Hotiç, İnci, Divaresse ve Kemal Tanca gibi markalara üretim yapan ve plastik ökçe sektörü liginde ilk 3’te yer alan, üretim hızında ise lider olan Ce-Plast, bugün 1800 metrekarelik kapalı üretim tesisinde çalışıyor. Ce-Plast, yıllık 1 milyon çift üretim kapasitesi ile her yıl yeni tasarlanan 900 ile 1100 adet arasındaki ökçe modeline hayat vererek kadınların mutluluğu için çalışıyor?
Ce-Plast?ın ikinci kuşak yöneticisi Cem Teköz, kadınların en büyük kabusu topuk kırılmasının da artık sona erdiğini söyleyerek,?Kadınların ökçede tek bir sıkıntısı var, kırılması. Bizim kullandığımız materyaller Avrupa menşeili, Uzakdoğu ürünü kesinlikle kullanmıyoruz. Ürettiğimiz ökçenin içinde 1 milimetre kalınlığında borular var. İçine yay çeliği çakıyoruz. Bugüne dek kırılmadan kaynaklı tek bir iade bile gelmedi. Sağlamlığı garantidir? dedi.
Kırılana kadar varlığından haberimiz yok ama…
Türkiye?de milyonlarca kadın, her gün onların üzerinde yürüyor, onlar sayesinde kendini daha mutlu ve daha güzel hissediyor. Ayakkabılarından bağımsız düşünemedikleri, aynı zamanda da vazgeçemedikleri ökçeleri, aslında Türkiye ekonomisi için başlı başına bir sektör?
Plastik ökçe üretimi liginde ilk 3?te yer alan Ce-Plast?ın Yönetim Kurulu Başkanı Cem Teköz, kadınların kırılana kadar varlığından haberdar olmadıkları plastik ökçelerin ayakkabı firmaları için en önemli tedarik malzemesi olduğunu söyledi.
Ayakkabı firmalarının ökçeyi kendilerinin üretmediklerini ve plastik ökçe firmalarından tedarik ettiklerini dile getiren Teköz, ?Türkiye?de ayakkabı imal edip de bizimle çalışmayan neredeyse hiçbir marka yoktur. Her markanın tercihini, ayakkabıya yaklaşımını biliriz. Tüm ökçelerini bizden tedarik etmeseler de, sektörde bu işi kaliteli yapan firma sayısı az olduğu için önemli bir kısmını Ce-Plast?tan sağlıyorlar? dedi.
Ürün teslim hızında iseTürkiye?de 1?inciyiz
Bugün Türkiye?de plastik ökçe üretimi yapan firma sayısının 20 civarında olduğunu kaydeden Cem Teköz, bunların bir kaç tanesinin yüksek kaliteli üretim yaptığını ve pazarın önemli bir kısmını elinde bulundurduğunu belirtti. Ce-Plast?ın kalitede ilk 3?te yer aldığını ifade eden Teköz, ürün teslim hızında ise 1?inci olduklarını açıkladı. Kendilerine gelen ayakkabı üreticisinin bir ökçe fikri olduğunu aktaran Teköz, bizzat kendisinin çizimi yapıp numuneyi ürettiğini ve tüm bu işlemlerin toplamda 1 saat gibi oldukça kısa bir sürede gerçekleştirildiğini kaydederken, ?Bu hız, sektörde pek mümkün değil? dedi.
