İDİL TARAKLI >> Önceki haftayı satış baskısıyla 51 bin seviyelerinde tamamlayan İMKB-100 endeksi, geçen hafta hızlı bir toparlanmayla 55 binin üzerine çıktı. Bu harekette ekonomik anlamda sıkıntılı olan Avrupa Birliği (AB) ülkelerine yönelik daha somut adımlar atılacağı beklentisi etkili oldu. Piyasalar özellikle 9 Aralık?ta gerçekleştirilecek AB liderler zirvesinden olumlu sonuçlar çıkacağına inanıyor. Nitekim bu olumlu beklenti geçen hafta İMKB de dahil birçok borsa tarafından satın alındı.

Euro bölgesi, özellikle İtalya için IMF?nin de katkısıyla Avrupa Merkez Bankası ve EFSF (Avrupa finansal istikrar programı) kaynakları kullanılarak düşük faizli kredi kaynağı oluşturulacağı beklentisi var. Uzmanlar, Almanya Başbakanı Angela Merkel, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ve İtalya Başbakanı Mario Monti?den çok çatlak bir ses çıkmadığı sürece piyasaların 9 Aralık?taki zirve öncesinde AB ülkelerinin sorunlarına yönelik çözüm beklentilerinin artarak devam edeceğini düşünüyor. Bunun da piyasaların kötü haberleri bir süre göz ardı etmesini sağlayacağı tahmin ediliyor.

Bu doğrultuda uzmanlar, zirveye kadarki süreçte genel olarak tüm piyasaların olumlu hareket edeceğini düşünüyor. Ancak 9 Aralık?ta beklentileri karşılayacak bir sonuç çıkmaması halinde durumun tekrar bozulacağı konusunda hemen herkes hemfikir.

Yılın son bir aylık dönemi içinse iki farklı senaryo oluşturuluyor. Bunlardan ilki, zirveden çözüm çıkacağı beklentisine dayanıyor. Bu senaryoya göre, İMKB?de gecikmiş bir yıl sonu rallisi yaşayabiliriz. Diğer bir deyişle Avrupa?da iyimserlik ön plana çıkarsa İMKB-100 endeksi yılı 57-62 bin aralığından kapatabilir.

Daha düşük olasılık verilen ikinci senaryoya göre ise AB?nin çözüm arayışı bir sonuç vermeyecek. Bu durumda borsalar sadece yıl sonunu değil, 2012?nin de en azından ilk yarısını da kaybedecek.

ENDEKS 65-68 BİNLERİ GÖREBİLİR

İyimser senaryoda İMKB-100?ün kısa sürede 60-62 bin aralığını test edeceğini tahmin eden Kapital Menkul Değerler Türev Araçlar Birimi Uzmanı Üzeyir Doğan, bu durumda yıl sonu kapanışının da bu seviyelere yakın gerçekleşebileceğini ifade ediyor. Doğan, bu senaryo gerçekleşirse İMKB?de dönem dönem kar realizasyonları yaşansa da 2012 yılının ilk çeyreği için 65-68 binlerin hedefleneceğini öngörüyor.

Ancak Doğan, AB liderler zirvesinin sonuçsuz kalması ve euro bölgesi ülkelerinin çözüm üretememesi durumunda borsalardan uzun bir süre uzak kalınmasını öneriyor. Bu senaryoda İMKB için bir seviye vermeyen Üzeyir Doğan, ?dibin dibi yoktur? deyimini hatırlatıyor.

Meksa Yatırım Menkul Değerler Araştırma Müdür Yardımcısı Barkın Yalçın da iyimser senaryoda İMKB-100 endeksinin yılı 60 bin seviyesinden kapatabileceğini düşünüyor. Tersi durumda ise göre ilk aşamada 48 bin 500?ler destek seviyesi olacak.

