Mehmet Koç, Ekonomi Gazetecileri Derneği’nin (EGD) düzenlediği toplantıda 6111 sayılı ”Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun” ile ilgili bilgi verirken, daha önce 4811 sayılı Vergi Barışı, 5811 sayılı Varlık Barışı ve bir süre önce de 6111 sayılı kanunun çıktığını hatırlattı. Koç, ”Bunun bir kerameti var herhalde… Hepsi 11’le bitiyor. Bilinçli değil. Uğraşsanız denk getiremezsiniz” dedi.
Kanun ile İstanbul’da yapılacak tahsilata ilişkin bir tahminleri bulunmadığını ifade eden Koç, bu yılki mart ayının diğer yıllardan daha önemli olduğunu vurgulayarak, ”Bu mart ayında olağanüstü bir yoğunluk yaşanıyor. Bunun birkaç nedeni var. Genel vergi dönemi, Gelir Vergisi yönünden genel beyan dönemi… 6111 sayılı kanun yürürlüğe girdi. 2 bin yeni gelir uzmanı alındı. Bunların bin 340’ı fiilen göreve başladı. 660’ı da 9 Mart itibariyle görevlerine atanacak” diye konuştu
Takvimde bir sıkışmanın belli noktalarda olabileceğini belirten Koç, her yıl vergi rekortmenlerinin açıklandığını anımsatırken, rekortmenleri açıklamakta çok acele etmediklerini, şu anda kimin rekortmen olacağını bilmediğini, beyan vermenin son gününde bir kişinin beyanname verip ilk derecelere de girebileceğini, bu nedenle rekortmenlerin ilanı için bir tarih deklare etmediklerini söyledi.
Kanun ile ilk hedeflerinin ihtilafları azaltmak olduğunu vurgulayan Koç, birkaç gün önce ilçe seçim kurullarından oy kullanmayanlarla ilgili cezaların kendilerine ulaştırılmak istendiğini, bunun kanunda 22 liralık bir yaptırımı bulunduğunu, kanunun çıktığını, bu cezaların kaldırıldığını söyledi.
Kanun daha geniş bir kitleyi ilgilendiriyor
Mehmet Koç, kanunun sadece vergi mükelleflerini ilgilendirmediğini ifade ederek, ”Daha geniş bir kitleyi ilgilendiriyor. Oy kullanmayan vatandaştan nüfus cüzdanını kaybedene, trafik para cezalarından YURTKUR öğrenim borcu olanlara kadar geniş bir kitleyi ilgilendiriyor. Elektrik ve su parasını ödeyememiş olan vatandaşları da ilgilendiriyor. Her birinin yapacakları işlemler farklı. Tek bir yöntem yok. Her bir alacak türü için ayrı ayrı yöntem var. Bizim tahsilatlarımızda da ayrı ayrı yöntem var” şeklinde konuştu.
Kanunun, 31 Aralık 2010 itibariyle borcu olan mükelleflere borçlarını ödeme kolaylığı ve 2006, 2007, 2008 ve 2009 yılları için matrah artırımı imkanı getirdiğini anımsatan Koç, matrah artırımında bulunan mükellefler hakkında, matrah artırımında bulundukları vergi türü itibariyle vergi incelemesi ve benzeri nedenlerle tarhiyat yapılamayacağını söyledi.
Koç, ”Burada 4 yıl (2006, 2007, 2008 ve 2009) ve 5 vergi türü (Gelir Vergisi, Kurumlar Vergisi, KDV, Gelir Vergisi stopajı, Kurumlar Vergisi stopajı) türü var. Borçların ödenmesine getirilen kolaylıklardan tüm vatandaşlar ve mükellefler yararlanabiliyor. Ama matrah artımından sadece 5 vergi türü itibariyle yararlanılabiliyor” dedi.
