Yem sıkıntısı üreticileri küspeye ve buğday kepeğine yöneltti. Bunun üzerine kepeğin fiyatı neredeyse elde edildiği buğdayınkine yaklaştırdı. Öyle ki buğdayın tonu 540 TL?den satılırken, küspesininki 525 TL?den alıcı buluyor. Normal şartlarda buğday kepeğinin tonunun 340 TL olduğunu belirtelim…
Halen Türkiye genelinde 465 yem fabrikası faaliyet gösteriyor. Bunların toplam yıllık üretim kapasitesi 13.4 milyon ton. Türkiye yem pazarının büyüklüğü ise 5 milyar dolar olarak hesaplanıyor.
TÜRKİYEM-BİR (Türkiye Yem Sanayicileri Birliği) Genel Sekreteri Hakkı Erdoğdu, yem sanayicisinin hammadde tedarikinde ciddi sıkıntılar yaşadığını söylüyor. Erdoğdu, ?Yemci bu yüzden buğday kepeğine hücum etti. Buğdayın tonu 540 TL iken kepeği 520 TL?ye çıktı. Bu ilk kez yaşadığımız bir tablo. Normali kepeğin buğdaydan en az yüzde 40 daha ucuz olması? diyor.
Hakkı Erdoğdu?ya göre tarımsal alanların daralması ve yem bitkileri ekiminin azalması da fiyat artışlarında etkili oluyor. Erdoğdu, yem fiyatlarının istikrara kavuşması açısından şu önerilerde bulunuyor:
?Yem üretiminde en çok mısır ve soya kullanılıyor. Soya ithalatına izin çıktı. Ancak GDO tartışmalarından bu yana mısır ithal edilemiyor. İçeride üretici pamuğa yönelince mısır bulmak zorlaştı. İthalat da yapılamayınca fiyatlar yükseliyor. Bu sezon yemcinin imdadına buğday yetişti. Türkiye?de 3 milyon ton yemlik buğday üretiliyor. Bu yıl ekmeklik buğdayda kalite sorunu yaşandı. Bu buğdaylar da yemliğe geldi. Mısır açığını kısmen buğdayla kapattık. Buğdayla birlikte buğday kepeği de kıymete bindi. Piyasada hammadde bulunamayınca fiyatlar birbirini tetikliyor. Arz talep dengesi bozuldu. Bu durumdan çıkabilmek için devlet karma yeme teşvik vermeli. Temel gıda gibi düşünerek KDV oranını yüzde 8?den 1?e indirmeli. Küspe ve kepek ithalatını kolaylaştırmalı, fonlarını sıfırlamalı. GDO tartışmaları bir an önce neticelendirilmeli. Yem sanayicisi özel bir ayrıcalık istemiyor. Avrupa Birliği standardı uygulansın yeter. Bu tartışmalar hayvancılık sektörüne zarar veriyor. Girdilerinin yüzde 80?i yem. Biyogüvenlik Kurulu?nun GDO incelemesi devam ediyor. Olumlu sonuçlar bekliyoruz. AB?ye uyum çerçevesinde alınacak kararlar sektörü rahatlatır.?
Et fiyatlarına etkisi
Yem sektöründeki fiyat artışından en fazla etkilenen kuşkusuz kırmızı et oldu. Kırmızı et fiyatları hatırlanacağı gibi son iki yılın ana gündem maddelerinden biriydi. 20 TL?yi aşan karkas etin kilosu, ithalat serbestisiyle 12-13 TL?ye kadar gerilemişti. Hayvan sayısı da artınca bir nebze olsun istikrara kavuşan et fiyatları tekrardan yükselmeye başladı. Karkas etin kilosu yeniden 16.5 TL?ye yükseldi. Bu artışın nedeni ise hayvan sayısının azlığı değil, yem fiyatlarındaki artış.
Ulusal Et Konseyi Başkanı Faruk Kayar, yem fiyatlarının hayati önem taşıdığını hatırlatıyor ve hükümetin bir an önce yem hammaddesi ithalatını kolaylaştırması gerektiğini vurguluyor. Yemdeki hareketliliğin et fiyatlarına yansımaya başladığını söyleyen Kayar, ?Palm ve meyve küspelerinin ithalatı desteklenmeli. Meyve açısından oldukça zengin bir ülkeyiz. Meyve küspesi üretimi içeride de teşvik edilmeli. Canlı hayvan ithalatıyla et fiyatları bir yere geldi. Ancak yem sıkıntısı devam ediyor. Ayrıca yem nakliye ücreti de yüzde 100 arttı. Daha önce tonu 20 dolara taşınıyordu, şimdi 40 dolara çıktı. Bu da yem fiyatlarını artırıyor? diyor.
Faruk Kayar, konsey olarak yem fiyatlarını yakından takip ettiklerini, konuyu Tarım ve Gıda Bakanlığı?na da taşıdıklarını belirtiyor. Kayar?ın yemle ilgili çözüm önerileri ise şöyle:
?Yem sanayicisinin meyve posası, palm küspesi, kuru pancar posası gibi alternatif hammadde kullanması, gerektiğinde bu ürünlerin ithalatı teşvik edilmeli. Enerji giderleri de sübvanse edilmeli. Mısır ve yem rasyonlarında yüzde 20 oranında kullanılan DDGS (etanolü alınmış ve kurutulmuş tahıl taneleri) gibi mısır türevlerinin yem sanayisinde kullanılması için AB?de kabul edilmiş mısır genlerinin Türkiye?de de acilen tescil edilerek ithalatının önü açılmalı. Yem hammaddelerinin gümrük fonları geçici olarak azaltılmalı. Kepek fiyatlarındaki artışı dengelemek için bu ürüne yüzde 13.5 oranında uygulanan gümrük fonu azaltılmalı.?