AB AÇIKLAMALARI ÖNEMLİ

Piramit Menkul Kıymetler Araştırma Yönetmeni Belgin Maviş de diğer analistler gibi İMKB?nin seyrini dışarıdan gelecek haberlerin belirleyeceği kanısında. Avrupa Birliği?nden gelecek açıklamaların son derece önemli olacağını ifade eden Maviş, ?Avrupa Merkez Bankası?nın sorunlu ülke tahvillerine yönelik yapacağı açıklamalarla bankalara bu konuda alım yapanları destekleyecek mesajlar vermesini bekliyoruz. Açıklamaların beklentilerimiz paralelinde gerçekleşmesi, borsalardaki yükselişi devam ettirir? diyor.

İMKB-100 endeksinin 54 bin 700?ü geçmesi durumunda Maviş?e göre, yıl sonu kapanışı 56-57 binlerden olabilir.

Şeker Yatırım Araştırma Müdürü Kadir Tezeller, borsadaki hareketin liderler zirvesine kadar devam edebileceği, sonrasında ise endeksin çıkacak haberlere göre yön belirleyeceğini düşünüyor. Endeksin ilk direncinin 57 binlerde olduğunu ifade eden Tezeller, bu seviyenin aşılması durumunda ise 60 binin hedefleneceğini öngörüyor. Minimum seviyeleri de 51-48 bin aralığı olarak tahmin ediyor. Tezeller, ?Endeks yılı 55-57 bin aralığında kapatabilir. 51-52 bin seviyelerinde borsa için ?alım? önerilebilir? diyor.

24 YILIN 19?U ARTIDA

Evet, AB konusunda olumlu adımların atılması halinde İMKB?nin çok hızlı yükselerek yıl sonu rallisi yapabileceği konusunda bütün analistler birleşiyor. Bunun nedeni ise zaten çok düşmüş olan fiyatların olumlu bir haberle daha hızlı yükselmeye başlayacağı ve yıl sonunun artıda kapatılmak isteneceği düşüncesi.

Öte yandan, İMKB?nin son 24 yılına baktığımızda da endeksin yılı genellikle aralık aylarındaki hızlı çıkışla tamamladığı görülüyor. Ancak tabii ki bu durum kriz olmayan yıllar için geçerli. İMKB-100 endeksinin son 24 yılın 19?unu artıda kapattığı görülüyor. Kriz yıllarında (1987, 1988, 1990, 1994, 2002) ise endeks değer kaybetmiş.

Bu yıl ise borsanın aralık ayı performansının da iyi olması bekleniyor. Analistler genel olarak iyimser. Bu nedenle de risk almak isteyenlere düşen fiyatlardan seçici olmak koşuluyla ?alım? önerenler var. Hisse senedi seçiminde ise bu kez biraz daha farklı bir veriye daha bakılması öneriliyor. O da şirketlerin nakit durumu…

Özellikle belirsiz ortamlarda şirketlerin nakit durumunun ön plana çıktığını hatırlatan analistler, faizlerin yükseldiği, finansman bulmanın zorlaştığı bir ortamda bu rasyonun öneminin daha da artacağını vurguluyor.

Üstelik elinde nakdi bulunan şirketlerin belirsizliklerin ortadan kalmasıyla yeni şartlara çok daha hızlı adapte olacakları düşünülüyor. Nakit zengini şirketlerin rakiplerine göre hem daha hızlı reaksiyon verme hem de agresif davranma seçeneği olacağına dikkat çekiliyor.

NAKİT ZENGİNLİĞİ ÖNEMLİ AMA…

Barkın Yalçın, ?Şirket ne elinde çok az nakit bulundurup likidite sıkıntısına düşmeli, ne de çok fazla nakdin üzerine oturmalı. Çünkü yatırımcılar, şirketlerin bu paraları bankada değil karlı alanlarda değerlendirmelerini ister? diyor. Ardından da sadece bu veriye göre karar verilmemesi konusunda öneriyor. Şirketleri incelerken net nakit pozisyonu yani kısa ve uzun vadeli finansal borçtan arındırdıktan sonra ortaya çıkan rakama bakılması gerektiğini kaydeden Yalçın, yatırımcılara şu önerilerde bulunuyor:

