Dünyanın önde gelen araştırma ve danışmanlık kuruluşlarından Frost & Sullivan’ın “Türkiye’de Otomotiv Endüstrisinin 360 Derece CEO Perspektifi” başlıklı stratejik analizine göre, iç pazar için düşük maliyetli araç üretimi otomotiv sektörüne önemli fırsatlar sunuyor. Frost & Sullivan Türkiye Araştırma Yöneticisi Mohamed Mubarak, Türkiye’de araç fiyatlarının yüksekliği ve satılan araçların yüzde 70 ila 75 oranda ithal olmasının, Türkiye’nin iç pazarına hitap edecek yerli araç üretimini teşvik edeceğine inandığını vurguluyor.

Türkiye doymamış büyük bir pazar

Frost & Sullivan’ın analizine göre Türkiye otomotiv pazarı, Hindistan, Çin, Brezilya, Güney Afrika pazarları gibi henüz doygunluktan uzak bir konumda bulunuyor. Türkiye’ye il bazında bakıldığında İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Bursa gibi büyük şehirlerin ardından Konya, Gaziantep, Şanlıurfa gibi şehirlerin pazar potansiyeline dikkat çekiliyor.

Analiz, 2010 yılında dünya genelinde 70.7 milyon araç satıldığını, bu oranın 2020 yılında 110 milyona ulaşacağını öngörüyor. Türkiye’nin de içinde bulunduğu Doğu Avrupa pazarında ise bu oran 8.3 milyon olarak gerçekleşecek ve bu oranda Türkiye’nin payına düşen araç sayısı 1.3 milyon olacak. Bununla birlikte, Batı Avrupa’daki araç satış oranı 2010 yılında dünya genelinde yüzde 20 pay sahibi iken, bu oran 2020 yılında yüzde 16’ya düşecek. Fakat Türkiye’nin de içinde bulunduğu Doğu Avrupa bölgesinin payı yüzde 5’ten yüzde 8’e çıkacak.

Rapor üretime de geniş yer veriyor ve 2010-2020 yılları arasında üretimin Batı Avrupa’da yüzde 18’den yüzde 15’e, Kuzey Amerika?da yüzde 16’dan yüzde 15’e düşeceğini, Türkiye’nin de içinde bulunduğu Doğu Avrupa bölgesindeki üretimin ise 2020’de yüzde 8’den yüzde 9’a çıkacağını ortaya koyuyor. Bununla birlikte, yıldızı parlayan bölgelerden biri de Asya olacak.

Türkiye Ortadoğu ve Kuzey Afrika’ya da odaklanmalı

Otomotiv üretimi tümüyle Avrupa ve ABD’ye yapılacak ihracata bağlı durumda bulunuyor. Avrupa bölgesi ihracat pastasının yüzde 65’ini çeken bölge olarak öne çıkıyor. Dolayısıyla Türkiye’nin Batı Avrupa otomotiv pazarına olan bağımlılığını azaltması için mutlaka Ortadoğu ve Kuzey Afrika’ya ihracat yapacağı pazarlara odaklanması büyük önem taşıyor.Frost & Sullivan Araştırma Yöneticisi Mohamed Mubarak, Türkiye’de otomotiv sanayinin, otomotiv üretimini yapılandırmaya yönelik iyi tanımlanmış devlet desteği, genç nüfus ve hızla artan AR-GE faaliyetleri sayesinde yüksek otomotiv vergilerine rağmen yabancı yatırımcının ilgisini çekmeye devam edeceğini belirtiyor.

Hangi segmentler öne çıkıyor?

Analiz kapsamında Frost & Sullivan, araç fiyatı ve uzunluğunu temel alan yedi tüketici segmentini tanımlamış bulunuyor. Frost & Sullivan’ın fiyat ve segment analizine göre en çok satan modellerin büyük kısmı orta grup segmentine sesleniyor. Ancak alt segmentte yer alan düşük maliyetli araçların ve mikro araçlardaki pazar boşluğunun büyük fırsatlar sunacağı belirtiliyor. Özellikle İstanbul gibi mega şehirlerde mikro arabaların çok popüler olacağı, bununla beraber düşük maliyetli TATA Nano gibi araçların ise büyük şehirler dışında kalan eski model araç kullanan tüketicilere hitap edeceği vurgulanıyor.

Honda, Volkswagen ve elektrikli araçlar yükselişte

Frost & Sullivan’ın 2018 yılı Türkiye iç pazar satışları tahminlerine göre Honda ve Volkswagen’in yıllık yüzde 8’in üzerinde büyüme gerçekleştirmesi beklenirken, kısa bir dönem içerisinde pazar liderlerinin değişebileceği öngörülüyor.Raporda ayrıca verimli bayilik sistemi ile ilgili çarpıcı yorumlara yer verilirken, elektrikli araçlar pazarının 2017 yılına kadar gelişimi inceleniyor. Frost & Sullivan Türkiye Araştırma Yöneticilerinden Melih Nalcıoğlu ise 2017 yılına kadar Türkiye’nin karayollarında 46 bin elekrikli aracın boy göstereceğini ve bununla birlikte elektrikli araçlara şarj altyapısı sağlamak için 50 binin üzerinde şarj noktasının kurulacağını öngördüklerini belirtiyor.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın