Kurumlar; avantaj elde etmek için analitik yeteneklerini nasıl geliştirebilir?

Giderek daha karmaşık hale gelen dünya, hızla artan veri miktarı ve rakiplerin bir adım önünde olma gereksinimi, kurumların analitik kullanımına daha fazla odaklanmalarına yol açıyor. İşbirliği içine giren MIT Sloan Management Review ve IBM İş Değerleri Enstitüsü, günümüzde kuruluşların analitiği nasıl uyguladığını, gelecekteki yatırımlarının önceliklerini nasıl belirlediklerini ve iş kavrayışlarını nasıl etkinliğe dönüştürdüklerini daha iyi anlamak için tüm dünyadan 3 bin üst düzey yöneticinin ve analistin katılımıyla bir araştırma gerçekleştirdi. Araştırma sonuçlarının analiziyle birlikte gerek akademisyenler gerekse konunun uzmanlarıyla gerçekleştirilen görüşmelere dayanarak hazırlanan bu rapor, kurumların uzun vadede avantaj elde etmek için analitik yeteneklerini nasıl geliştirebileceklerine yönelik bazı öneriler ortaya koyuyor.

IBM Institute for Business Value

Analitik: Değer elde etmenin yeni yolu

En akıllı işletmeler iş kavrayışlarını eyleme dönüştürmek için analitiği nasıl yerleşik hale getiriyor?

Dünyanın her köşesinden ve her endüstriden üst düzey yöneticiler, kurumlarının sahip olduğu çok yüksek miktardaki bilginin değerinden tam olarak yararlanıp yararlanmadıkları sorusuna cevap arıyorlar. Yeni teknolojiler tarihte eşi görülmemiş miktarda veri topluyor ama yine de  kurumların çoğu bunca veriden değer elde etmenin ve pazarda rekabet edebilmenin daha iyi yollarını arıyor. Değerin en iyi şekilde nasıl elde edileceğine ilişkin sorular halen yanıtsız; artık ne olduğunu ve neden olduğunu bilmek yeterli değil. Kurumlar, ister büyümeye, ister verimliliğe isterse inovasyona odaklı olsunlar, şu anda neler olduğunu, bundan sonra neler olabileceğini ve en iyi sonuçlar elde etmek için neler yapılmasını gerektiğini de bilmek zorunda. Bilginin ve işe yönelik kavrayış ve tespitlerinin gündelik operasyonlarda yerleşik hale getirilmesi ile bu değerin sağlanması mümkün.

En önemli bulgularımız arasında şunlar yer alıyor: yüksek performans gösteren kuruluşlar, düşük performanslı kuruluşlara göre analitiği beş kat daha fazla kullanıyor. Araştırmamızın sonuçlarına göre, genel olarak analitiğin değer sağladığına olan inanış oldukça yaygın. Yanıt verenlerin yarısı, bilginin iyileştirilmesinin ve analitiğin kurumlarında en önemli öncelik olduğunu belirtiyor. Ayrıca, katılımcıların yüzde 20’sinden fazlası, gelişmiş bilgi ve analitik yaklaşımı uygulamaları konusunda çok yoğun veya önemli ölçüde baskı altında olduklarını ifade ediyor.

Bulgularımız kurumların büyüme hedeflerine yönelik olarak analitiği kullanmadan önce biraz deneyim kazanıncaya kadar beklediğini gösteriyor ki bu durum “en iyi uygulama”dan ziyade  yaygın uygulama olarak adlandırılabilir. Deneyimlerimiz analitiğin, bir kuruluşun operasyonel yeteneklerine akıllıca uygulandığı takdirde, kullanıldığı  en erken aşamalarda bile çok geniş bir yelpazede iş hedeflerini hızlandırabileceğini gösteriyor. Yüksek performans gösteren kuruluşlar analitiği ister büyük, ister küçük olsun mümkün olan en geniş karar yelpazesinde kullanıyor. Bu kurumlar diğerleri ile karşılaştırıldıklarında hem gelecekteki stratejilerine yön vermek için analitiği iki kat daha fazla kullanmaya hem de  gündelik operasyonlarına yön verirken iş kavrayışlarını iki kat daha fazla kullanmaya eğilim gösteriyorlar. (bkz. Şekil 1).

Not: Yanıt verenlerden, iş birimlerinin veya departmanlarının verilen görevleri yerine getirmede ne kadar başarılı olduğunu derecelendirmeleri istendi. Şema, “hiç iyi değil” ile “çok iyi” arasındaki beş basamaktan oluşan ölçekte “çok iyi” seçeneğini seçenlerin yanıtlarını temsil ediyor.

Kaynak: Analytics: The New Path to Value, bir MIT Sloan Management Review ve IBM Institute for Business Value ortak çalışması. Copyright © Massachusetts Institute of Technology 2010.

Şekil 1: Düşük performans gösterenlerin iki katından fazla sayıda yüksek performanslı şirket, gündelik operasyonlarına ve gelecekteki stratejilerine yön vermek için analitik kullanıyor.