?Şirketleri birbirleriyle kıyaslarken ortak paydada buluşturmalı ve rakamları daha anlamlı hale getirmeliler. Şirketlerin net nakit durumlarını FAVÖK rakamına oranlamalarını öneririm. Dolayısıyla yatırımcılar, önümüzdeki dönemde yatırımlarını yaparken yabancı para pozisyonu artıda, net nakit pozisyonu olan, operasyonel karlılığı yüksek, borçluluğu düşük şirketlere yatırım yapmalı. Çünkü mevcut konjonktürde İMKB geneli için olmasa da hisse bazında seçici alımlar ön plana çıkabilir.?

Kadir Tezeller de sadece şirketin nakdine bakmanın doğru olmayacağı kanısında. Bir şirketin finansal borçlarının nakitten düşülüp net nakde bakmanın daha doğru olacağını söyleyen Tezeller, ?Çünkü bazı şirketler nakitlerinin yanı sıra finansal borçta taşıyabilir? diyor.

İşte analistlerin belirlediği nakit zengini 34 şirket ve hisselerinin yorumu…

Kapital Menkul Değerler Türev Araçlar Birimi Uzmanı Üzeyir Doğan: ?Nakit kalitesi önemli?

Bir şirketin elindeki nakit kadar bu nakdin kalitesi de önemli. Aktif değeri 1 milyar TL olan bir şirketle 100 milyon TL olan bir şirketin aynı nakdi barındırması durumunda, nakit oranı güçlü olan düşük aktif değerli şirket daha avantajlı hale gelir. Bunun yanında nakit ve nakit benzeri varlıkların kalitesi kadar şirketin borç yapısı da önemli. Nakdi çok olan bir şirketin kısa vadeli borç yükü de çoksa nakit ancak borçların çevrilmesi için kullanılacak demektir. Bu da şirkete ekstra bir avantaj sağlamaz. Bu nedenle dönen varlıklar/kısa vadeli borçlar oranı ile nakit ve nakit benzeri/kısa vadeli borçlar oranı yüksek olan şirketler daha avantajlı olmakta. Ayrıca nakdin kalitesi için şirketin bu nakdi neden tuttuğu hakkında da bilgi sahibi olmak faydalı olur. Biz aşağıdaki tabloda yer alan kriterleri göz önünde bulundurarak nakit değerleri açısından ön plana çıkabilecek şirketleri belirledik. Bu tablodaki tüm şirketler aradığımız kriterleri rasyo olarak sağlasa da bazı nedenlerden dolayı istediğimiz nakit kalitesini taşımıyor. Bir fikir vermesi açısından bu şirketleri neden tercih etmediğimizi açıklamanın daha faydalı olacağını düşündük.

ANALİZLER ÇOK YÖNLÜ OLMALI

Şirketleri analiz ederken tek bir yöne odaklanmak yanlış sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle bir ana strateji belirleyip, bunu yan göstergelerle desteklemek daha doğrudur. Örneğin mevsimsellik analizi yapıyorsanız, ortalama dönem getirilerini çıkardıktan sonra şirketin geçmiş dönem performanslarının yanında şirketin o anki sağlığının nasıl olduğuna dair de bir inceleme yapmak gerekir. Burada biz hem fırsat yaratma potansiyeli hem de korunma sağlaması nedeniyle nakit zengini şirketleri seçmeye çalıştık. Fakat bunlardan bazılarının nakdinin bol olmasına karşın çok bir anlam ifade etmediğini düşünüyoruz. Bu nedenle de tabloya giren bazı şirketleri öneri listesine almadık.

Bagfaş: Listede yer alan şirketler içinde en çok dikkatimizi çekenlerden biri oldu. Şirketin 100 milyon TL civarındaki kısa vadeli yükümlülüklerine karşın 118 milyon TL civarında nakit ve nakit benzeri varlığı bulunuyor. Karlılık açısından da dikkat çekiyor. Bu karlılığın büyük bir bölümünün (9 aylık dönemde 61.4 milyon TL?nin 59.8 milyon TL?si) faaliyet karı olması da şirketin işinde başarılı olduğunu gösteriyor. Yıllık karının yaklaşık 6 katı üzerinden işlem gören Bagfaş?ın, petrol fiyatlarında çok aşırı dalgalanma olmadığı sürece iyi bir yatırım olabileceğini düşünüyoruz. Hissenin bu sağlıklı yapısı son dönemdeki düşüşten de az etkilenmesini sağlamıştı. Yukarıda bahsettiğimiz iyimser senaryoda şirket hisseleri için daha önceki seviye olan 190 TL hedeflenebilir.

Doğan Holding: Bizce İMKB?nin en ilginç şirketlerinden biri. Elindeki nakit ve nakit benzeri varlıklardan kısa vadeli yükümlülükleri çıkınca geriye kalan tutar şirketin şu anki piyasa değerinin üzerinde. Kısa ve uzun vadeli borçlarının toplamı da dönen varlık toplamından düşük. Piyasa değerinin defter değerine oranı (PD/DD) 0.40 civarında. Geçen yıllarda yaşanan vergi cezaları fiyatlar üzerinde baskı oluşturdu. Fakat bir şirketin uzun vadede hak ettiği değerin çok altında fiyatlanmasının makul olmadığını öngörüyoruz. Bu tür hisselerde stop loss konularak alım denenebilir. Olası tepkiler çok hızlı olabilir.

Egeli&Co Yatırım Holding: Geçen yıla kadar menkul kıymet yatırım ortaklığı statüsündeydi. 27 Eylül 2010 tarihinden itibaren yatırım holding statüsüne geçti. Yatırım ortaklıklarının borçlanmasıyla ilgili ciddi kısıtlamalar var. Bu nedenle şirketlerin nakit durumlarını incelerken yatırım ortaklıklarını ?Borcu yok, elinde çok fazla nakit ve nakit benzeri varlık var? şeklinde yorumlamak hiçbir anlam ifade etmiyor. Egeli &Co?nun da yatırım ortaklığından yatırım holdinge geçişinin yapılmasına rağmen bilançosunda bu yapıyı koruduğunu görüyoruz. Yok denilecek kadar az bir borcu bulunan Egeli& Co?nun varlıklarının tamamına yakını da dönen varlıklar altında. Bunun da büyük bir çoğunluğu nakit ve nakit benzeri varlıklarda. Egeli& Co ileride yapacağı işler açısından takibe alınabilir. Fakat 20 milyon TL civarında küçük sayılabilecek aktif büyüklüğü bulunduğu da unutulmamalı. Bu nedenlerle biz bu çalışmanın amacı dışında olduğu için Egeli& Co Yatırım Holding hakkında bir öneride bulunmuyoruz.

F-M İzmit Piston: Karlılık oranları açısından oldukça dikkat çekici bir şirket. Aynı zamanda bilanço büyüklüğüne göre gerçekten ?nakit zengini? diyebiliriz. Mali yapısı, başta esas faaliyet karı olmak üzere karlılığı gibi özellikleriyle dikkat çekiyor. Zaten bu durum şirketin fiyatlanmasına da yansımış durumda. 20?ye yaklaşan fiyat/kazanç (F/K) oranı ve 7?yi aşan PD/DD oranıyla şirketin fiyatlaması piyasada yapılmış. Fakat mali yapısı bozulmadan piyasa fiyatında olabilecek sert gerilemeler, bu şirket hisselerinin uzun vadeli alımı için fırsat yaratabilir. Orta ve uzun vade için global konjoktür ya da spekülatif işlemelerle hisselerin fiyatında önemli bir gerileme olursa alım yapılabilir.

İpek Doğal Enerji ve Koza Madencilik: Her iki şirket de gerçek manada nakit zengini. Faaliyet karlılıklarıyla da dikkat çekiyorlar. Her iki şirket de 28 Kasım 2011 tarihli yönetim kurulu kararıyla yüzde 100 bedelli sermaye artışı kararı aldı. Bedelsiz sermaye artırımı haberi borsa yatırımcıları tarafından ne kadar seviliyorsa, bedelli sermaye artırımı da o ölçüde sevimsiz bir kavram olarak görünüyor. Bu nedenle söz konusu haber sonrasında şirket hisselerinde sert düşüşler oldu. Bedelli sermaye artırımı gerçekleşene kadar hisseler üzerinde psikolojik bir baskı oluşabilir. Fakat şirketler bedelli sonrası oluşacak güçlü sermayeyle yeni fırsatlara daha açık hale gelecekler. Her iki şirket de 4-4.5 arası F/K ve 0.70-0.80 arasında PD/DD ile cazip oranlara sahip. Özellikle bedelli sermaye artırımı sonrasında takibe alınabilirler.

Konya Çimento: Nakit durumu açısından oldukça sağlıklı bir şirket. Önemli olmakla birlikte bedelsiz sermaye artırımına Türk yatırımcıların farklı anlamlar da yüklemesi şirketlerin fiyatlanmasında olması gerekenden fazla değişiklikler yapabiliyor. Her yıl belli oranlarda temettü dağıtımı yapan şirket için piyasada uzun süredir ?Her an bedelsiz sermaye artırımı yapabilir? beklentisi var. Fakat uyaralım, bu beklenti bizim beklentimiz değil ve şirketin de bu konuda bir düşüncesi olup olmadığını bilmiyoruz. Biz burada sadece borsa kulislerinde çok uzun zamandır konuşulan fakat gerçekleşmeyen bu beklentiyi dile getirdik. Bu nedenle Konya Çimento?da zaman zaman sert hareketler görebiliyoruz. Nakit durumu ve faaliyetleri açısından olumlu bulsak da bu olumluluğun piyasa fiyatlarına fazlasıyla yansıdığını düşünüyoruz.

Koza Altın: Karlılık ve diğer mali oranlarıyla oldukça sağlıklı bir şirket izlenimi veriyor. Koza Altın?daki fiyatlama bu sağlıklı yapıya destek veriyor. Özellikle altın fiyatlarının yükselme eğilimi, şirketin değerinde de önemli artışa yol açıyor. Geçen hafta İzmir?in Ovacık ilçesindeki maden için alınan ÇED raporunun iptali için açılan davanın reddedilmesi, şirket fiyatlarında hızlı yükselişe neden oldu. Euro krizi aşılamayacak ya da krizi aşmak için likidite muslukları açılacak olursa altın fiyatları yeni bir yukarı yönlü trend başlatabilir. Bu durumdan en çok fayda sağlayacak şirketlerin başında Koza Altın geliyor.

Link Bilgisayar: İMKB?de B grubu hisse senetleri içinde yer alan Link Bilgisayar, düşük aktif büyüklüğüne oranla oldukça iyi bir faaliyet karı üretiyor. Düşük F/K ve yine düşük sayılabilecek bir PD/DD oranıyla dikkat çekiyor. Yalnız bu hissede işlem yapanların B Grubu hisse senetleri ve işlem esasları konusunda bilgi edinmelerini öneriyoruz.

Turkcell: Mali yapısı olumlu olmakla birlikte yönetim yapısındaki sorunlar nedeniyle fiyat performansının baskı altında olduğunu düşünüyoruz. Şirket bu yıl temettü dağıtma niyetinde olsa da bunu da yönetim sıkıntısı nedeniyle gerçekleştiremedi. Yani geçen yılın karı da bilançoda yer alıyor. Yönetimsel sıkıntıların aşılması durumunda Turkcell?in fiyatlanmasında farklı bir senaryo gerçekleşebilir. Bu nedenle Turkcelll?de işlem yapanlar bu konudaki gelişmeleri yakından takip etmeliler. Uzun ve orta vadede bu sorunların aşılacağı öngörüsüyle uzun vadeli portföyler için tercih edilebilir.

Usaş: Sadece belirli oranlara bakmanın ne tür yanlışlar çıkarabileceğinin en güzel örneklerinden biri olduğu için bu hisseyi listeden çıkarmadık. Neredeyse tüm aktifleri dönen varlıklardan oluşuyor. Bunun sebebi de bir faaliyet konusunun kalmamış olması. Şirkette ortaya çıkan karın tamamı da finansal gelirlerden. Özetle şirketin nakdi var ama yapacak işi yok. Usaş ancak kendine iş yapacağı bir faaliyet alanı bulabilirse yeni durum değerlendirilebilir.

Meksa Yatırım Menkul Değerler Araştırma Müdür Yardımcısı Barkın Yalçın: ?Aygaz nakdini yatırımlarda kullanacak?

Aygaz: Şirketin son üç çeyrek karlılık marjlarında daralma gözleniyor. Bunun nedeni ulaştırma maliyetlerindeki artış. FAVÖK?ü (faiz gideri, amortisman gideri, vergi öncesi kar) marjı yüzde 6.7?den 5.1?e düşen Aygaz?ın gerçek potansiyeli, elindeki nakdi yeni yatırımlarla değerlendirmesiyle ortaya çıkacak. Şu aşamada Aygaz hisseleri için 9.5 TL hedef fiyatla ?tut? öneriyoruz. Şirket hisseleri için yüzde 8 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz.

Fort Otosan: Otomobillerdeki ÖTV artışlarının önümüzdeki dönemde karlılığı biraz daraltacağını düşünüyoruz. Şirket, yaklaşık 840 milyon TL nakdini ise yeni Transit üretiminin yatırımında kullanacak. Yılda iki defa temettü veren ve aralık ayı itibariyle MSCI Türkiye endeksine dahil olan şirket hisseleri için hedef fiyatımız 16 TL. Yüzde 15 yükseliş potansiyeliyle ?alım? öneriyoruz.

BİM: 3 bini aşan marketi ve geniş dağıtım ağıyla hizmet veriyor. Pazara yeni oyuncuların girmesi, artan rekabet ve maliyet artışı dolayısıyla şirketin FAVÖK marjında biraz daralma yaşandı ve yüzde 5.5?ten 5.4?e geriledi. BİM, elinde bulundurduğu yaklaşık 250 milyon TL nakdi yeni mağaza açılışlarında kullanmayı planlıyor. Buna bağlı olarak önümüzdeki dönemde de şirketin net satışlarında ve karlılığında artış bekliyoruz. BİM hisseleri için 56 TL hedef fiyatla yüzde 10 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz. ?Kademeli alım? öneriyoruz.

Trakya Cam: Ankara?da yaklaşık 320 milyon dolara yeni bir tesis aldı. Böylece 2014 yılında toplam üretim kapasitesini 2.7 milyon tona çıkarmayı planlıyor. Şirket hisseleri ise 6.2 F/K oranıyla oldukça düşük seviyelerden işlem görüyor. Trakya Cam hisseleri için 3.30 TL hedef fiyatla yaklaşık yüzde 30 yükseliş öngörüyor ve ?alım? öneriyoruz.

Enka İnşaat: 30 Eylül 2011 itibariyle 420 milyon TL net nakit ve 650 milyon dolar yabancı para pozisyonuna sahip. Bu nakitle önümüzdeki dönemde başta Rusya olmak üzere EMEA bölgesindeki yeni yatırım ve inşaat fırsatlarını değerlendireceğini düşünüyoruz. Ayrıca şirket hisseleri risklerin arttığı zor zamanlarda defansif özelliğiyle ön plana çıkıyor. Hedef fiyatımız 5 TL. Yüzde 15 yükseliş potansiyeliyle ?alım? öneriyoruz.

Piramit Menkul Kıymetler Araştırma Yönetmeni Belgin Maviş: ?Migros için ?alım? öneriyoruz?

Migros: Perakendecilik, Türkiye?de nakit akışının en hızlı olduğu sektör.

Bu alanda faaliyet gösteren şirketler kazandıkları nakitleri alternatif yatırım kaynaklarında değerlendirerek karlılıklarını artırıyorlar. Perakende sektöründe lider olan Migros, nakit zenginliği açısından da sektörünün öne çıkan şirketlerden. Bir yıl vadede şirket hisseleri için hedef fiyatımız 20-25 TL. Orta vadeli portföyler için ?alım? öneriyoruz.

Ülker Bisküvi: Sektördeki dinamizm, nakit akışı ve karlılık gıda şirketlerini cazip kılıyor. 2010 yıl sonu bilançosuna baktığımızda Ülker Bisküvi?nin güçlü bir sermaye yapısına sahip olduğu görülüyor. Yatırımlardan kaynaklanan uzun ve kısa vadeli borçlar kaleminde artış var. Ancak kasasındaki nakit ve yatırımları göz önüne alındığında Ülker?in borçlarıyla ilgili endişe duymak yersiz. Bir yıl vadede hedef fiyatımız 8-10 TL. Orta vadeli portföyler için ?alım? öneriyoruz.

Eczacıbaşı İlaç: Şirketin içinde bulunduğu pazarın cazibesinin yanında portföy yelpazesi de oldukça geniş. Ayrıca son takas verilerine bakıldığında yabancı ilgisinin yoğunlaştığı görülüyor. Bir yıl vadede hedef fiyatımız 5-7 TL. Orta vadeli portföyler için ?alım? öneriyoruz.

Selçuk Ecza Deposu: Şirket hisseleri için önümüzdeki bir yıl vadede hedef fiyatımız 5-7 TL. Orta vadeli portföyler için önerimiz ?alım? yönünde.

Şeker Yatırım Araştırma Müdürü Kadir Tezeller: ?THY?nin prim potansiyeli yüzde 54.2?

THY: Şirket hisseleri için 3.70 TL hedef fiyatla yüzde 54.2 yükselme potansiyeli öngörüyoruz. Önerimiz ?alım? yönünde.

Arçelik: Şirketi özellikle operasyonel anlamda olumlu buluyoruz. Bu paralelde daha önce belirlediğimiz 8.65 TL?lik hedef fiyatı koruyoruz. Yüzde 40 yükselme potansiyeliyle ?al? önerimiz devam ediyor.

Trakya Cam: Şirketin üçüncü çeyrek finansal sonuçları genel anlamda olumlu.

Hisse için hedef fiyatımız 3.90 TL. Yüzde 46 yükselme potansiyeliyle ?al? önerimizi sürdürüyoruz.

Tofaş: Şirket hisseleri için hedef fiyatımız 9.70 TL. Yüzde 45 yükselme potansiyeliyle ?al? önerimizi koruyoruz.

Acar Yatırım Menkul Değerler Araştırma Müdürü Zeynel Abidin Balcı: ?Nakit zengini şirketlere dikkat!?

İMKB?deki son düşüşlerle birlikte fiyatlamada ölçüler iyice kaybolmaya başladı. Artık şirketlerin bilanço performansları ile hisse senedi fiyatları arasındaki ilişki kopma noktasına geldi. Örneğin, şirketlerin kasasındaki nakit varlıkları ile hisse senetleri fiyatları arasındaki bağ önemli ölçüde zarar gördü. Bazı şirketlerin piyasa değerleri, bilançolarda ?hazır değerler? diye adlandırılan (nakit+banka mevduatı+her an nakde dönüşebilecek değerler) değerlerin altına düştü. Başka bir ifadeyle bazı şirketlerin borsadaki piyasa değerleri, kasalarındaki nakit para tutarının altına indi. Hatırı sayılır şirketin ise piyasa değerleri hazır değerlerine çok yaklaştı.

Ancak nakit değerler bir şirketin değerlendirilmesi için tek başına yeterli olamaz. Şirket değerlemelerinde fiyat kazanç, piyasa değeri/defter değeri oranları gibi birçok yöntem var. Ayrıca firmanın genel mali yapısı, borç-alacak, karlılık gibi verileri de aynı ölçüde önemli. Yine de özellikle kriz dönemlerinde şirketlerin nakit varlıkları ve ne ölçüde likit oldukları oldukça önemli. atırımcıların bu dönemde hisse seçiminde bu kritere de bakmasında yarar var. İşte nakit zengini 10 şirket…

Alarko Holding: 413 milyon TL nakdiyle İMKB?nin yüksek likiditeye sahip firmalarından. Şirket hisseleri 6.44 F/K ve 0.70 PD/DD ile İMKB ortalamalarına göre yaklaşık yüzde 42 iskontolu işlem görüyor. 166 milyon TL devlet tahvili ve yatırım fonu bulunan şirket, hakla açık ve hakla açık olmayan iştirakleri dikkate alındığında mali açıdan önemli fırsatlar sunuyor.

Borusan Yatırım Pazarlama: 22 milyon TL net karı olan firma, 10.10 F/K?sı ve 0.68 PD/DD?siyle dikkat çekiyor. Mevcut verilerine göre şirket hisseleri yüzde 25 oranında iskontolu işlem görüyor.

İpek Doğal Enerji: 414 milyon TL piyasa değeri olan firma, İMKB?de 5.08 F/K ve 0.89 PD/DD ile işlem görüyor. Şirket hisseleri yüzde 41 oranında iskontolu. İskontolu olmasının yanı sıra şirketin likit ve enerji sektöründe faaliyet göstermesi de önemli.

Klimasan: 69 milyon TL piyasa değerine sahip. Şirket hisseleri 12.40 F/K ve 1.46 PD/DD oranıyla İMKB?de sektör değerlerine paralel işlem görüyor. Ancak hissenin teknik açıdan primsiz olması, izlenmesini gerektiriyor.

Koç Holding: 13.4 milyar TL özsermayesi var. Koç Holding hisseleri 6.77 F/K ve 0.99 PD/DD oranıyla sektör ortalamasının altında işlem görüyor. Mevcut oranlara göre şirketin hisseleri halen İMKB?de yaklaşık yüzde 32 iskontolu. İMKB?nin lokomotiflerinden olan holdingin ortaklık yapısı da çok güçlü. Likit olması nedeniyle cazip olan hissenin diğer finansal oranlarının görünümü de olumlu.

T. Şişecam: 630 milyon net karı olan holding, 5.74 F/K ve 0.90 PD/DD oranıyla dikkat çekiyor. Bu oranlar İMKB ve sektör ortalamalarına göre yaklaşık yüzde 40 iskontoya işaret ediyor. Aynı zamanda İMKB?nin lokomotif hisselerinden.

Sabancı Holding: 10.9 milyar TL piyasa değerine sahip olan holding, 5.43 F/K ve 0.80 PD/DD oranlarıyla dikkat çekiyor. Holding hisseleri İMKB ortalamalarına göre yüzde 45 iskontolu işlem görüyor. Güçlü ortaklık yapısı ve finansal görünümüyle nedeniyle de izlenmesi gereken hisselerden.

Sarkuysan: 285 milyon TL özsermayesi olan şirket, 4.71 F/K ve 0.66 PD/DD oranları ile dikkat çekiyor. Bu oranlar İMKB ve sektör ortalamasının altında. Sarkuysan hisseleri yüzde 51 iskontolu işlem görüyor.

Yazıcılar Holding: 132 milyon net karı olan holding, 11.14 F/K ve 0.75 PD/DD değerleriyle İMKB ortalamalarına göre yüzde 17 iskontolu işlem görüyor.

Para Dergisi


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın