“Küresel krizin etkisiyle oldukça zor geçen 2008 ve 2009?un ardından, 2010?da yüzde 8,9 gibi yüksek oranda bir büyüme elde edilmesi son derece sevindiricidir. Bu oranla Türkiye, Avrupa?da başı çektiği gibi, dünyada da büyümede, Çin ve Hindistan?dan sonra, ilk sıralarda gelen ülkelerden biri olmuştur.
Sanayimiz, yıllık yüzde 13,6?lık katma değer artışı ile her zaman olduğu gibi 2010?da da büyümeye önemli katkı sağlamış ve lokomotiflik görevini yine başarıyla yerine getirmiştir. Elde edilen yüzde 8,9?luk büyümenin 3,3 puanı tek başına imalat sanayimizden gelirken, 1,7 puanı ticaret, 1,6 puanı ulaştırma, 1 puanı ise inşaat sektörlerindeki büyümelerden kaynaklanmıştır ki, imalat sanayiindeki büyüme, ticaret ve ulaştırma sektörlerindeki büyümenin de tetikleyicisi olmuştur.
2010?da büyümede, daha çok iç tüketimdeki canlanma etkili olmuş görünmektedir. Bunun yanında, en dikkat çekici ve memnuniyet verici gelişmelerden biri, özel sektör yatırım harcamalarının yüzde 33,5 gibi yüksek bir oranda artmasıdır. Ancak bu artışa rağmen, 2010?daki yatırımlar, halen, sabit fiyatlarla büyüklük olarak 2007?nin, yani kriz öncesinin gerisindedir. Ayrıca cari açığın GSYİH?ya oranı da yüzde 6,6 gibi yüksek bir seviyeye ulaşmıştır. Dolayısıyla, büyümede sağlanan başarı çok sevindirici olmakla birlikte dikkatimizi dağıtmamalı, kırılganlıkları ihmal etmemize yol açmamalıdır. Asıl olan, büyümenin 2011 ve sonrasında da, yine yüksek oranlarda ama çok daha sağlam bir zeminde mutlaka devam edebilmesidir. Bunun için, lokomotif konumundaki sanayimiz başta olmak üzere reel sektöre verilen destek artmalı ve kırılganlıklar dikkatle takip edilmelidir.”
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.