Uluslararası denetim, vergi ve danışmanlık şirketi KPMG tarafından gerçekleştirilen KPMG 2010 Kurumlar Vergisi ve Dolaylı Vergiler Araştırması?nın sonuçları yaşanan son küresel ekonomik krizin ülkelerin vergi sistemlerini nasıl değiştirdiğini ortaya koydu.
Araştırma 114 ülkede gerçekleştirildi
KPMG?nin 1993 yılından bu yana gerçekleştirdiği Kurumlar Vergisi ve Dolaylı Vergiler Araştırması her yıl 114 ülkede uygulanmaktadır. 2010 yılı araştırması 2000 yılı araştırma sonuçları ile karşılaştırmalı olarak verilmiştir. KPMG?nin üye şirketlerinde çalışmakta olan vergi uzmanlarının da katkıda bulunduğu araştırma sonuçlarına göre küresel krizle mali dengeleri sarsılan ülkeler en kolay vergi toplama yöntemi sayılabilecek dolaylı vergileri arttırma ya da yeniden düzenlemeye yoluna yönelmektedirler.
KPMG 2010 Kurumlar Vergisi ve Dolaylı Vergiler Araştırması?nın sonuçlarına göre dünya genelinde kurumlar vergisi oranları az da olsa gerilerken dolaylı vergi oranlarında yükselme yaşanmıştır. 2009?dan itibaren ortalama küresel kurumlar vergisi oranı yüzde 25.4?ten yüzde 25?e gerilerken ortalama dolaylı vergi oranı yüzde 15.4?ten yüzde 15.6?ya yükselmiştir.
Peki bu oranlar pratikte bize ne ifade ediyor?
Kurumlar Vergisi ve Dolaylı Vergilerin kıtalara göre değişimine bakıldığında, 2009?dan bu yana, Afrika, Asya, Avrupa, Kuzey Amerika, Avustralya bölgelerinin tümünde kurumlar vergisi ortalama oranında düşüş gözlenmektedir. (Afrika?da yüzde 29.8?den 29.4?e, Asya?da yüzde 24.8?den 24.4?e, Avrupa?da yüzde 21.7?den 21.5?e, Kuzey Amerika?da yüzde 36.5?den yüzde 35.5?e, Avustralya?da yüzde 29,2?den yüzde 29?a). Fakat Latin Amerika bölgesinde kurumlar vergisi oranı 2010 yılında genel trendin aksine bir önceki yıla göre yüzde 26.8?den yüzde 27.9?a yükselme göstermiştir. Bu yükselişin temel nedeni Meksika?da kurumlar vergisi oranın yüzde 28?den yüzde 30?a çıkması olarak değerlendirilmektedir.
Dolaylı vergiler artıyor
Dolaylı vergilerde ise oranlar kıtalar arasında farklılık arz etmektedir. Afrika ve Kuzey Amerika ortalama yüzde 14 ve yüzde 5 olarak aynı oranda kalırken, Avrupa?da dolaylı vergiler 2010 yılında bir önceki yıla göre yüzde 19.3?ten yüzde 19.7?ye yükselmiştir. Latin Amerika?da dolaylı vergilerin oranı yüzde 13.6?dan yüzde 13,9?a, Avustralya?da yüzde 11.3?ten yüzde 12?ye yükseldi. Asya kıtasında ise dolaylı vergi oranlarında ufak bir düşüş yaşanmıştır. Bu düşüşü nedeni sadece Kamboçya?nın ortalamadan düşük vergi oranıyla bu yılın araştırmasına Asya?dan katılmış olmasından kaynaklanmaktadır. Bu veriler haricinde Asya?daki diğer ülkelerin dolaylı vergi oranları sabit kalmış ya da yükselmiştir.
KPMG Küresel Vergi Hizmetleri Başkanı Loughlin Hickey araştırmanın sonuçlarını şu şekilde yorumlamıştır: ?Gelecek sene rakamlar oldukça farklı gözükecek. Dünya?daki birçok ekonominin 2010?un son aylarında gerçekleşmiş olan ve 2011?de meydana gelecek vergi değişimlerini duyurmasıyla, çeşitli dalgalanmalar görmeyi bekliyoruz. Şirketler için önemli olan dünya çapında ortaya çıkacak vergi geliri artışı ya da hükümet borçlarının finanse edilmesi için ilave fon talepleri gibi durumlarda kimin artan vergilerden kaynaklanacak harcamaları en iyi şekilde telafi edebilecek şekilde konumlanacağı. Eninde sonunda, kazanan şirketler en etkili şekilde vergi uyumu ve tartışmalarını yöneten, rekabet içeren vergi rejimlerine en etkili şekilde girebilen, adaletli vergi politikası ve refah yaratma konusunda yapıcı diyaloglar kurmakta başarılı olan ve böylece faaliyetlerinin nasıl yapılandırılacağı konusunda doğru seçimler yapabilecek olanlardır.?