En büyük engel kuruluşun kendisi

Yaygın kanının aksine, analitiği kullanmaya başlayan kurumların karşılaştığı en önemli zorluk doğru verileri elde etmek değil. Yanıt verenlerin sadece yaklaşık beşte biri veri kalitesi ile ilgili endişelerden veya etkisiz veri yönetişiminden başlıca engel olarak bahsetti. Kurumların analitiğin benimsenmesine ilişkin olarak karşı karşıya kaldığı engellerin çoğu veri ve teknolojiyle değil yönetim ve kültürle ilgili. Her on yanıt verenden yaklaşık olarak dördüne göre, analitiğin yaygın olarak benimsenmesinin önündeki en önemli engel, işin geliştirilmesi için analitiğin nasıl kullanılacağına ilişkin anlayışın yetersiz olması. Yanıt verenlerin üçte birinden fazlası, rakip öncelikler nedeniyle yönetimin yeterli kaynak ayıramadığını belirtiyor. En önemli zorlukları aşmak için analitikten yararlanan kurumlar ise aşılması imkansız gibi görünen kültürel zorlukları aşabiliyor ve aynı zamanda, veri ve yönetişim yaklaşımlarını geliştirebiliyor.

Üst düzey yöneticiler, verinin anlamına daha kolay ulaşmak ve buna dayalı olarak eyleme

geçmek için karmaşık iş kavrayışlarını daha iyi ifade etmenin yollarını arıyor. Üst düzey yöneticiler, gelecek iki yıl içinde, geçmişe dönük standart raporlamaları, bilginin hayata yansıtılmasını sağlayan yeni yaklaşımlarla desteklemeye odaklanacaklarını belirtiyorlar. Bunlar arasında veri görselleştirme ve süreç benzetiminin yanı sıra metin ve ses analitiği, sosyal medya analizi ve diğer tahmine odaklı ve kuralları belirleyen teknikler yer alıyor.

Analitiğin avantajlarından yararlanmak

Analitiğin avantajlarından yararlanılması, büyük planlar yapılmasını ve ardından belirli eylemlerin gerçekleştirilmesini gerektiriyor. Ancak, aynı zamanda da bazı çok özel yönetim yaklaşımları gerektiriyor. Araştırmamız sırasında elde edilen verilere, IBM’in iş ilişkilerinden elde edilen deneyimlerine, örnek olay incelemelerine, akademisyenlerle ve uzmanlarla gerçekleştirilen görüşmelere dayanarak, analitik odaklı yönetimin başarıyla uygulanması ve kısa sürede değer elde edilmesi için yeni bir çerçeve tanımladık:

Zor noktaları seçin. Kuruluşunuzun en büyük ve en yüksek öncelikli zorluğunun ne olduğunu araştırın. Değişim pek çokları için zordur, bu nedenle en önemli iş hedeflerinize ulaşılması konusunda en büyük farkı yaratacak, uzun süre odaklanmaya değecek bir girişim seçin.

Değeri kanıtlayın. Üst düzey yöneticilerin desteğini sağlamak için gerekçeleri ve karşılaştırmalı değerlendirmeleri kullanın, ancak desteğin sürekliliğini sağlamak için bir değer ispatlayan bir pilot çalışma gerçekleştirin.

Değerin elde edilmesi için gerekli olan kurumsal değişiklik türlerini belirlemek ve önceliklendirmek için yerleşik analitik yöntemlerinden yararlanın.

Belirgin bir başlangıç noktası ve gelecekteki fırsatlar için çeşitli seçenekleri bulunan bir uygulama yol haritası kullanarak tüm unsurları bir araya getirin.

Sürekli değer sağlama. Uzun vade için seçtiğiniz bilgi yönetişimi, iş analitiği ve iş kuralları gibi iş analitiği ve süreç yönetimi araçlarını kullanarak tekrarlanan iş miktarını azaltın. İlerleme kaydettikçe, analitik modelinizin ve iş vizyonunuzun geliştirilebileceği noktaları belirlemek için geri bildirimleri ve iş sonuçlarını analiz etmeyi unutmayın.

Veri odaklı karar alma, zaman içinde tüm kuruma yayılacak, deneyim ve kullanım arttıkça, analitiğin de değeri artacak ve iş avantajları daha kısa sürede elde edilecektir.

IBM, bu konuda nasıl yardımcı olabilir?

IBM, aşağıdaki hizmetler aracılığıyla kuruluşunuzun bilgiyi kullanımını dönüştürebilir:

İş analitiği ve optimizasyonu stratejisi – İş kavrayışlarını eyleme dönüştürücek yaklaşımı ve değer tezini tanımlayarak daha az risk ve daha düşük maliyetle büyük fikirler üretin ve iş hedeflerine daha kısa sürede ulaşın.

İş zekası ve iş performansı yönetimi – İlgili, eyleme dönüştürülebilir ve zamanında sağlanan bilgilerle karar alma mekanizmasını geliştirin.

Gelişmiş analitik ve optimizasyon – Analitiği, veri madenciliğini ve istatistiksel modelleri kullanarak operasyonel verimi artırın.

Kurumsal bilgi yönetimi – İş süreçlerini, karar almayı ve genel iş performansını geliştirmek için farklı sistemler arasında veri bütünleşmesi sağlayın.

Kurumsal içerik yönetimi – Yapılandırılmamış içeriği toplamaya, yönetmeye, depolamaya, korumaya ve iletmeye yönelik teknoloji ve süreçlerle işlem çevrim süresini kısaltın, müşteri hizmetlerini ve uyumluluğu geliştirin ve esneklik sağlayın.