmesi gayet normal. Özel eti, ekmeği ve soslarıyla büyük ilgi gören steak house?ların sayısı hızla artıyor. Nusr-Et, Burger House ve Günaydın Et markaların öncülüğünde büyüyen pazarda hala iş potansiyeli var.
Türkiye?de kişi başına yıllık 12 kilo et tüketiliyor. Avrupa?da ise 62 kilo. Ekonomik koşulları göz önüne alsak bile aradaki tüketim farkı çok ciddi. Bu bile pazarın potansiyelinin ne kadar büyük olduğunu gösteriyor. Steak ve gurme burgerin her geçen gün daha da yayılması bekleniyor. Bu alanda faaliyet gösteren şirketlerden bazıları kendi çiftliklerini bile kurdu.
ORGANİZE PERAKENDECİLİK
Türkiye?de artık her alanda organize perakendeciler ortaya çıkıyor. Bu yapılar batı ülkelerinde pazara tamamen hakim. Örneğin, süpermarketlerde batıda yüzde 60-70 olan zincirlerin payı bizde yüzde 15 civarında. Elektronik marketler birkaç yılda piyasayı ele geçirdi. Her sektörde organize perakendecilerin payı artıyor. Büyük holdingler de bu duruma kayıtsız kalmıyor. Yatırımcılar, fonlar, holdingler zincirlere ortak oluyor. Osman Bilge?ye göre bu trend artarak sürecek. Tabii bazı zincirlerin el değiştirmesi de sürpriz olmayacak.
SOSYALLEŞME MEKANLARI
Sosyalleşme mekanları da hızlı yayılıyor. Bu alanda yerli ve yabancı konseptler yarışıyor. Buluşma noktası olmayı başaran çok para kazanıyor. Satılan ürünlerin kar marjı çok yüksek olduğu için birçok yeni yatırımcı, birçok bilinen marka bu alana yöneliyor.
Gençler, yaşlılar, çiftler, kadınlar, erkekler, arkadaş grupları, iş insanları… Artık herkes kafelerde buluşuyor. Marka olarak algılanmayı başaran mekanlar buluşma noktası oluyor. Bu algıyı oluşturamayanlarınsa aynı dekoru yapsa, aynı ürünü satsa bile boş kaldığını görüyoruz. Bu sektör dolu gibi görünse de işletmeyi bilenlere her zaman yer var. Hızlı yayılma yanıltmasın. Kafe işletmeciliğinde yüksek kar marjı olabilir ama işletme giderleri de yüksek oluyor. İstanbul, İzmir, Ankara, Gaziantep merkezli yerli kahve markaları, her geçen gün büyüyen bu pazardan daha fazla pay alabilmek için şube açma yarışına girmiş durumda. Kahve Deposu, Kahve Durağı, Kahve Diyarı, Neşve Çay-Kahve Evi, Kahveci Hacıbaba, Gönül Kahvesi ve Kocatepe Kahve Evi franchising sistemiyle yeni şubeler açıyor.
TEMALI EĞLENCE-DİNLENCE
Alışveriş merkezlerinin eğlence-dinlence alanları yoğun ilgi görüyor. Bu ilgi de beraberinde birçok yatırım fırsatı getiriyor. Örneğin, AVM?lerde çocuklara kum boyatan, çikolata yaptıran standlar oldukça iyi iş yapıyor. Yine hemen her AVM?de sinemalar, bowling salonları, karting pistleri açılıyor. 5 hatta 7 boyutlu sinemalar yayılıyor.
Kar pisti, akvaryum gibi eğlence temalarını öne çıkaran işletmeler daha çok ilgi görüyor. Bu alanda başarılı olan markaların çoğu kendi şubelerini açıyor. Aralarında franchise verenler de var.
SPORDA İHTİSAS DÖNEMİ
Kadınlara özel spor salonları, ofis çalışanlarına özel yoga programları, hamileler, osteoporoz hastaları, omurga problemi olanlara yönelik pilates merkezleri… Artık 7?den 70?e herkes için etkili, uygun spor ve sağlık merkezi bulmak mümkün. Türkiye?de büyük küçük yüzlerce spor ve sağlık merkezi faaliyet gösteriyor. Sektör henüz yeterli büyüklüğe ulaşamasa da Türk insanının bu alana yönelen bir ilgisi olduğu açık. Üstelik bu tür merkezlerin kurulum maliyeti sanıldığı kadar yüksek değil. Hatta bu alanda kendini kanıtlamış yerli ve yabancı zincirlerden franchise aldığınız takdirde hem riski düşürüp hem de birçok konuda destek de sağlayabilirsiniz.
