Katılanların dörtte biri üst düzey yönetici, yarısı BT yöneticisi ve kalan bölümü ise BT çalışanları ve iş birimleri yöneticileriydi. Şirketlerin yüzde 58’i finans sektöründe faaliyet gösteren kurumlar iken, yüzde 42’si diğer sektörlere dağılmış durumdaydı. Katılımcıların yüzde 64’ü BT birimlerinden, yüzde 36’sı ise iş birimlerindendi.
Rapora göre, Türkiye’de CIO’nun (Bilgi Sistemleri Üst Yöneticisi) ve CISO’nun (Bilgi Güvenliği Üst Düzey Yöneticisi) organizasyondaki yeri belirsiz. BT maliyet yönetimi çalışmalarının da eksik olduğu görülüyor. Katılımcıların yarısı yönetim stratejilerinde BT’nin öneminin olmadığını düşünürken, BT’yle ilgili raporlama yapanların sayısının da düşük olduğu görülüyor. Katılımcıların yüzde 52’si BT güvenlik ve mahremiyet projeleri için bütçelerinin yetersiz kaldığını vurguluyor. Sonuçlar ışığında Deloitte Türkiye kurumlara ilerleyen günlerde gündeme gelmesi beklenen regülasyonlara uyumu hızlandıracak Bilgi Güvenliği Yönetimi Sistemi (ISO 27001) projelerine yatırım yapmalarını öneriyor.
Deloitte Türkiye Kurumsal Risk Hizmetleri Ortağı Cüneyt Kırlar raporla ilgili olarak şunları söyledi:
“Bilgi Teknolojileri – İş Dünyası Dengesi araştırmasını Türkiye’de üçüncü kez gerçekleştirdik. Araştırmaya katılım davetimize üst düzey yöneticilerin ve BT yöneticilerinin gösterdiği ilginin her yıl arttığını görmenin mutluluğu içerisindeyiz. Bu çalışmamızda BT’nin Türk iş dünyasındaki yerini ve iş dünyasına uyumunu araştırdık. Türkiye’yle ilgili tespitlerimizi paylaşarak araştırma sonuçlarını daha faydalı hale getirmeyi hedefledik. Günümüzde BT konusunun öneminin giderek arttığını göz önünde bulundurarak, raporumuzun her sektörden ve ölçekten şirket için faydalı olacağını düşünüyoruz.”
“Bilgi Teknolojileri – İş Dünyası Dengesi 2011” raporunun önemli noktaları:
- BT yönetişimi: BT yönetiminde üst düzey yönetim ile bağ kurmak konusunda Türkiye’de gelişmelerin kaydedildiği görülüyor. 2010’da katılımcıların yüzde 11’i BT konularının daima yönetim kurulunda görüşüldüğünü belirtirken, 2011 yılında bu oranın yüzde 20’ye çıktığı görülüyor. Buna rağmen katılımcıların yarısı yönetim stratejilerinin belirlenmesinde BT’nin önemli olmadığını düşünüyor.
- BT gelişimi ve trendleri: Türkiye’de, BT departmanlarında Portföy Yönetimi kavramının oluşturulmadığı görülüyor. Bu konuda BT ve İş Birimleri’nin birlikte çalışarak karar vermediği kurumlar katılımcıların yüzde 64’ünü oluşturuyor. yüzde 36’sı projelerini portföy yönetimi yaklaşımı olmadan yönettiklerini belirtirken, yüzde 17’sinin herhangi bir proje yönetim metodolojisi bulunmuyor.
- BT yönetimi ve uyumu: Katılımcıların sadece yüzde 8’i BT performanslarını resmi olarak ve sürekli şekilde, iş ve teknik göstergelere göre ölçüyor, ilgili raporları hem BT hem iş birimleriyle paylaşıyor. “Kurumsal Mimari Ekibi” ve “Proje Ofisi” kavramlarının her ikisinin de bulunduğu kurumlar katılımcıların yüzde 46’sını oluşturuyor. Bunun nedeninin ise çoğunluğun dış kaynak kullanımını tercih etmesi olduğu belirtiliyor.
- BT dış kaynak kullanımı: Raporda, katılımcıların farklı nedenlerle dış kaynak kullanımına olumlu yaklaştığı görülüyor. yüzde 36 özel beceriler gerektiği için, yüzde 12’si ise mali nedenlerden dolayı dış kaynak kullanımını tercih ediyor.
- BT güvenliği: Araştırma sonuçları Türkiye’de CISO’nun (Bilgi Güvenliği Üst Düzey Yöneticisi) organizasyondaki yerinin belirsiz olduğunu gösteriyor. Katılımcıların yüzde 26’sı bilgi güvenliği yöneticisinin bulunmadığını, yüzde 76’sı ise BT güvenlik departmanının bulunmadığını belirtiyor.yüzde
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.