Türk Diabet Cemiyeti ve  Obezite Araştırma Derneği Başkanı Prof. Dr. Nazif Bağrıaçık, Karatay, Taş Devri, Tabiat Ana gibi isimlere sahip olan beslenme modellerinin bilimsel temele dayanmadığını söyleyerek, halkın bu diyetleri uygulamaktan şiddetle kaçınması gerektiğini belirtti.

Son aylarda beslenme ve sağlık ilişkili pek çok yayında adı geçen bu diyetlerin halka anlamsız bir şekilde sunulmasının son derece etik dışı bir dayatma olduğunu, bu diyet modellerinin bilimsel bir temele dayanmadığı gibi, uygulanmış ve alınmış hiçbir bilimsel sonucunun da olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Nazif Bağrıaçık, beslenme biliminin kişiye özel olduğunun altını çizdi.

Prof. Dr. Nazif Bağrıaçık konuşmasında,” Derneklerimiz ve Vakıflarımızın,  Üniversitelerimizin, Beslenme ve Endokrinoloji servislerinde  yarım asırdır uygulanan kalp-damar hastalıkları, diyabet ve diğer endokrin hastalıklarına “bilimsel verilerin ışığında  uygulanan  tedavi ve beslenme” şekillerine tamamen ters olan bu iddiaları kabul etmesi imkansızdır”dedi.

“Çocuklarınıza Süt İçirmeyin” iddiaları bilimin kabul edemeyeceği büyük bir yanlıştır

Ayrıca son günlerde “süt” konusuyla ilgili olarak da ortaya atılan iddiaların gerçek dışı, fantastik iddialar olduğunu da sözlerine ekleyen Türk Diabet Cemiyeti ve  Obezite Araştırma Derneği Başkanı Prof. Dr. Nazif Bağrıaçık, tüm dünyada süt tüketiminin çocukluk, gençlik ve ileri yaş döneminde artırılması için bir çaba harcanırken, bizde böylesi altı boş, bilimsellikten uzak söylemlerin süt gibi mucizevi bir ürün için iddia edilmesi son derece talihsiz bir bilgi kirliliğinin sebebi olmaktan öteye gitmemektedir? dedi. ABD?de 292 litre, AB?de ise 342 litre kişi başı yıllık süt tüketiminin ülkemizde sadece 26 litre olduğunu sözlerine ekleyen Prof. Dr. Nazif Bağrıaçık, iddialara ilişkin yaptığı değerlendirmenin devamında ise; ?Gerekçesinde kulağa mantıklı gibi görülen bazı düşünce ve öneriler öne sürülse bile konunun bütünlüğü açısından bakıldığında özellikle çocuk ve gençlerin sağlığını olumsuz yönde etkileyebilecek öneridir. 15 milyon kişilik İstanbul?da herkesin eline bir bakraç alıp sağabileceği bir ineğe ulaşması imkansız olduğundan, süte bol ve sağlıklı bir şekilde ulaşmanın diğer yolları geliştirilmiştir. Halkın bu yollarla sağlıklı süte ulaşması sağlanmıştır? dedi.

Prof. Dr. Bağrıaçık; “Süt yaşamın her döneminde, bilhassa gelişme ve büyüme yaşlarında yapı taşı görevi yapan temel  protein kaynağıdır.Anne sütünün ne kadar gerekli ve yararlı olduğu bilinerek, genç anneleri uzun süre   süt emzirmeye teşvik ediyoruz. Çocuklara daha sonra anne sütüne yakın değerdeki sütten mutlaka diğer yardımcı gıdalarla beraber almasını öneriyoruz. Sütün bahsedilen alerjik reaksiyonları çok nadir ve önlem alınabilecek durumlardır” diyor.

“Hastalarımızın ve toplumun yönlendirilmesinde fikir karmaşası yapacak ve sağlıklarına  olumsuz  etki yapacak böylesi beyanatlara itibar edilmemesi gerektiğini” ifade eden Prof. Dr. Nazif Bağrıaçık, “Sonuç olarak;  Beslenme konusunda eskiye dönerek hayatı sürdürmek, gerçekleri kabul etmemek veya bilmemektir, bu yanlışların bazı hekimler tarafından ortaya atılması  tıp bilimi ve insan sağlığını duyarlılık adına son derece vahim bir durumdur” dedi.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın