Yumurtayla ev soyuyorlar
Hırsızlar ev sahiplerini her gün yeni bir yöntemle tehdit ediyor. Soyguncuların son olarak geliştirdiği yöntem, evlere yumurta atmak. Hırsızlar yumurtayı ev sahibinin görebileceği bir noktaya atıyor ve bir süre beklemeye başlıyor. Yumurta artıklarının birkaç gün boyunca temizlenmediğini gören hırsızlar, evde kimse olmadığını düşünüp evlere giriyor. Güvenlik güçleri bu yöntemle Marmaris?te son bir hafta içinde çok sayıda evin soyulduğunu belirtiyor.
Yüzde 80?i evini değiştiriyor
Türkiye?deki hırsızlık girişimlerinin önemli bir kısmının hane halkı evdeyken gerçekleştiğini ve bunun da büyük travmalara yol açtığını söyleyen Pronet Genel Müdürü Metin Kastro, ?En kötüsü de hırsızlığın gece, hane halkı uyurken gerçekleşmesi. Ev sahibi yatağında uyurken bu sırada birisi odaya giriyor ve pantolonun cebinden cüzdanı çalıyor. Örneğin koca ya da eşi uyanıp kafayı kaldırınca, hırsız ‘sen yat uyu, seninle işim yok bitirip gideceğim’ diyor. Ev sahibi de mecburen korkuyla yatıp sesini çıkarmıyor. Bu aşamada cengaver çıkanlar da oluyor ama sonuçta bu büyük bir risk taşıyor. Karşınızdaki adamın ne olduğunu, neye güvendiğini bilmeden harekete geçmek, ailenizin güvenliğini tehlikeye sokuyor. O yüzden en doğrusu hırsıza bulaşmamak oluyor. Ama bunun sonucunda da büyük travmalar yaşanıyor. Bu travmayı yaşayanların yüzde 80’i de evlerini değiştiriyor,” diye konuştu.
Geç olmadan tedbir alınmalı
Türkiye?de her saat başı 10 evin soyulduğuna dikkat çeken Pronet Genel Müdürü Metin Kastro, hiç kimsenin ?benim başıma bir şey gelmez? deme lüksüne sahip olmadığını belirtiyor. Kastro ?Son dönemlerde azalmakla birlikte bize güvenlik sistemi taktırmak için gelenlerin önemli bir bölümünün ya kendisi bir hırsızlık vakasıyla karşılaşmış ya da bir yakını. Bu durumun değişmesi gerekiyor. Son yıllarda artan bilinçle önceden tedbirini alıp güvenlik sistemi alanların sayısı gittikçe artıyor. Hatta bazı müşterilerimiz ?bizim başımıza bir şey gelmiyor? diyorlar. Zaten bizim amacımız da o. İki hane düşünün birinde güvenlik sistemi var, diğerinde yok. Sizce hırsız hangisine girmeyi tercih eder,? diyor.
Günde bir damacana su parasına evler güvende
Herkesin kendisini en iyi hissettiği ve en güvende bulduğu yerin evi olduğunu söyleyen Kastro, hırsızları evden uzak tutmanın en kolay ve en ucuz yolunun güvenlik sistemi taktırmak olduğunu söylüyor. İnsanların yüz binlerce lira vererek sahip olduğu evlerinden soğumalarını engellemek için güvenlik sistemlerini taktırmaktan kaçınmaması gerektiğini belirten Kastro ?Şu bilinmelidir ki, güvenlik sistemleri lüks değildir. Günde bir damacana su parasından daha ucuza evinizi koruyabilirsiniz.?
Pronet, güvenlik konusunda doğru bilinen yanlışları şöyle sıralıyor:
Yanlış: Bizim sitede 24 saat özel güvenlik var. Bizim eve hırsız giremez.
Doğrusu: Site girişinde özel güvenlik de olsa, güvenlikçiler yüzlerce kişinin girdiği sitede kimin hırsız olduğunu bilemezler. Ancak olay olduktan sonra müdahale ederler.
Yanlış: Bizim evin kapısı kasa gibi sapasağlam.
Doğrusu: Tüm kapılar açılmak üzere tasarlanmıştır. Kapıda kaldığınızda bir çilingir açıyorsa, bir hırsızın da kapınızı açma ihtimali her zaman vardır.
Yanlış: Benim sigortam var, gerek yok.
Doğrusu: Sigorta ancak bir hırsızlık sonrası zararlarınızı karşılar, hırsızlığı engellemez, üstelik canınızı korumaya almaz. Sigorta ve güvenlik sistemleri birbirinin tamamlayıcısıdır, alternatifi değil
Yanlış: Güvenlik sistemleri pahalıdır.
Doğrusu: Hayır değildir. Abonelik sistemlerine artık yüksek bedeller ödenmiyor.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.