Ana parada kaldırılan bölüm bulunmadığını, sadece 31 Aralık 2004 tarihinden önceki dönemlere ait 50 TL’nin altındaki alacaklar ile 31 Aralık 2010 tarihinden önce kesilen ve 120 TL’nin altında kalan idari para cezalarının kaldırıldığını, sigara içme yasağına uymayanlara verilen cezaların ise tutarı ne olursa olsun kaldırılmadığını belirten Koç, ”Yani bir vergi alacağını almak için yaptığınız harcama, yapacağınız tahsilatın altında olmalı ki onu yapın. Yani attığınız taş ürküttüğünüz kurbağaya değmeli… Dolayısıyla belli tutarın altından o nedenle vazgeçiyor” diye konuştu.
Türkiye İstatistik Kurumu hesaplamalarında 1 Ocak 2005’ten itibaren TEFE yerine ÜFE kullanılmaya başlandığını hatırlatan Koç, şu anda alacaklarının içinde 2006 yılından daha eski yıllara ait olanların da bulunabileceğini söyledi.
Koç, ”Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun” kapsamında bir hafta içerisinde Kozyatağı Vergi Dairesi’ne bin kişinin başvuruda bulunduğunu bildirdi.
“Kanun konuşulduğu andan itibaren tahsilat oranlarında az da olsa bir düşme oldu”
İstanbul Vergi Dairesi Başkanı Dr. Mehmet Koç, yeni kanun kapsamında ihtilaflı alacaklarda davanın yerel mahkemede ve henüz karar verilmemiş olması halinde ana paranın yüzde 50’sini, ana paranın da TEFE ve ÜFE’ye göre ödeme şartı bulunduğunu belirterek, ”Gecikme faizi, gecikme zammı ve vergi cezaları kalkıyor” dedi. Mehmet Koç, yeniden yapılandırma için mükelleflerin, her bir vergi dairesi itibariyle ayrı ayrı başvurmaları gerektiğini belirtti.
Yasanın süresinin 2 ay olduğunu, süre uzatımı yetkisinin Bakanlar Kurulu’nda bulunduğunu anımsatan Koç, Motorlu Taşıtlar Vergisi için Ümraniye nakil vasıtaları Vergi Dairesi ve bazı vergi dairesi komplekslerinde bulunan 18 nakil vasıtaları vergi dairesi şubelerine başvurulabileceğini bildirdi.
6 ay önce İstanbul’daki vergi dairelerinde 90 müdür muavini bulunduğunu, şu anda bu rakamın 360 olduğunu, her birinin bu kanun uygulamasıyla ilgili olarak oluşturduğu çalışma ekibi bulunduğunu ve bu kişilerin gelen kişileri karşılayacağını ifade eden Koç, ”ortalama bir vergi dairesi” olan Kozyatağı Vergi Dairesi’ne bir haftada yapılan bin başvurunun iyi bir rakam olduğunu söyledi.
“Kanun kendi içinde adil”
Mehmet Koç, kanunun kendi içinde adil olduğunu savunarak, ”Borcu çok yeni olan daha az faizle karşılaşacak. Borcu biraz daha eski olacak biraz daha TEFE ve ÜFE ödeyerek bundan kurtulacak. Bir takvim yılında en çok 2 defa borcunu aksattığında mükellefe bir şey olmuyor. Bir bakıma 4 ay öteliyor. Asıl noktalardan biri de şu; bu kanundan yararlanabilmesi için mükellefin, hem eski borcunu hem de bu dönemde çıkacak borcunu ödemesi gerekiyor” diye konuştu.
3 tane telefon hattı kullandıklarını belirten Koç, ”0 507 431 35 36-37-38 numaralı hatlarımız var. Herhangi bir İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı personeli bir mükellefe ‘matrah artırımından yararlan, yararlanmazsan şöyle olur, böyle olur’ derse mükellef, bunu bu hatlara bildirebilecek. Buna kesinlikle bu dönemde göz yummayacağız. Hiçbir personel hiçbir mükellefi matrah artırımına zorlayamaz” dedi.
Kira gelirlerini bugüne kadar yakından takip ettiklerini anlatan Koç, yeni kanunun mükellefe ”bu yılki kira gelirini beyan et, kurtul bu kaçak, illegal durumdan…Öncekiyle ilgili borçların mı var? Onunla ilgili de matrah artırımı imkanı var” dediğini söyledi.