0-14 PAZARI İLGİ ÇEKİYOR
Sadece çocuk ve gençler için kendi markalarıyla konsept mağazalar açan şirketlerin sayısı her geçen gün artıyor. Artık organik kıyafetlerden yaratıcı yeni nesil oyuncaklara, çocuk mobilyasından krem ve bakım ürünlerine kadar birçok farklı konseptte mağaza görmek mümkün. Çocuk ve genç alanında uzmanlaşan, 0-14 yaş arası bebek ve çocuklara özel ürünleriyle uzmanlaşan markalar franchising sistemiyle yeni şubeler açıyor.
Sektör temsilcilerine göre çocuk ve genç segmentinde büyüme potansiyeli oldukça fazla. Genele seslenmek yerine farklı yaş, cinsiyet ve yaşam tarzına sahip çocuklara ve gençlere yönelik özel tasarımlı konseptler geliştiren şirketlerin ürünlerine ilgi çok fazla.
YENİ NESİL RESTORANLAR
Geleneksel kafe-bar-restoran devri kapanıyor. Her anı rahat yaşatan, evinizdeymiş gibi hissettiren, kaliteli yemekler sunan mekanlar Türkiye?nin her yerini sarmaya başladı. Bu tarz işletmelere ilgi çok fazla. Örneğin, bu işin öncü markalarından Big Chefs?te hafta içi bile ancak rezervasyonunuz varsa yer bulabiliyorsunuz.
Özellikle dışa dönük yaşam tarzına sahip, trendleri takip eden kesimin mesken tuttuğu kafe-bar-restoran zincirlerinin her geçen gün yeni şubelerle büyüdüğüne tanık oluyoruz. Hatta işletmeler şu sıralar Türkiye sınırlarını da zorlamaya başladı. Pek çoğu yurtdışına yatırım yapma hazırlığı içinde. Bunlardan biri de Cookshop. Bahattin Demir ve Ayşe Kazancı?nın ortaklığıyla kurulan Cookshop, ilk yurtdışı yatırımını Londra?da yapmayı planlıyor. Sonraki hedefse THY?nin en çok sefer yaptığı Avrupa şehirleri ve Amerika?da yer almak…
KOZMETİK-KİŞİSEL BAKIM-SPA
Bir dönem genelde eczane köşelerinde ya da çok katlı mağazaların giriş katlarında kendine yer bulabilen kozmetik reyonları şimdi gösterişli mağazalarla yeni bir döneme adım atıyor. Artık alışveriş merkezlerinin prestijli bölümlerinde ya da şehirlerin işlek alışveriş caddelerinde birbiri ardına açılan kozmetik mağazalarına rastlamak mümkün. Bunun nedeni ise Türkiye?de kişisel bakım ürünlerine talebin her geçen gün artması. Watsons, Flormar, M.A.C Kozmetik gibi öncü markalar AVM?lerde, caddelerde birbiri ardına yeni mağazalar açıyor. Aralarında franchise verenler de var.
Türkiye?de güzellik merkezleri ve spa merkezlerine gidenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Uzmanlar 2013?te bu trendin daha fazla yayılacağı konusunda hemfikir.
HELAL PAZARI BÜYÜYOR
Başta gıda olmak üzere helal ürün ve hizmet pazarının küresel hacminin 2 trilyon dolara yaklaştığı tahmin ediliyor. En büyük ?helal? tedarikçileri ise ABD, Kanada, Brezilya, Yeni Zelanda, Avustralya, Tayland, Malezya, Filipinler, Endonezya, Singapur ve Hindistan olarak sıralanıyor.