Süt fiyatları yüzde 15 artttı
Süt üreticileri de yem fiyatlarındaki artıştan endişeli. Son dönemde birçok yeni yatırımcının girdiği süt hayvancılığında yem maliyetleri ciddi boyutlara ulaşmış durumda. ASÜD (Ambalajlı Süt Üreticileri Derneği) ve Ulusal Süt Konseyi Başkanı Harun Çallı, süt hayvancılığında yemin çok ciddi bir maliyet unsuru olduğunu belirterek, ?GDO ile ilgili ortada kanıtlanmış bir sakınca yok. Ancak bu tartışmalar yemde sıkıntı yarattı. Bizce bu konuda AB standartları uygulanmalı. Bu tartışmalar yem fiyatlarını sıçrattı. Bundan hem süt, hem besi hem de tavukçuluk sektörü zarar görüyor? diyor.
Yemdeki sıkıntının süt ürünlerine yüzde 15 zam olarak yansıdığını vurgulayan Çallı, sözlerini şöyle sürdürüyor: ?Üretici yemdeki yüzde 50 zammı sineye çekiyor. Ancak bir kısmını da fiyatlarına yansıtmak zorunda. Yem fiyatları kontrol altına alınmalı. Devlet tedbirler almalı.?
Tavukçuluk sektörünün önemli firmalarından Beybiliç?in Genel Müdürü Sait Koca ise Türkiye?nin yem konusunda dışa bağımlı olduğunu hatırlatarak, yağlı tohumlar ithalatının kısa vadede teşvik edilmesini istiyor:
Yağlı tohum küspeleri yem sektöründe kullanılıyor. Bu ürünlerin ithalatı kolaylaştırılmalı. Sonrasında da içeride üretim teşvik edilmeli. Bu şekilde Türkiye?nin sadece yem sorununu çözmekle kalmaz, aynı zamanda yağ açığını da kapatmış olursunuz.?
Koca, özellikle bu dönemde yem sektörü için mısır ithalatının şart olduğunu vurguluyor. Gerekçesini de şöyle ekliyor: ?ABD?de mısırın tonu 230 dolardan satılıyor. Oysa bizim piyasada 625 TL. Mısır ithalatına izin verilmeli ki fiyatlar aşağı gelsin. Biz de şimdilik bu zamları ürünlerimize yansıtmamaya çalışıyoruz. Bütün tavuk etinin fabrika çıkış fiyatı ortalama 4 TL. Sektörde aşırı rekabet olduğu için fiyat artıramıyoruz. Ancak bu maliyetler bir süre sonra mecburen fiyatlara yansıyacaktır.?
Yumurta yüzde 40 zamlandı
Yemdeki istikrarsızlıktan en fazla etkilenen yumurtacılar oldu. Son üç ayda yumurta fiyatları ortalama yüzde 40 arttı. Geçen temmuz ayına kadar ortalama 12 kuruşa satılan yumurtanın tanesi 20 kuruşa tırmandı. Hatta marketlerde bazı markalı yumurtalar 50 kuruşa satılıyor. Türkiye Yumurta Üreticileri Birliği Başkanı Derya Pala, ?Yem maliyetleri ciddi oranda yükseldi. Yumurtada fiyat artışı kaçınılmazdı? diyor.
Pala, yem sektöründe son bir yıldır yaşanan sıkıntıda GDO tartışmalarının etkili olduğunu savunuyor. Şu sıralar mısırda hasat dönemi olduğu için biraz rahatlama olmuş. Ancak Pala, yılbaşından sonra tekrar sıkıntı yaşanabileceğine dikkat çekiyor. Derya Pala, yem sorununun çözümü için Biyogüvenlik Kurulu?nun GDO incelemesinin büyük önem taşıdığını düşünüyor:
?Kurul halen mısırdaki 30 gen üzerinde inceleme yapıyor. İkisine izin çıktı. 10?u daha tarafların görüşüne sunuldu. Bu incelemeleri en azından mart ya da nisan ayına kadar sonuçlandırırlarsa mısır sıkıntısını aşabiliriz. Mısır bulamadığımız zamanlar buğdayla ikame etmeye çalışıyoruz. TMO (Toprak Mahsulleri Ofisi) bu noktada piyasa regülatörü görevi yapıyor. Hem mısır üreticisini hem de yem sanayicisini gözeten bir politika uyguladılar. 2012 yılında da bu şekilde devam etmelerini diliyoruz. TMO?nun tavrı mısır fiyatlarının çok aşırı değerlenmesini engelliyor.?
Yem fiyatları (Ton/TL)
Etlik piliç yemi 1.050
Yumurta yemi 850
Süt yemi 650
Besi yemi 630
Kaynak: Türkiye Yem Sanayicileri Birliği
Not: Eylül sonu KDV hariç peşin satış fiyatlarıdır.
(Para Dergisi)
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.