Bir soru üzerine, kanunun konuşulduğu andan itibaren tahsilat oranlarında küçük de olsa bir düşme olduğuna işaret ederek, ”Şu kadar düşmüştür deme imkanı yok. Çünkü çok değişiklik faktörlerden kaynaklanabilir. Mevsimle ilgili konjonktürel de olabilir. Bir beklentiyle de olabilir. Küçük de olsa bir olmuştur” şeklinde konuştu.
İhtilaflı alacaklar
İstanbul Vergi Dairesi Başkanı Koç, kamuoyunun yakından takip ettiği ihtilaflı büyük borçlulara ilişkin bir soru üzerine de, konuşmasını şöyle sürdürdü:
”İhtilaflı haldeki mükellefler hangi kurallara tabiyse herkes aynı kurallara tabi. Orada bir farklılık yok. İhtilaflardan vazgeçme şartı var ve davanın bulunduğu aşamaya göre, yerel mahkemede ise ve henüz bir karar verilmemişse ana paranın yüzde 50’sini ödeme şartı var. Ana parayı da TEFE ve ÜFE’ye göre ödeme şartı var. Gecikme faizi, gecikme zammı ve vergi cezaları kalkıyor. İhtilaflı alacaklarla ilgili devlet temel olarak şunu koymuş? Eğer olay vergi mahkemesinde henüz karara bağlanmamışsa, -yani vatandaşın daha mahkemeye gitme imkanı vardır, gitmemiştir, uzlaşma talep etmiştir, daha görülmemiştir, uzlaşmada talep etmiştir, daha görülmemiştir, uzlaşmada anlaşamamıştır, daha mahkemeye gitme imkanı vardır, mahkemeye gitmiştir, davayı açmıştır, mahkeme daha konuyu görüşmemiştir- bunların tamamı henüz vergi mahkemesi karar vermemiş ama ihtilaf halinde, dava açabilecek durumda ya da açmış ama karar verilmemiş durumda. Bu durumda kanun ‘Burada nasıl bir karar çıkacağı belli değil. Herşey ortadadır. Vergi dairesi de haklı çıkabilir, mükellef de haklı çıkabilir. Dolayısıyla gelin burada yarı yarıya, yüzde 50 bu konuda uzlaşalım. Yarısını kaldırayım, kalanını TEFE ve ÜFE’ye göre öde, bu işten kurtul’ diyor.> Ama yerel mahkeme mükellefin aleyhine karar vermişse, artık orada ‘gel yarısını öde-kurtul’ deme imkanı yok. O zaman borcun tamamını TEFE ve UFE ile birlikte ödeyecek ama ceza ve gecikme faizi veya zammından kurtulacak. Eğer yerel mahkemede kazandı, benim Danıştay’a gitme hakkım var. O zaman da yüzde 20 ödeyerek kurtulabilecek.”
İstanbul’da vergi denetimleri
Mehmet Koç, İstanbul’da tüm birimlerle birlikte vergi denetimlerinin biraz yavaşladığını ifade ederek, “Yeni gelen gelir uzman yardımcılarından 240 kişinin eğitimini tamamladık, onları vergi dairelerine geçen hafta dağıttık. Bunlar denetim, ihbar, şikayetler, bandrol kontrolü bile yapacaklar. Yeni gelen 2 bin kişilik ekibi de yetiştiriyoruz” dedi.
KDV iadelerinde, normal mükellefin işe başlamalarında ve ihbarlarda gecikme olduğunu anlatan Koç, işe yeni alınan 2 bin kişinin yerine oturmasıyla kendileri için insan kaynağı problemi kalmayacağını belirterek, gerek denetim, gerek ihbarlar gerekse diğer işlemlerin daha hızlı yerine getirileceğini, bir gelir uzmanının başlangıçta ortalama 2 bin 200 lira maaş aldığını söyledi.
İstanbul’un tüm vergi gelirleri içinde aldığı payın son 10 yıldır aynı, yüzde 43-44 düzeyinde bulunduğunu anımsatan Koç, geçen yıl tahakkuk eden bir 100 liranın 89 lirasını alabildiklerini bildirdi.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.