Helal sertifikası Türkiye?de 2009 yılından itibaren önem kazanmaya başladı. Bu alandaki ilk adımı Aytaç Gıda atmıştı. O dönemde Türkiye?de ilgili kuruluş olmadığı için yurtdışından sertifika alınıyordu. 2011?den itibaren Türkiye?de de sertifika veriliyor. İslami usullere uygunluk anlamına gelen ?helal sertifikası? alan şirket sayısı hızla artıyor. Zeytin peynirden meyve suyuna, kozmetikten hijyen malzemelerine yüzlerce çeşit helal gıda sertifikalı ürün için Türkiye genelinde franchise ya da bayilik veriliyor.
SIRADIŞI GİRİŞİMLER
Türkiye?de bir ilke imza atarak farklı bir ürünü pazara sunan girişimcilerinde sayısı artıyor. Örneğin sadece tarçınlı rulo ve tarçınlı içecek satan Tarchy, 3 yıl gibi kısa sürede şube sayısını 14?e, cirosunu 3 milyon TL?ye çıkardı. Dubai?de ilk yurtdışı şubesini açan markanın ABD ve Avrupa?da büyüme planları var. Tarchy?nin kurucusu Can Öziş,?Şirketimizin başarılı olmasındaki en büyük etken Türkiye için farklı ve yeni bir lezzeti farklı bir biçimde tüketiciye sunmamız oldu. Sürekli kendimizi yenileyerek ürün yelpazemizi ve sunumlarımızı geliştirmeye özen gösterdik? diyor.
Bodrumlu kadın girişimci Tebessüm Kalfa?nın kurduğu Turgutreispazari.com da ilginç ve örnek bir girişim öyküsü. Büyük şehirlerde yaşayanların duyduğu çok önemli bir ihtiyaçtan yola çıkmış ve internet üzerinden taze meyve ve sebze ticaretine adım atmış. Kalfa önce siparişleri alıyor, sonra bahçesinden meyveleri toplatıyor ve hiç bekletmeden kargoyla ilgili adreslere gönderiyor. Siparişler en fazla bir günde teslim ediliyor.
Teknoloji şirketi Lukapu, dijital fotoğraf makineleriyle çekilen fotoğrafları istenilen ölçülerde kitap haline getirerek bu alanda Türkiye?de bir ilke imza attı. Şirket, şimdiye kadar 750 bin fotoğrafı kitap haline dönüştürerek rekor kırmış.
İnternet üzerinde el yapımı kadın ayakkabıları satan Buayakkabikacmaz.com, 5 milyon dolar ciro hedefliyor. Şirketin Facebook sayfasını sadece nisan ayında 60 bin kişi ziyaret etmiş…
ORGANİK FIRSATLAR
Sektör temsilcilerine göre Türkiye organik ürünler pazarında yeni bir döneme giriliyor. Üretimde epey bir yol alındı. Şimdi pazarda fark yaratanların kazanacağı dönem başladı. İşte bu dönemde çok cazip fırsatlar girişimcileri bekliyor. İsterseniz tanınmış bir markadan franchise alabilir ya da organik çiftliklerden temin edeceğiniz ürünleri pazara sunabilirsiniz. Üstelik sadece gıda değil artık bebek kıyafetlerinden oyuncağa, kozmetikten bulaşık deterjanına, mobilyadan şampuana yüzlerce çeşit organik ürün satabilirsiniz.
Dr. Mustafa AYDIN / UFRAD Genel Başkanı: ?Franchising, standart kaliteyi garanti ediyor?
Dünyada hizmet sektörü çok hızlı büyüyor. Bu gelişme doğal olarak franchising sistemine de yansıyor. Artık müşteri zamanı etkin kullanma derdinde. En kısa zamanda kaliteli mal veya hizmet satın almak istiyor. Bu yüzden de kalitesini ve markasını kabul ettirmiş firmalara yöneliyor. İşte bu aşamada franchising sisteminin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Zira bu sistemi kullanan markalar standart bir kalitede hizmet sunmayı garanti ediyor. Sistem yatırımcıya, marka sahibinin yıllarca kurumsallaşmak için çalıştığı bilgi birikimini altın tepside sunuyor.
UFRAD olarak franchise veren zincirlerin gelişmesine katkı sağlamak için eğitimler veriyoruz. Önümüzdeki dönemde ekonomik anlamda büyük potansiyele sahip olan franchising sistemine daha fazla girişimcinin dahil olarak, kendi işini kurmasını bekliyoruz.