Vergi rejimleri önümüzdeki dönemlerde de değişmeye devam edecek
KPMG?nin bu araştırması, dolaylı vergi oranlarının yükselmeye devam edeceğini ve kurumlar vergisi oranlarının daha önce yapılmış olan birçok çalışmanı da belirttiği şekilde düşmeye devam edeceğini gösteriyor. KPMG 2010 Kurumlar Vergisi ve Dolaylı Vergiler Araştırması?na göre 2009?dan itibaren 17?den fazla ülke kurumlar vergisi ve dolaylı vergi oranlarını değiştirmiştir ya da vergi oranlarının ya da rejimlerinin önümüzdeki yıllarda değişeceğini duyurmuştur. Örneğin, kurumlar vergisi oranının İngiltere?de 4 yıl içerisinde 24?e düşeceği ve Yeni Zelanda?da kurumlar vergisi oranının yüzde 30?dan yüzde 28?e gerileyeceği öngörülmektedir.
KPMG Uluslararası Kurumların Vergilendirilmesi Hizmetleri Küresel Başkanı, Wilbert Kannekens araştırmanın sonuçlarını şöyle yorumluyor; ?Ana vergi oranları düşürülsün ya da düşürülmesin, farklı ülkelerdeki vergi otoritelerinin; kaybolan gelirlerini nasıl telafi edeceklerini ve kendileri gibi küresel ortamda rekabetçi görünümünü devam ettirmek için kurumlar vergisi oranlarını düşüren diğer ülkelere karşı kendi amaçlarını nasıl koruyacaklarını düşünmeye ve göz önünde bulundurmaya ihtiyaçları var. Birden fazla ülkede faaliyet gösteren şirketlerin yönetmeliklerden ve olabilecek değişikliklerden zamanında haberdar olmaya ihtiyacı bulunmaktadır. Uluslararası faaliyetlerini iyi planlayamayan şirketlerin elde ettikleri kar üzerinden iki hatta üç defa vergi ödeme riski olduğu görülmektedir?.
Vergi tahsilat yükü şirketlere zorluklar getirebilir
KPMG 2010 Kurumlar Vergisi ve Dolaylı Vergiler Araştırması?na göre, vergi tahsilât yükünü gelir otoritelerinden alıp şirketlere kaydıran dolaylı vergi politikaları hükümetlerin kaybettikleri gelirleri geri kazanmaları için en popüler yol olmaya devam edecektir.
?Dolaylı vergilere doğru oldukça güçlü bir yönelim görüyoruz ve bu konu, şirketler için önemli olduğu kadar belirli zorlukları da beraberinde getirecek bir alan haline gelebilir? diyor Dolaylı Vergi Hizmetleri Küresel Başkanı Niall Campbell. ?Dolaylı vergileri arttırmaya doğru bir eğilim gözlemlenen ülkelerin dağılımı incelemeye değer bir durumda. Araştırmalarımıza göre, İngiltere, İspanya, Yunanistan, Finlandiya, Polonya, Romanya, Yeni Zelanda ve Portekiz gibi ülkeler şimdiden KDV sistemlerini yeni döneme adapte etmiş ve/veya planlanan KDV oran artışlarını duyurmuş durumdalar.?
KPMG tarafından yapılan bu araştırma dünyanın gelişen iki ana ekonomisi olan Çin ve Hindistan?ın KDV uygulamasında farklı adımlarıyla önemli ilerlemeler gösterdiğini ortaya koymaktadır. Bunun yanında, Amerika?da da KDV gibi bir mali çözümün gerekliliği konusunda çeşitli tartışmalar devam etmekte ve bu konuda bir fikir birliğine doğru ilerleme kaydedilmektedir.
Benzer şekilde, Körfez Ülkeleri?nde, hükümetin kentsel gelişimi desteklemek amacıyla altyapı sunmak için kaynak yaratması gerekli olduğundan, bunun getirdiği baskı ile birlikte Körfez Birlikleri Konseyi üye ülkeleri de KDV benzeri sistemleri bir gelir kaynağı olarak görmeye başlamışlardır.
Türkiye dolaylı vergide dünya ortalamasının çok üzerinde
KPMG Türkiye Vergi Bölüm Başkanı Abdulkadir Kahraman; KPMG 2010 Kurumlar Vergisi ve Dolaylı Vergiler araştırmasının Türkiye’ye ilişkin yanını şöyle değerlendirdi:
“Bu araştırma içerisinde Türkiye?nin yerine baktığımızda, Türkiye?nin uyguladığı Kurumlar Vergisi oranının (yüzde 20) dünya ortalamasının (yüzde 25) oldukça altında olduğu, ülkemizde uygulanan ancak KDV gibi işlemler üzerinden alınan ve genelde tüketicilere yansıtılan dolaylı vergilerin (yüzde 18) dünya ortalamasının (yüzde 15,6) üzerinde seyrettiği görülmektedir. Her ne kadar; OECD üyesi ülkelerde dolaylı vergi ortalamasının (yüzde 18,2) Türkiye?ye yakın olduğu görülse de bu araştırmaya dâhil olmayan ve Türkiye?de uygulanan diğer dolaylı vergi uygulamaları (özel tüketim vergisi gibi) dikkate alındığında Türkiye?de efektif (fiili) dolaylı vergi yükünün bunun da üzerinde olduğunu söylemek mümkündür. Her ne kadar KPMG?nin bu araştırması dünyada KDV gibi dolaylı vergi oranlarının artması yönünde bir eğilim olduğunu ortaya koyuyorsa da, ülkelerin bütçe gelirleri içinde dolaylı verginin payı dikkate alındığında Türkiye?nin bu alanda dünya ortalamasının halen çok üzerinde olduğu söylemek mümkündür.”
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.