Önceki destekler piyasaya hareket getirdi
Hükümet tarafından 2009 ve 2010 yıllarında 100 bin KOBİ’ye 25 bin, 30 bin liralık bir destek paketi açıkladığını, ondan sonra da 70 bin KOBİ’ye kademeli olarak işini geliştirme desteği verildiğini hatırlatan Nurettin Özgenç, “Bu desteklerin piyasalara olumlu yansıması ile çarklar yeniden dönmeye başlamıştı. İşletmesini geliştirmek için yönetim kabiliyetini güçlendirecek proje getirenlere, Ar-Ge çalışması olanlara veya güçlerini birleştirmek isteyen KOBİ’lere destek verilmesi güven oluşturdu. Hükümetin KOSGEB çıkışlı kredi faiz desteği sunması, piyasalarda hareketlilik sağlamıştı. Bu tür piyasa hareketlerinin olabilmesi için kredi desteklerinin kesintisiz sürmesi gerekmektedir. Özellikle kriz dönemlerinde bankaların risk almamak için KOBİ?lerden yüz çevirdiği dönemlerde hükümetin cansuyu olarak sunulan destekleri KOBİ?lere hayat vermişti. Genel olarak piyasaların canlanması için, kredi mekanizmalarının hareketlenmesi için KOSGEB?in kredi faiz desteği uygulaması fevkalade güzel bir çalışma olmuştu. Bankalar dahi KOBİ?lere tanınan bu kredibilite sayesinde işletme sahiplerine kredi musluklarını açmaya başlamışlardı” yorumunu yaptı.
“Yeni destekler önceden yararlanamayanlara verilmeli”
Yeni dönemde 100 bin KOBİ için verilmesi düşünülen kredide önceliğin 2010 yılındaki açılan kredilerden ve desteklerden yararlanamayanlara verilmesi gerektiğini belirten Özgenç, “Ülkemizde işletmelerin neredeyse yüzde 100?ünü oluşturan 3 milyon 400 bin civarında küçük ve orta ölçekli olması, KOBİ?lere yönelik bu tip desteklerin önemli olduğunu göstermektedir. Reel ekonomiyi, birkaç büyük ve başarılı firma üzerinden okumak, kesinlikle doğru bir yaklaşım değildir. Ekonomik büyümenin tabana yayılması ve gerçek bir refah oluşturması için, KOBİ?lerin başarılı bir kimliğe bürünmeleri ihtiyaçtır. Bu anlayışla hükümetin küçük ve orta büyüklükteki işletmelere önem vermesi reel sektörü oldukça memnun etmektedir” dedi.
KOBİDER, destekte ‘murabaha’ modeli öneriyor
Nurettin Özgenç; “KOBİ destekleri hakkında basında çıkan ‘KOBİ kredisi alan şirket sahiplerinden bazıları bu kredilerle Mercedes aldı, yurtdışına tatile gitti, hatta ev satın alıp oğlunu evlendirdi’ gibi haberlerin asılsız olduğunu ifade eden Nurettin Özgenç, yeni paketin gecikmesinde bu iddiaların etkili olduğunu söyledi. Özgenç şöyle dedi: “Yapılan araştırmaya göre suistimaller kredi kullanan 70 bin KOBİ’nin yüzde 5’ini kapsadığı diğer yüzde 95?in kredileri işletmelerinde kullandığı biliniyor. KOBİDER olarak biz suistimalleri kısmen önlemek için ?murabaha? modelini öneriyoruz. Yani işletme sahibinin eline nakit parayı saymak yerine dükkânına, atölyesine veya alacağı hizmetin karşılığı olarak fatura mukabili para satıcı veya hizmeti veren firmaya ödenmeli. Bu şekilde olması halinde bu tür suistimallerin önüne geçilebilir. Bankadan kredi almaya gidildiğinde nasıl ki; görevlinin ?parayı nerede kullanacaksınız? şeklinde sorması gibi banka tarafından firma kontrol edilerek verilen kredinin nerede kullanıldığı araştırılabilir. Çok az sayıda olduğunu düşündüğümüz suistimalciler böylelikle bunun bedelini öder. Devlet vatandaşına güvenmiş ve kredi kanalları açmış, bu güven asla suistimal edilmemeli.”
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.