Dursun İNANIR / İnanır Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı: ?Yeni spa işletmecilerine ihtiyaç var?
Türkiye?de spa merkezlerine gidenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Bu tür merkezler adeta günlük hayatın içine girdi. İnternet sitelerinde spa uygulamaları ve masaj satışları neredeyse yeme içme satışlarıyla başa baş gidiyor. Ancak spa?ların müşterileri arasında hala turistlerin sayısı çok fazla.
Genel bir bakışla bile bu pazarın çok büyüyeceğini söylemek mümkün. Örneğin, İstanbul ve Anadolu’da çok miktarda otel yapılıyor. Bu otellerin hepsinde spa merkezi açılacak. Bu merkezleri işletecek girişimcilere ihtiyaç olacak.
Güzellik merkezlerine gidenlerin sayısı da artıyor. Görünümüne önem veren, bakımlı ve genç görünmeyi isteyen kişiler için gittikçe daha fazla önem kazanıyor. Botoks, dolgu gibi medikal uygulamaların yanında cildin kalitesini artırıp fonksiyonlarını desteklemek üzere etkili cilt bakımları ve kozmetik kullanımı gün geçtikçe artıyor. Aynı şey vücut şekillendirme için de geçerli. Kozmetik firmaları da ilerleyen teknolojinin ışığında doğanın sırlarını daha etkin bir biçimde cilde aktarıyor. Tüm dünyada giderek artan trend doğal yöntemler ve ameliyatsız çözümlere daha fazla yönelmek şeklinde. 2013?te Türkiye’de de bu trendin daha fazla yayılacağını düşünüyoruz.
Giles DEAN / Jatomi Türkiye CEO?su: ?Fitness?ın büyüme potansiyel çok yüksek?
Türkiye?de 1 yıl içinde yaklaşık 24 milyon euro?luk yatırımla 12 kulübe ulaştık. Bu, Jatomi?nin uluslararası operasyonları içerisindeki en büyük yatırımı oldu. 5 yılda 200 kulübe ulaşmayı hedefliyoruz.
Türkiye çok genç bir nüfusa sahip. Büyüme potansiyeli çok fazla. Bu potansiyel beni çok etkiliyor ve kulüplerimize yoğun ilgi de doğru yolda olduğumuzu gösteriyor. 2013?le birlikte İstanbul?un dışına çıkmaya başlayacağız. Büyüme sürecinde devamlılığı sağlamak için sürdürülebilirlik modelini uyguluyoruz. Bu anlamda Türkiye? de çok ciddi potansiyele sahip şehirler var. Şu anda bunları inceliyor ve yatırım planlarımızı oluşturuyoruz.
Sertaç AKYÜZOL / Lavazza Türkiye CEO?su: ?Kahve pazarı yüzde 100 büyüyecek?
Önümüzdeki 5 yıllık dönemde kahve pazarının yüzde 100 büyümesi bekleniyor. Evde kahve tüketiminde önemli bir artış beklenmiyor. Ancak ev dışı tüketim yani kahve zincirlerinde yüzde 100 büyüme bekleniyor. Hızlı kentleşme sonucu ileriki dönemlerde kahve satışları daha da artacak. Ofislerde çalışan kişi sayısının yoğun ve buna bağlı olarak kahve tüketiminin fazla olduğu kentsel alanlar ürün çeşidinin en bol olduğu yerler olacak. Türkiye?de yılda 5 bin ton öğütülmüş kahve, 4 bin ton çekirdek kahve ve 20 bin ton hazır kahve tüketiliyor. Pazarın yıllık hacmi ise 390 milyon TL civarında.
Ferda KERTMELİOĞLU / Dünya Girişimcilik Organizasyonu Türkiye Başkanı: ?E-ticaret yeni sektörlerle büyüyecek?
Mobil yaşam, e-ticaret, yeşil ekonomi, mikrobiyoloji, savunma sanayii, güvenlik, finans ve turizm 2013?ün girişime en elverişli sektörleri olacak. Bu sektörlerde müthiş iş fırsatları var. 2013?de bu alanlara yönelen girişimlerin artacağını düşünüyorum.
