Bu kitap çok ses getirecek, Türkiye?de yaşanan kolesterol tartışmalarına ışık tutacak! İlaç lobilerinin korkulu rüyası dünyaca ünlü bilim adamı Dr. Uffe Ravnskov kolesterol yalanlarını çürütüyor, gerçekleri açıklıyor. Kolesterol ilacı yazmış tüm doktorların, bu ilaçları kullanmış ya da kullanan tüm insanların mutlaka okuması gereken bir kitap!
Kolesterol Gerçeği kitabının önsözünde Prof. Dr. Canan Efendigil Karatay bakın ne diyor:
?Ölüm riski barındıran en tehlikeli ilaçların köylerdeki bakkallarda bile rahatlıkla ve sorumsuzca satılabildiği ülkemiz, senelerden beri tüm ilaç firmalarının cennetidir. İlaç firmaları kâr amaçlı ticari kuruluşlardır ve kâr amaçları için ellerinden geleni yapacaklardır, doğal olarak da yapıyorlar. Bu nedenle, yalnız ülkemizde değil, bütün dünyada ilaç firmaları küresel bir savaş içindedirler. Her türlü savaşta da biliyoruz ki önemli bir ilk? kural vardır. Herhengi bir savaşta ilk katledilen gerçeklerdir!
Kolesterolün en büyük düşman ilan edilmesi de tamamen gerçeklere aykırıdır ve büyük bir savaşın başlangıcı ve parçasıdır.Dostum Uffe, bağımsız, dürüst ve gerçek bir bilimadamıdır. Yaptığı araştırmalarla ve kaleme aldığı değerli kitaplarıyla kolesterol gerçeğini gözler önüne sermiştir. Gerçek bilginin ne olduğunu, bilgiye nasıl ulaşılması ve elde edilmesi gerektiğini incelikleriyle açıklamış ve anlatmıştır. Bu bağlamda görüş ve bilgileriyle bizleri aydınlatmış, bilgi penceremize en sağlıklı ışığı tutmuştur ve hâlâ tutmaktadır.?
Kolesterol Gerçeği, tıp dünyasına bomba gibi düşecek bir kitap. Türkiye?de de alevlenen ?Kolesterol hapları gerekli mi?? tartışmalarına yepyeni açılımlar getirmeye aday. Kitabın yazarı Dr. Uffe Ravnskov, hayatını kolesterol araştırmalarına adamış, konu hakkında en donanımlı doktorlardan biri. Dünyada kolesterole şüpheyle yaklaşanların lideri. Dr. Ravnskov bu kitabında kolesterolle ilgili yalanların nasıl canlı tutulduğunu anlatıyor, büyük bir tuzağı deşifre ediyor. Bilimsel araştırmaları ?bağımsız? bir gözle yorumluyor ve hepimizi uyarıyor:
?Yüksek kolesterolünüz yüzünden kaygılı mısınız? Kalp krizi geçirip ölmekten korktuğunuz için tereyağı ve peynirden uzak mı duruyorsunuz? Kolesterol düşürücü ilaç mı alıyorsunuz? Öyleyse, siz de günümüzün en büyük tıp skandalı olan kolesterol mitlerinin kurbanısınız. Daha kötüsü, yaşlandığınız için değil de, kolesterol tedavinizin zararlı etkileri yüzünden hafıza zayıflığı, kas güçsüzlüğü ya da iktidarsızlık gibi rahatsızlıklardan muzdarip olma riskiniz de çok fazla. Bana inanmıyor musunuz? Merak etmeyin doktorunuz da inanmıyor, çünkü bütün uzmanlar kolesterolün düşürülmesi gerektiğini ve kolesterolü düşürmek için yapılan bu müdahalelerin hiçbir zararı olmadığını söylüyorlar. Ne yazık ki yanılıyorlar. İşin gerçeği bu kitapta!?
Dr. Uffe Ravnskov Kimdir?
Uffe Ravnskov 1934 yılında Danimarka?nın Kopenhag şehrinde doğdu. 1961 yılında Kopenhag Üniversitesi?nden tıp doktoru olarak mezun oldu ama vaktinin çoğunu İsveç?te klinisyen ve araştırmacı olarak geçirerek, Lund Üniversitesi?nden Doktora derecesini aldı. Kolesterol kampanyasını eleştiren 100?den fazla makale ve yazı yayımladı, bunların birçoğu önemli tıp dergilerinde yer aldı. İki uluslararası bilim ödülü ile onurlandırıldı. Bugün, dünyanın her yanından 100?den fazla araştırmacı ve üniversite mezununu içeren bir organizasyon olan Kolesterole Kuşkuyla Bakanların Uluslararası Ağı THINCS?in (www.thincs.org) kurucusu ve sözcüsüdür.
Kitaptan Çarpıcı Bölümler:
Bu kitabı bitirdiğinizde, yüksek kolesterolün iyi olduğunu anlamış olacaksınız.
Kanda biraz fazla kolesterol bulunmasının ölümcül hastalıklara yol açacağı fikri bana, sararmış parmakların akciğer kanserine neden olacağını ya da yangınların aslında itfaiyeciler tarafından çıkarıldığını ileri sürmek kadar saçma gelmişti.