Hotiç, İnci, Divaresse ve Tanca gibi markalara üretim yapıyor
Ce-Plast?ın bir aile şirketi olduğundan bahseden Teköz, firmanın hikayesini ise şöyle anlattı: ?Ce-Plast 1973 yılında kuruldu. Ancak babam bu işe 60?larda çıraklıkla başlamış. O zaman ağaç ökçe yapılıyormuş, ustalık ve beden gücü ön plandaymış. 1973’te ilk olarak Beyazıt’ta 30 metrekarede bodrum katında kendi imalathanemizi açtık. ?1990 yılında ise Merter’e taşındık ve 250 metrekareye çıktık. Sonra işimiz büyüdü. Hotiç, Fatih İnci başta olmak üzere sektörün önde gelen markalarına ökçe yapar olduk. Beyazıt’ta ayda 200 çift ökçe üretirken Merter’de 200 bin çifte çıktık. Ben 10 yıl ağaç ökçede çalıştım. 2000 yılında İtalya’dan plastik ökçe makinesi getirdik ve sistem değişti. Ağaç ökçede kopyalama vardır. Plastikte farklı modeller üretmek mümkün, sınır yok. Ökçe tasarımında işin merkezi İtalya. Bugün sektörün 3 firmasından biriyiz. Teknolojik anlamda çok iyiyiz. Türkiye’de 20’nin üzerinde bu işi yapan firma var. Çoğu merdiven altı. Ciddi olarak bu işi yapan bir kaç firma var. Biz imallatta ilk 3’teyiz, hızda ise birinciyiz. Günlük 6 bin çift kapasitemiz var. Ama kaliteli üretim için kapasiteyi yüzde 30 düşük tutuyoruz. Şu an 1800 metrekare kapalı alanda üretim yapıyoruz. Yıllık üretim kapasitemiz 1 milyon çift plastik ökçe üretmeye müsait. Sektörde kadın ayakkabısı üreten firmaların neredeyse tamamına üretim yapılıyor.
Türkiye?de erkek ayakkabısı üretimi fazla, kadın ayakkabısında kalite daha yüksek
Tasarımın başında da kendisinin olduğunu söyleyen Ce-Plast Yönetim Kurulu Başkanı Teköz, tasarladıkları ökçelerde İtalyan ve Fransız ökçe modellerinden etkilendiklerini ifade etti. Her yıl 900 ile 1100 adet farklı ürün tasarladıklarını açıklayan Teköz, bunun yaklaşık 600?ünün üretime girdiğini paylaştı. Ayakkabı üretiminde ilk işlemin ayakkabı kalıbının oluşturulması olduğunu aktaran Cem Teköz, ökçe tasarımının buna bağlı olarak şekillendiğini dile getirdi. Teköz, güvenmediği hiçbir ürünü müşterisine sunmadığını da belirtti.
Türkiye?nin kadın ayakkabısı üretiminde daha kaliteli olduğunu, ancak erkek ayakkabısı üretiminin daha fazla olduğunu kaydeden Teköz, kalite anlamında Türkiye?nin İtalya ile Çin arasında bir yerde olduğunu belirtti. Çin’den daha kaliteli, fiyat olarak İtalya’dan daha uygun olduğunu ifade etti. Plastik ökçe sektörünün Türkiye?de çok ciddi bir büyüklüğü olduğunu söyleyen Teköz, buna karşın kimsenin böyle bir sektörden haberdar olmadığını vurguladı.
Ökçede kaliteyi belirlemek için iç etiket uygulaması şart
Kadınların yüksek topuklu ayakkabı giyince kendini daha farklı hissettiğini belirten Teköz, şunları söyledi: ?Kadınların kendilerini daha farklı ve mutlu hissetmesine hizmet veriyoruz. Kadınların ökçede tek bir sıkıntısı var, kırılması. Bizim kullandığımız materyaller Avrupa menşeili, Uzakdoğu ürünü kesinlikle kullanmıyoruz. Ürettiğimiz ökçenin içinde 1 milimetre kalınlığında borular var. İçine yay çeliği çakıyoruz. Bugüne dek tek kırılmadan kaynaklanan tek bir iade bile gelmedi. Sağlamlığı garantidir. Hammaddesinin avrupa menşeili olması sebebi ile maliyetlerimiz biraz daha yüksek kalıyor. Fakat bu küçük farka karşın büyük bir kalite farkı elde ediyoruz. Bir ökçenin kaliteli olup olmadığını dışarıdan bakarak anlamak zor. Bir marka bizimle de çalışabiliyor, başka bir firmayla da. Yani o markanın tüm ökçeleri aynı kalitede olmayabiliyor. Bu nedenle tekstil ürünlerinde olduğu gibi ökçelerde de bir iç etiket uygulaması olması bu anlamda iyi olurdu. Çünkü tüketicinin başka şekilde kaliteyi anlamasının imkânı yok.?
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.