5. Türkiye Sektörel Ekonomi Şurası?nda, sektör meclislerinin sorunları ve çözüm önerileri bir dokümanda toplanarak katılımcılara sunuldu. İnşaat yapımcıları, yapı müteahhitliği mesleğinin tanım ve standardının oluşturulmasını isterken, konfeksiyon ve hazır giyim sanayi TL?nin aşırı değer kazanmasından şikayet etti. Tarım sektör meclisi ise mevcut su kaynaklarının etkin kullanılmamasıyla, üretimde verim düşüklüğü yaşandığını dile getirdi. Hayvancılık sektörü de yem ham maddelerinde dışa bağımlılık ve fiyat istikrarsızlığı sorunundan yakındı.
İnşaat Yapımcıları Sektör Meclisi’nin sorunları arasında yapı müteahhitliğinin tanım ve standardının olmamasına dikkat çekilerek, yapı müteahhitliğinin son derece önemli, özel ihtisas gerektiren bir meslek dalı olmasına rağmen, yapı müteahhidi gerçek ve tüzel kişilerde teknik ve mali herhangi bir kriter aranmaması nedeniyle sektöre giriş-çıkışın son derece kolay ve kontrolsüz olduğu kaydedildi.
Bu sorunun çözümü için mesleki tanım ve standartlar oluşturularak bunların mevzuat hükmüne bağlanması ve hazırlanacak düzenlemede özellikle yapı müteahhitliği yapacak gerçek kişilerin en az lisans seviyesinde mühendislik, mimarlık veya teknik öğretmenlik eğitimi almış olması şartı, tüzel kişiliklerde ise sorumlu teknik personel ve sermaye kriterine yer verilmesi önerildi.
Sektördeki mesleki ve mali sorumluluk sigortaları sorununa da dikkat çekilen dokümanda, mesleki ve mali sorumluluk sigortalarıyla, yapının sigortalandığına dair sigorta poliçeleri, makbuz ve faturaların projelere ek olarak, yapı ruhsat dosyasına konulmasının zorunlu hale getirilmesi istendi. Yapı denetim Kanununa bu konuda madde konulması istenen dokümanda, yapı denetiminin teknik takibinin yalnızca kaba inşaat ile sınırlandırılması gerektiği belirtildi.
TL aşırı değerli
Konfeksiyon ve Hazır Giyim Sanayi Sektör Meclisi’nin sorunları arasında ise 9 yıldır uygulanmak olan dalgalı kur sisteminin TL’de aşırı değerlemeye yol açması gösterilirken, cari açık probleminden dolayı Türkiye’nin bu soruna kısa vadede çözüm bulmasının zor olsa da orta ve uzun vadede uyguladığı döviz kuru sistemini gözden geçirmesi istendi.
Gerçekçi bir kur politikasının ülkenin döviz gelirlerine olumlu bir katkı yaparak, cari açığın finansmanına olumlu etki edeceği belirtilen dokümanda, dünyadaki korumacılık eğilimleri de göz önüne alındığında sistemin yeniden ela alınmasının önem arz ettiği belirtildi.
Ayrıca sektörde anti danping gibi AB normlarına uygun olmayan kısıtlamaların, Türk markaları ve sektörü açısından haksız rekabete yol açtığına vurgu yapılan dokümanda, Türkiye açısından bu ürünlerle ilgili tebliğin, Türk hazır giyim ve konfeksiyon piyasaları açısından tekrar gözden geçirilerek, acilen uygulamadan kaldırılması istendi.
Su kaynakları etkin kullanılmalı
Türkiye Tarım Sektör Meclisi’nin sorunları arasında mevcut su kaynaklarının etkin kullanılmaması sayılırken, başta damla sulama sistemleri olmak üzere, yeni sistemler uygulanarak, su kaynaklarının etkin kullanımının sağlanması, bu doğrultudaki projelere verilen desteklerin arttırılması gerektiği belirtildi.
Tarım arazilerinin parçalı ve dağınık yapısından kaynaklı sorunların çözümüne yeterince mesafe katedilmemiş olmasına ilişkin de bazı bölgelerde uygulamaya başlanan arazi toplulaştırmasına gerekli teşviklerin verilerek yaygınlaştırılması, bu yolla ölçek ekonomisinden faydalanmaların önünün açılması ve arazilerin daha fazla bölünmesinin önüne geçilmesi gerektiği vurgulandı.
Havyan ithalatı tek çözüm olarak görülmemeli
Türkiye Hayvancılık Sektör Meclisi de yem ham maddelerinde dışa bağımlılık ve fiyat istikrarsızlığı sorunundan yakınırken, bu sorunun çözümü için yem ham maddesinin dünya fiyatlarından üreticiye arzı ve risk faktörünün minimize edilmesi için piyasa istikrarını temin edecek kurumsal yapının etkin çalışması gerektiği vurgulandı.
Dokümanda, hububatlar, yağlı tohumlar ve küspeleri ile kepekte ithalat gümrük vergilerinin iç piyasayı olumsuz yönde etkilemeyecek şekilde düzenlenmesi ve hammadde fiyatlarının planlı olarak dünya fiyatlarına yaklaştırılması gerektiği üzerinde duruldu.
Dokümanda damızlık ve besilik hayvan sayısının azalmasıyla hayvan hastalıkları sorunlarıyla ilgili tek çözümün ithalat olarak görülmemesi, damızlık hayvan üretiminin desteklenmesi, bu hayvanların sayısının yeterli hale getirilip sürdürülebilirliğinin sağlanması istendi.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.