Kendi kararınızı kendiniz verin. Bu kitabı yazmaktaki amacım, kolesterol ile ilgili bilinenlerle çelişen araştırmaları görmezden gelerek, önemsiz bulguları çarpıtıp abartarak ya da eleştiren bilimadamlarının çalışmalarını görmezden gelerek beyazın nasıl siyaha dönüştürüldüğünü sergilemektir.
İnsanların, eninde sonunda ölümlerine neden olacak, zehirli bir molekül üretecek biçimde tasarlandıklarına gerçekten inanıyor musunuz? Anne sütünde temel olarak bulunan yağ (yani kolesterol) bebek için zehirli olabilir mi?
Kolesterol olmadan hücre duvarları ve sinir lifleri oluşamaz. Ayrıca, seks ve stres hormonu gibi bazı önemli molekülleri de kolesterolün yapısını bir parça değiştirerek üretiriz. Aynı yöntemle, deri hücrelerimiz güneşten de yardım alarak D vitamini üretir. Kolesterol, beyin için de hayati öneme sahiptir. Onsuz iyi düşünemeyiz. Kolesterol, beyin hücreleri ve bütün sinir lifleri tarafından önemli bir yapıtaşı olarak kullanılır. Ayrıca, sinir uyarılarının yapımında ve iletilmesinde gereklidir ve önemli rol oynar. Bu nedenle, beynin vücudumuzdaki en yüksek kolesterol konsantrasyonuna sahip olması şaşırtıcı değildir.
Kolesterol bakımından en zengin besin kaynağının yumurta olması, kolesterolün önemini açıkça ortaya koyar: Çünkü sağlıklı bir canlının, dünyaya gelmesi için çok fazla miktarda kolesterol gereklidir. Kolesterol o kadar önemlidir ki, bütün hücreler kendi kendilerine kolesterol üretebilir. Aslında yiyeceklerden aldığımız kolesterolün, üç beş kat fazlasını her gün kendimiz üretiriz. Eğer yediklerimizden aldığımız kolesterol az ise kendi kolesterol üretimimiz artar; hayvansal besinler tükettiğimizde ise kendi kolesterol üretimimiz azalır. İşte bu nedenle kan kolesterolünü diyetle kontrol etmek ve azaltmak çok zordur.
Yüksek kolesterol bir hastalık olarak kabul ediliyor ve hemen düşürülmez ise kalp krizinin kapıda olduğu söyleniyor. Kolesterolün vücuttan çıkarılıp atılması da olanaksızdır! Yüksek kolesterol, gerçekten de damar sertliğine ve kalp krizine neden oluyorsa, istisnasız hepimiz için bir tehlikedir. Yıllardır uzmanlar bize bunları söylese de, bu sözler doğru olmaktan çok uzaktır. Framingham çalışmasını yürüten araştırıcılar, bu fikri ilk kez ortaya atmışlardır. Araştırma başladıktan otuz yıl sonra katılımcılar ve kayıtlar incelendiğinde ne buldular biliyor musunuz? Herhalde bilmiyorsunuzdur, çünkü bundan hiç söz edilmez. Projenin başladığı zaman kolesterolü yüksek olan ve kırkyedi yaşından büyük olan katılımcılar, düşük kolesterollü olan aynı yaş grubundaki kişiler kadar, hatta daha da uzun yaşadılar.
Yüksek kolesterol seviyelerine sahip olan yaşlı insanların düşük kolesterollü yaşlılardan daha uzun yaşadığını gösteren en az yirmi çalışma bulunuyor. Japonya?da da, yüksek kolesterolün daha genç yaştakiler için bile faydalı olduğunu gösteren geniş kapsamlı bir çalışma yapıldı. Kırk ya da daha ileri yaştaki 20.000?den fazla kişiyi kapsayan araştırmada, kolesterolü 180 mg/dl?den (4,65 mmol/l) düşük olanlar arasında ölüm oranı daha yüksek olarak bulunmuştur. En yüksek ölüm oranı ise kolesterolü 140mg/dl?nin (3,63 mmol/l) altında olanlar arasında görülmüştür. Statin tedavisinin kanser riskini artırdığı birkaç araştırma ile gösterilmiştir. En az otuz çalışma da, düşük kolesterolü olan kişilerin, normal ya da yüksek kolesterolü olan kişilere oranla, kansere yakalanma risklerinin daha yüksek olduğunu gösterilmiştir. Statin taraftarları ise hala kolesterolü düşüren statinlerin, kanseri önlediğini iddia etmeye devam ediyorlar. Düşük kolesterolün kanser riskini artırma olasılığı gerçeğini nasıl örtbas edebilirler, bu nasıl bir cesarettir?
Kitabın bütününü sabırla okuduysanız ve kolesterolünüz yüksekse; artık bunu dert etmeyeceğinize eminim. Tereyağlı, peynirli ve kremalı eski yiyeceklerin yeniden tadını çıkarmaya başlayabilirsiniz. Peki, kalp krizine ya da inmeye karşı nasıl korunacağız? Bunun en iyi ve en kolay yolu, bağışıklık sistemimizi güçlendirmek ve zayıflatan her türlü olay ve toksinlerden uzak durmak ve sık sık enfeksiyon hastalıklarına yakalanmamak için elimizden geleni yapmaktır.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.