TEPAV’ın “REACH Tüzüğü 2013’te Uyumlaştırılmalı mı?” başlıklı politika notu yayımlandı. Not’ta, çevre ve insan sağlığını korumayı amaçlayan REACH Tüzüğü’nün AB’de üretilen ve AB pazarına ithal edilen kimyevi maddelerin kayıt, değerlendirme, izin ve kısıtlama prosedürlerini yeniden belirlediği, AB’ye kimyasal ürün ihraç eden firmalara ek maliyetler ve yükümlülükler getirdiği hatırlatılarak, “AB müzakere sürecinin ilerleyen safhalarında REACH Tüzüğü’nün Türk Mevzuatı’yla uyumlaştırılması gerekecektir. REACH Tüzüğü’nün Türkiye’ye getirdiği yükümlülüklerin doğru bir şekilde anlaşılması ve yerli sanayimizin REACH’e zamanında ve sağlıklı bir şekilde uyumlaştırılması hayati önem taşımaktadır” denildi.
Maliyetler yükselecek
TEPAV’ın değerlendirmesinde REACH’in, kayıt maliyetleri nedeniyle ilave yükümlülükler getireceği ve maliyetleri yükselteceğine dikkat çekildi. “Türk kimya sanayinde faaliyet gösteren veya kimyasal girdi kullanan firmaların büyük çoğunluğunun KOBİ olduğu ve KOBİ’lerin hem oldukça karmaşık olan REACH süreçlerini yönetmedeki kabiliyetlerinin göreli olarak zayıf olduğu, hem de finansal imkânlarının sınırlı olduğu bilinmektedir” denilen değerlendirmeye şöyle devam edildi:
“Bu da şirketlerin REACH’e uyumlu hale gelmesini ve rekabetçiliklerini korumalarını zorlaştırmaktadır. Ancak, ihracat yapan KOBİ’lerin önemli bir kısmının ön?kayıt yaptırmış olması, ihracat tonajlarının düşüklüğü ve SVHC (yüksek önem arz eden) içeren madde kullanımının azlığı nedeniyle son kayıt tarihlerinin 2018 olması ihracatın 2018 yılına kadar, REACH tüzüğü nedeniyle olumsuz etkilenmeden devam edebileceğini göstermektedir. 2018 yılına kadar geçen sürede hem kayıt ücretleri (dosya ücreti vb.) önemli ölçüde azalacak hem de şirketler kayıt yaptırmanın kar-zarar durumlarını nasıl etkilediğinin analizini yapabileceklerdir. Bu durum Türk Kimya sanayindeki firmalara AB’deki üretici rakiplerine göre önemli bir avantaj kazandıracaktır.”
Acele edilirse avantajlar yok olur
Değerlendirmede, REACH’in iç mevzuata uyumlaştırılmasında acele edilmesi durumunda bu avantajların tamamının yok olacağı bildirildi. Uyumlaştırmanın geciktirilmesiyle eşya üreticilerinin yerli girdi kullanımı da teşvik edilmiş olacağına dikkat çekilen Not’ta, şöyle denildi:
“Bu da yerli madde ve müstahzar üreticilerinin değer zincirinde yükselmelerini ve yeni ürün geliştirilmesine yönelik Ar-Ge faaliyetlerinin artırılmasını sağlayabilecektir. Bu nedenle, gelişmekte olan, KOBİ ağırlıklı, üstelikte SVHC gibi tehlike arz eden madde üretiminin hemen hemen hiç olmadığı sanayimize yük getiren mevzuat uyumlaşmalarında detaylı analizlerin yapılması sağlanmalı ve gerekirse istisnai uygulamalar gündeme getirilmelidir.”
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.