Tabii girişimciliğin bir de destek yanı var. Özellikle devlet tarafından akredite edilen ?melek yatırımcı? sayısının artması, genç girişimcilerin risklerini asgariye indirerek ve önlerini daha net görerek sektöre girmelerine olanak sağlayacak.
Öte yandan, Türkiye?de e-ticaretin hala girmediği sektörler de var. Girişimcilere bu alanlara odaklanmalarını öneriyorum.
Ömer BİLGE ERSOY / ArcadeMonk Genel Müdürü: ?Sanal oyun pazarında büyük fırsatlar var?
Dünya oyun piyasasının yıllık hacmi 65 milyar dolar civarında. Türkiye oyun pazarının büyüklüğü ise 2012?de 250 milyon dolarlara ulaştı. Türk oyuncularının kişi başı harcama tutarı, tahmini pazar büyüklüğü üzerinden gittiğimizde aylık 1 doların altında çıkıyor. Bu tutara ücretsiz oynanan oyunlar ve bu tür oyunların oyuncuları da dahil. Sosyal oyunlar özelinde baktığımızda ise rakam daha da düşük. Harcama tutarları ABD, İngiltere, Almanya, Fransa gibi oyun sektörünün gelişmiş olduğu ülkelerin ortalamalarının yüzde 10’u civarında.
Kısa bir süre öncesine kadar Türkiye’de oynanan oyunların çoğu yurtdışında üretiliyordu. Üretim konusunda özellikle son 2 yılda ciddi yatırımlar yapıldı. Şimdi teker teker ürünler piyasaya çıkıyor. Buradan yola çıkarak 2013 yılında çok sayıda yerli üretim oyun görebileceğimizi söyleyebiliriz.
Özgür GÜR / Çikolatasepeti.com Kurucu Ortağı: ?Online alışverişle büyüyoruz?
Türkiye?de halen her beş kişiden biri online alışveriş yapıyor. Bu oranın kısa sürede daha da artması bekleniyor. Online satış yapan çikolata markaları da bu gelişmeden payını alıyor. Pazar sürekli büyüyor, faaliyet gösteren şirketlerin sayısı artıyor. 2013?te pazarın yüzde 40 büyüyeceğini tahmin ediyoruz.
Online çiçekçilik firmalara ve yeni girişimcilere önemli fırsatlar sunacak. Buna karşılık kendini yenileyemeyen firmaların pazardaki etkileri azalacak. Çikolatasepeti.com olarak 2013?te 4 milyon kişiye ulaşmayı hedefliyoruz.
Gamze CİZRELİ / Big Chefs Kurucusu: ?Yeme-içme en hızlı büyüyen sektör olacak?
Türkiye?de dışarıda yeme-içme alışkanlığı her geçen gün artıyor. Çünkü hayat artık çok erken saatlerde başlıyor ve çok hızlı akıyor. Çalışma hayatında kadın nüfusunun artmasıyla dışarıda yeme içme lüksten ziyade bir ihtiyaç, alışkanlık ve sosyalleşme halini aldı. Özellikle gençlerin gastronomiye merakı arttı, bilinçli tüketici sayısı gün geçtikçe çoğalıyor. İnsanlar artık ne yediklerinden ziyade yemeğin tarifini nasıl pişirildiğini de merak ediyor, öğrenmek istiyor.
2010?da Türkiye genelinde dışarıda yemek yeme sıklığı ayda birdi. 2011?de ikiye yükseldi. 2012?de ise üçe yaklaştığını görüyoruz. İstanbul?da haftada 3 gün dışarıda yemek yiyenleri sayısı hayli yüksek. Ancak dünya geneline bakıldığında hâlâ düşük.
Türkiye?deki restoranların yıllık cirosu 7 milyar dolar civarında tahmin ediliyor. Oysa sadece New York?ta bu sektörün hacmi 21 milyar dolar. Barselona?dan bile gerideyiz. Dolayısıyla bu sektör her geçen yıl daha da büyüyecek. Bu nüfusla ve bu rakamlarla önümüzdeki 5 yılda en hızlı büyüyen sektörlerden biri olması kaçınılmaz. 2013?te ise yüzde 30 büyüme öngörüyorum.
Volkan KESKİNOĞLU / ICM Global Başkanı: ?Markalarımız yurtdışında büyüyecek?
Son dönemde özellikle gıda markalarımızın yurtdışı atağına tanık oluyoruz. Gıda şirketlerinin yurtdışı açılımlarında çok dikkatli ilerlemesi gerekir. Sadece dağıtım kanallarını organize etmeleri yetmez. Aynı zamanda girdikleri pazardaki tüketici, damak tadı, yemek ve tüketim alışkanlıklarını önceden çok iyi tespit etmeleri gerekir. Özellikle Amerika, Japonya, İngiltere gibi gelişmiş pazarlara girmeden önce mutlaka güçlü bir pazarlama stratejisi belirlenmeli.
Yatırımcıların yeni gözdesi Çin gibi görünse de Kuzey Amerika da bu konuda iddialı. Dünya nüfusunun yüzde 4?ünü oluşturan Amerika, tüm mal ve hizmetlerin yaklaşık yüzde 26?sını üretiyor. ABD?nin gayri safi milli hasıla toplamı 14 trilyon, dünyanın gayri safi milli hasıla toplamı ise 54 trilyon dolar. Bunun anlamı ise dünyanın ekonomik etkinliğinin yüzde 26?sı ABD?de meydana geliyor.
Baybars ALTUNTAŞ / Melek Yatırımcılar Derneği Türkiye Başkanı – EBAN İcra Kurulu Üyesi: Avrupa?dan melek yatırımcılar geliyor
EBAN (Avrupa Melek Yatırım Federasyonu) verilerine göre 2012?de Avrupa?da melek yatırımcılar 4 milyar euro?luk yatırım yaptı. Bu alan Türkiye?de henüz emekleme aşamasında. Ancak 2012 devletin aldığı bir karar bu alanda müthiş bir ivme kazandıracak. Yapılan yeni yasal düzenlemeyle bu alandaki yatırımlara yüzde 75 vergi teşviği getirildi. Bu haliyle tüm dünyadaki en cazip melek yatırım teşvik sistemine sahip olan ülke olduk.
2013?te de Türkiye?ye melek yatırımcı akını olacak. Bu doğrultuda şimdiden önemli gelişmeler yaşanıyor. Örneğin EBAN, ilk kez Melek Yatırımcılar Kış Zirvesi’ni 2013 yılının ikinci yarısında İstanbul’da düzenleyecek. Türkiye’nin en büyük melek yatırım ağı Links Angel BAN’ın kuruluş çalışmaları da tamamlandı. Daha pek çok melek yatırım ağı kurulacak. İlk odaklanacakları sektörlerse yurtdışındaki örneklerine paralel olarak IT ve mobil teknolojileri olacak.
İsmail HAZNEDAR / Stratejik İşler Genel Müdürü: ?2013 temalı restoranların yılı olacak?
2013, girişimci ve yatırımcılar için temkinli bir yıl olarak değerlendiriliyor. Ancak bence büyüme odaklı gelişimlere sahne olacak. İşletmeler yatırımlarını büyütmeye çalışacak. Perakendecilik gelişimini ve dinamizmini koruyacak. Bu sektörde kredi faizlerindeki düşüş beklentisi ve kişi başına düşen gelirin yükselmesiyle olumlu performans bekleniyor. Büyüme sürecek, yeni alanlar gelişecek ve pazara yeni markalar sunulacak.
Otomotivde de önemli gelişmeler bekliyorum. 2015?te sektörün kapasitesinin yüzde 66 artışla 1.2 milyon üniteden 2 milyon üniteye çıkması bekleniyor. Böylece Türkiye, küresel otomotiv üreticileri arasında 10?uncu ülke konumuna yükselecek.
Oyun ve eğlence de yükselen sektörlerden. Şehirleşme, hızlanan günlük yaşam ve yeni jenerasyonun dinamizmi, eğlence ve oyunun hayatımızın her alanında dikkat çekici yer edinmesini sağlıyor. Yeme içme sektörü ise şu sıralar adeta paylaşılamıyor. Sektörün 2012 yılı cirosu yüzde 15 artışla 7 milyar dolara ulaştı. 2013?e özellikle temalı restoran konsepti damgasını vuracak. Eğitim sektörü ve yeni nesil gelişim fırsatları da yakından izlenmeli.
Para Dergisi
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.