10 bini doğrudan olmak üzere 90 bin kişiye iş sağlayan, 3.6 milyar TL yıllık büyüklüğe ulaşan su piyasasında ulusal ve uluslararası 100?ün üzerinde şirket faaliyet gösteriyor. Ancak son günlerde hijyen sorunuyla gündeme gelen sektörde konsolidasyon kaçınılmaz görünüyor…
İDRİZ ÇOKAL>>Türkiye son yılların en sıcak yazını geride bırakmak üzere. Malum sıcaklarda serinlemenin ve sıvı kaybının en sağlıklı yolu bol bol su tüketmek. Ancak bu yaz suyla ilgili yaşanan hijyen tartışmaları piyasada deyim yerindeyse bomba etkisi yarattı. Öyle ki son yıllarda günlük hayat için olmazsa olmaz haline gelen damacana suların kullanımı tartışma konusu haline geldi. Belediye başkanları klasik olarak ?Musluk suyu damacanadan daha temiz? açıklamaları yaptı.
Musluk suyu daha çok günlük temizlik ihtiyacında kullanılsa da içme suyunda durum çok farklı. İçimde ambalajlı sular tercih ediliyor. Giderek de kullanımı yaygınlaşıyor.
3.5 milyar TL?lik pazar
Türkiye su piyasası her yıl büyüyerek gelişimini sürdürüyor. 2007 yılında 8.1 milyar litre olan şişelenmiş su pazarı 2011 sonu itibariyle 9.9 milyar litreye ulaşmış durumda. Bu yıl ise 10.3 milyar litre bekleniyor.
Ambalajlı su tüketiminin yüzde 66?sını damacanalar oluşturuyor. Pet şişeler yüzde 33, cam şişelerse yüzde 1 pay alıyor. Son dönemde öne çıkmaya başlayan cam şişelerin daha çok yüksek gelir grubu (A ve A plus) tüketici kitlesince tercih edildiğini belirtelim.
2007?de 2.5 milyar TL büyüklüğe sahip olan su piyasası 2011 yılını 3.4 milyar TL?yle kapattı. Bu yıl ise 3.6 milyar TL?ye ulaşması öngörülüyor. Sektörün yıllık ihracatı ise 25 milyon dolar civarında.
?Elenme kaçınılmaz?
Su piyasasında uluslararası, ulusal ve yerel yüzün üzerinde firma faaliyet gösteriyor. Bu şirketlere ait Sağlık Bakanlığı’ndan ruhsatlı 288 ambalajlı su tesisi bulunuyor. Söz konusu tesislerin 224’ü kaynak suyu, 50’si doğal mineralli su, 14’ü içme suyu tesisi olarak faaliyet gösteriyor. Üretim ise İstanbul, İzmir, İzmit, Adapazarı ve Bursa’da yoğunlaşıyor. 10 bini doğrudan, 80 bini dolaylı olmak üzere 90 bin civarında insana ekmek kapısı sağlayan piyasada halen yüzde 40 kapasitelerle çalışılıyor. Buna rağmen ciddi bir rekabet söz konusu. Her firma satışlarını artırabilmek için ayrı ayrı kampanyalar düzenliyor. Piyasada 19 litrelik damacanalar 3 ile 11 TL arasında fiyatlarla satılıyor. Bu fiyat aralığı da rekabetin ne denli yoğun olduğunu gösteriyor.
Ambalajlı Su Üreticileri Derneği (SUDER) Başkanı İsmail Özdemir, sektörde konsolidasyonun kaçınılmaz olduğunu düşünüyor. Gerekçesini de şöyle ekliyor: ?Her ne kadar sektörde büyüme potansiyeli olsa da bir konuda uyarı yapmak durumundayız. Ambalajlı su sektöründe mevcut endüstriyel kapasite kullanım oranı yüzde 40?lar seviyesinde. Ambalajlı su tüketimi hızla artsa da sektör mevcut kurulu kapasiteyle bu ihtiyacı fazlasıyla karşılayabilecek durumda. Bu sebeple sektörde yeni yatırım yapacak olanlar bir değil iki kere düşünmek zorunda. İnanılmaz bir rekabet söz konusu. Konsolidasyon yahni bir elenme kaçınılmaz.?
Cam için erken mi?
SUDER Başkanlığı?na bu yılın başında seçilen İsmail Özdemir, aynı zamanda Dağdelen Minarelli Doğal Suları?nın sahibi. Tekirdağ?ın Saray ilçesindeki Istıranca Ormanları?ndaki tesislerinde yıllık 120 milyon litre kapasiteli bir tesisi bulunuyor. 19 litrelik polikarbon ve 8 litrelik cam ve pet ambalajlarda su satışı yapıyor. Cam ambalaja ilginin sınırlı da olsa artış eğilimine girdiğini söyleyen Özdemir?in pazarla ilgili değerlendirmesi şöyle:
?Son dönemlerde cam şişeye tüketici nezdinde sınırlı bir ilgi var. Nitekim bu ilgi de sektörlerdeki bazı firmaların cam şişe yatırımları yapmalarını sağladı. İlginin azlığı nedeniyle kısa vadede bu alanda fazla yatırım beklenmemeli. Halen cam şişe cirosunun önemli bir kısmı maden suyu segmentinden kaynaklanıyor. Bu yüzden artan ilgiyi ambalajlı sularda cama dönüş olarak isimlendirmek olanaklı değil. Kaldı ki halen kullanılmakta olan polikarbon ve pet ambalajların sağlık açısından herhangi bir sorun oluşturduğunu düşünmüyoruz.?
Sektörün lideri Sırma
Sırma, su piyasasının en hareketli gruplarından. Sektöre 2004 yılında giren gurup, 2010?da pazar liderliğine oturdu. Geçen yıl 400 milyon şişe ve 10 milyon damacana satan Sırma, bu yıl 500 milyon şişe ve 15 milyon damacana satışı hedefliyor.
Sırmagrup, Prof. Dr. Osman Müftüoğlu?yla birlikte sağlıklı su kullanımı konusunda ciddi bir kampanya yürütüyor. Grup, bu yaz Sırma Exlusive ile cam şişeye önemli bir yatırım da gerçekleştirdi. Sapanca?da 2 adet şişeleme tesisi bulunuyor. Geçen yıl Burdur?da 20 milyon euroya yeni bir fabrika yatırımı daha yaptı. Sırma Grup Yönetim Kurulu Başkanı Davut Dişli, 2011 yılında 190 milyon TL ciro yaptıklarını, bu yılki hedeflerinin 250 milyon TL olduğunu açıklıyor. 35 ülkeye de ihracat yaptıklarını hatırlatan Dişli, bu sayıyı önümüzdeki bir iki yılda 50?ye çıkaracaklarını açıklıyor:
?İhracatımızın ciro içindeki payını yüzde 5?ten 10?a çıkarmak istiyoruz. Sırma Bu yıl 24 milyon şişe Exclusive su, 9 milyon şişe de Sırma Exclusive Turkuvaz maden suyu satmayı hedefliyoruz. Sırmagrup geneli için 2012 ve sonrasında projeksiyon olarak ortalama yüzde 20-25 büyüme öngörüyoruz. Sırmagrup olarak son 2 yılda da suda yüzde 80 büyüme sağladık. Yeni yatırımlarımızı marka üzerine yoğunlaştırmış durumdayız.?
Su kaynağında da lider
Su markalarının en önemli sorunlarından biri kaynak sıkıntısı. Büyümek isteyen markalar kıt su kaynakları nedeniyle sıkıntı yaşayabiliyor. Ancak Davut Dişli?ye göre Sırma Su bu sorunu kökünden çözmüş. Sakarya bölgesinde yaptığı kaynak operasyonuyla 30 yılını garanti altına almış. Dişli, bu konuda oldukça iddialı konuşuyor:
?Sakarya bölgesinde ciddi kaynak sahibiyiz. Bugün bırakın kendi ihtiyacımızı, talep olması halinde diğer markalara da su sağlayabilecek konumdayız. 2 yıldır çok kapsamlı bir kaynak kiralama yaptık. Büyüme planları yapan bir çok marka bizim kapımızı çalmak zorunda. Türkiye?nin en büyük kaynakları bizde. Bizim konumumuzda olan ikinci bir firma yok.?
Pınar özel ürünlere yöneldi
Pınar Su, Türkiye?nin TSE belgeli ilk su markası. 1984 yılından bu yana faaliyet gösteriyor. Su piyasasının önemli aktörlerinden olan Pınar Su, özel tasarımlı cam şişeleri ve çocuklara özel pet şişeleriyle öne çıkıyor. Pınar Su Genel Müdürü Hüseyin Karamehmetoğlu, su piyasasının oldukça hareketli bir sezon geçirdiğini belirtiyor. Satışların perakende, ev ve ev dışı tüketimde ciddi artışlar yaşandığını belirten Karamehmetoğlu, yeni ürünler ve hedeflerle ilgili şu bilgileri veriyor:
?Pınar olarak tüketicilerimizin beklentileri, talepleri doğrultusunda hareket ediyor ve hedeflerimizi bu doğrultuda yeniliyoruz. Düzenli olarak yeni ürün ve yenilenen ambalajlarımızla pazardaki pozisyonumuzu geliştiriyoruz. Örneğin çok yakın bir zamanda Pınar Yaşam Pınarım 0.5 litrenin çocuklara özel bir tasarımını piyasaya çıkardık.1 litre ambalajımızda 2012 yılına girerken pazara sunduğumuz yeni ürünümüz. Özel tasarım cam şişe ürünlerimizle raflarda yer almaya başladık. 2012 yılı ilk yarıyı hedeflerimiz paralelinde tamamladık, gelecek dönemde de yapacağımız çalışmalarla Türkiye?nin ilk ambalajlı su markası olarak; sektördeki öncü ve yenilikçi konumumuzu sürdürmeyi hedefliyoruz. 2011 yılında ciro bazında bir önceki yıla göre yüzde 18 oranında büyüdük. Yıl içinde ortalama 500 kişiye istihdam sağlıyoruz. Bayilerimiz, iş ortaklarımız, lojistik ağımız, satış kanallarımızda çalışanlar ile çok daha fazla kişiye istihdam yaratıyoruz.?
Elmacık da iddalı girdi
Su sektörüne en son yatırım POLSAN (Polis Bakım ve Yardım Sandığı Vakfı) tarafından yapıldı. ?Elmacık? markasıyla piyasaya adım atan POLSAN şirketlerinden Atasu, Adapazarı Hendek’teki üretim tesisine 32 milyon TL?lik yatırım yaptı. AOÇ (Atatürk Orman Çiftliği) ile de marka ortaklığı yapan Atasu?nun tesislerinde hijyen maksimum seviyede tutulmuş ve masraftan kaçınılmamış. Atasu Genel Müdürü Cevat Kabataş, suyu kaynağında şişeleyeceklerini ve hiçbir kimyasal süreçten geçirmeyeceklerini söylüyor. Piyasada satılan kaynak sularının yüzde 90’ının ozon içerdiğini ve bu şekilde orijinalliğinin bozulduğunu söyleyen Kabataş, sözlerini şöyle sürdürüyor:
?Hendek’te 12 bin metrekaresi kapalı olmak üzere toplamda 70 bin metrekare olan fabrikamızda özel bir sistem kurduk. Normal şartlarda su havayla temas ettiği anda kirlenmeye başlar. Kaynağında ise temizdir. Biz kaynağından şişeleme yapacağız. Bu şekilde de suyun kirlenmesini önleyeceğiz. Hijyen koşullarını maksimumda tuttuk. Bu fabrikayı 20 milyona da kurabilirdik ancak sağlık bizim için daha önemli. Bu yönümüzle fark yaratmak istiyoruz. AB standardına göre bir su dolum tesisinde 10 bin mikroorganizma varsa o tesiste sağlıklı üretim yapabilir. Bir ameliyathanede bin mikroorganizma şartı var. Biz 100 mikroorganizmada üretim yapıyoruz. BPA’sız üretim yapan bizim dışımızda hiçbir firma yok. BPA’lı damacana 90-100 kez dönebilirken, biz 30 kez döndürebiliyoruz. Bu sebepten fiyatlarımız piyasanın biraz yukarısında olacak ama biz her şeyden önce tüketicinin sağlığını düşünüyoruz.?
Bayi ağını yeni oluşturmaya başlayan Elmacık markası iş ortakları da arıyor. Türkiye genelinde bayilikler vereceklerini söyleyen Kabataş, ?Günde 80 damacana satan bir bayi aylık net 4 bin 500 TL gelir elde edebilir. Bayi transferi yapmıyoruz. Tamamen kendimiz sıfırdan kuruyoruz? diyor.
Koç, Pürsu?yla döndü
Koç Holding, su sektöründe Pürsu markasıyla rekabet ediyor. Aygaz?ın bayileriyle tüketiciye ulaşan Pürsu?nun Sapanca ve Aydın Nazilli?de su kaynakları bulunuyor. ?İki Pürsu alana bir Pürsu bedava? kampanyası yürüten markanın hedefi ilk sıralarda yer almak. Aygaz Satış Genel Müdür Yardımcısı Tufan Mut, markanın hedeflerini şöyle açıklıyor:
?Pürsu Aygaz?ın su markası, Sapanca ve Nazilli?deki kaynaklarımızdan suyu temin ediyoruz. Su işini Marmara, Ege ve Akdeniz?de başladık. Kısa süre içinde, su sektörünün ilk sıralarında yer almayı öngörüyoruz. Geniş ve dağıtım işini iyi bilen bir ekibe sahibiz. Sırada diğer bölgelerimiz var. Adım adım tüm Türkiye?ye yayılacağız. Ürün kısmında, mevcut kaynaklarımıza, ilave yeni kaynak yatırımları ile dağıtım alanımızı genişletmeyi planlıyoruz.?
17 bin 700 çocuğa ulaştı
Saka, Sabancı Holding ile başladığı yolculuğunu Yıldız Holding ile devam ettiriyor. Yıldız Holding İçecek Grubu Başkan Yardımcısı Ali Sözen, sezona hızlı başladıklarını, fabrikaların 7/24 tam kapasiteyle çalıştığını söylüyor. Satışların hedeflerin üzerinde gittiğini söyleyen Sözen, düzenlenen kampanyalarla ilgili şu bilgileri veriyor:
?Saka markamızın 8.2 yüksek ph seviyesi ve doğal minerali içeriğine yönelik bilgilendirme yaparak su tüketimi konusunda kamuoyunu bilinçlendirmeyi hedefledik. TV ve radyo reklam kampanyalarımızı da bu doğrultuda planladık. Tüketicilerimize birebir kapı ziyaretleri gerçekleştirerek Saka markamızın tanıtımı yapıyoruz. Bunun yanında 2010?dan beri uyguladığımız Sünger Bob karakterli 330 ml ürünümüzle anaokulu ziyaretleri ile toplamda 17 bin 700 çocuğa ulaşarak su içme alışkanlığını erken yaşlarda kazandırmaya çalıştık.?
Su fiyatlarıyla ilgili de değerlendirme yapan Ali Sözen, ?Satış noktalarında yer alan ortalama fiyatlar 0.5 litre için 45-50 kuruş. 1.5 litre için 90 kuruş, 5 litre için 1.70 ile 1.90 aralığında. Saka fiyatlarında bu yıl enflasyonun altında fiyat artışı yapıldı. Pazardaki ulusal markalara paralel bir tüketici fiyatı oluşturuyoruz? diyor.
Cam şişeye hücum
Türkiye?nin en eski su markalarından Vakıf Taşdelen?in kaynağı, İstanbul?un Taşdelen ormanlarında bulunuyor. 1582 yılında Sultan 2. Selim?in eşi Afife Nurbanu tarafından vakfedilen bu kaynak, yakın zamana kadar Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından işletiliyordu. 2010 yılında 25 yıllığına Dentur Avrasya?ya devredildi.
Dentur Avrasya Yönetim Kurulu Başkanı Şenol Morgül de genel olarak damacanaların sağlıklı olduğunu düşünmekle beraber, son tartışmaların cam şişeye yönelimi artırdığına dikkat çekiyor. Kanıt olarak da Taşdelen?in cam şişelerine talebin adeta patlamasını gösteriyor. Şenol Morgül, Taşdelen?in de önümüzdeki döneme yönelik planlarını cam şişe üzerinde yoğunlaştırdığını açıklıyor:
?Damacanadaki hijyen krizinden sonra cam şişe ve cam damacanalara yönelik ciddi bir ilgi artışı yaşadık. Biz halen halen 3 litrelik cam şişelerde su satıyoruz. Şimdi 1 litrelik cam şişe de çıkaracağız. Daha sonraki aşamada 8 litre ve daha üzeri ebatlarda cam şişelerimiz olacak. Bu alanda öne çıkmak istiyoruz. Halen yıllık 2.5 milyon cam şişe, 1.5 milyon da damacana satışımız var. Zaman içinde satışlarımızın yarısını cam şişenin oluşturmasını planlıyoruz.? dedi.
PARA DERGİSİ
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.