Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Alışveriş Merkezlerinin Rekabet Kurumu’nun denetimine açık olması gerektiğini belirterek, ”Rekabet Kurumu’nun AVM’leri rekabetçilik açısından denetleyebilmesi lazım” dedi. Ergün, AVM’lerin ÇED raporuna bağlanmalarının doğru bir yaklaşım olduğunu belirtti.
Ergün, Büyük Mağazalar ve AVM Yasa taslağının çok tartışıldığını dile getirerek, ”AVM’nin müşteri ve tedarikçileri ile ilişkileri düzenlenmeli. AVM dediğiniz yer bir pazar. Pazara girişlerle ilgili rekabet kuralları işliyor mu işlemiyor mu? Pazara girebiliyor mu insanlar? Eğer biz size burada büyük bir pazar kurma imkanı veriyorsak, yasal olarak o zaman bu pazarın rekabetçi bir pazar olup olmadığının denetlenmesi lazım. Yani rekabet kurumunun denetimine açık olması icap ediyor. Şu anda Rekabet Kurumu buradaki uygulamaları rekabetçilik açısından denetleme imkanına çok sahip görünmüyor. Rekabet Kurumu’nun o pazarı rekabetçilik açısından denetleyebilmesi lazım” diye konuştu.
Bu düzenlemeler yapılırken, AVM’lerin özellikle küçük işletmelerin alacaklarını ödemede öncelik vermesi gerektiğine de işaret eden Ergün, küçük işletmelerin paralarını zamanında alabilmeleri gerektiğini anlattı.
Bakan Ergün, sadece AVM Yasası’na bel bağlamanın da doğru olmadığına değinerek, ”Mesleki eğitim, finans kaynaklarına ulaşım, gelişmelere açık olma gibi unsurları da yerine getirmek lazım. Tüm bunlar yapılmadığı taktirde AVM Yasası’nda da neticeye ulaşılamaz. Ancak, AVM’lerin kuruluşu, rekabet ortamların oluşturulması ve küçük işletmelerin koruma altına alınması gibi kriterler getirilmelidir” dedi.
Yasanın hazırlık aşamasında AVM çalışanlarının dönüşümlü tatil yapmalarını desteklediklerini de vurgulayan Ergün, ”Ancak buna ilk karşı çıkan yine çalışanlar oldu. Bekarlar, en fazla primi hafta sonu alıyoruz diye tepki gösterirken, destekleyenlerin başında ise evliler geldi” dedi.

Türk Ticaret Kanunu

Nihat Ergün, yeni hazırlanan 1500 maddelik Ticaret Yasa Tasarısı’nı TBMM’de grubu bulunan tüm partilerin de bir an önce yasallaşmasını savunduğunu belirterek, şunları kaydetti:
”Yasa tasarısı 1500 maddeden oluşuyor. Mecliste 4 grup var. Yasanın çıkmasıyla ilgili mutabakat da var. Ancak, bu yasayı şimdi çıkartmak istersek, bu seçim öncesi fırsata dönüştürmek istenecek ve bir anda seçime dönük mesaj vermeler oluşacak. Her madde tek tek tartışıldığı taktirde de bu yasayı 3 dönemde çıkartmak mümkün bile olamaz.
Seçim nedeniyle parlamento zaten en fazla mart ayına kadar çalışabilir. Bu da desteklemeden çok kösteklemeye yol açar. Madem tüm gruplar bu yasayı destekliyor ve bir an önce çıkmasını istiyor, o zaman biz de diyoruz ki her gruba birer saat konuşma süresi tanıyalım. 4 grup var dört saat konuştuktan sonra da oylama yapalım. Bu sağlandığı takdirde şirket tasfiyelerini kolaylaştıran, tek kişiyle Anonim şirket kurulmasına imkan sağlayan bu yasa bir gün, bilemedin 3 gün içinde yasayı çıkarabiliriz.” Örtülü reklama dair düzenlemenin katı olduğunu vurgulayan Ergün, değiştirilmesine yönelik çalışmaların devam ettiğini belirtti.
Ergün, bu konuda esnekliğe ihtiyaç olduğunu dile getirerek, dergilerin promosyon dağıtmasını ”rahatlatacaklarını” bildirdi. Ergün, ”Gazetelerde sadece eğitim amaçlı promosyon veriliyor ve bunun devam etmesi lazım. Tencere-tava dağıtmanın kalkması iyi oldu. Dergilerin ayakta kalması daha zor. Dergilere yönelik bir rahatlama yapılabilir. Çalışma yapıyoruz” dedi.

5 puan indirim zaten ödül

Kamuya olan borçların yeniden yapılandırılması sonrasında gündeme gelen ”borcunu düzenli ödeyenlerin ödüllendirilmesi” isteklerine değinen Ergün, ”Zaman zaman ödüllendirme oluyor. 5 puanlık SSK prim indiriminin sadece zamanında ödeyenler için geçerli olduğunu unutmayalım. Vergide de olabilir ama bütçe dengesi izin vermiyor olabilir. Bu düzenleme ile 50 milyarlık bir gelirden bahsediliyor. Borç stoku azalırsa, kamu dengesi daha da sağlıklı bir yapıya kavuşursa vergi de düşer. Özel ödül verilmiyor diye hemen hırpalamak yanlış olur” diye konuştu.
Bakan Ergün, tüketici kredilerinde KKDF’nin tekrar yüzde 15’e çıkarılması sonrasında ödenmiş kredi taksitlerine ödeme yansıtılarak ”geriye yönelik uygulama olmaz ilkesinin” delinip delinmediği tartışmalarının sorulması üzerine, kararın tüketici mahkemelerinde alınacağını söyledi. Ergün, ”KKDF oranıyla ilgili iki farklı görüş var. Maliye geriye yönelik uygulama olmadığını çünkü bundan sonraki kredi taksitlerine yansıtıldığını söylüyor. Tüketici haklarından sorumlu bir bakan olarak şahsi kanaatim geriye uygulanmayabilirdi. Ancak son kararı mahkemeler verir” dedi.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın